Harika bir hikaye translate English
259 parallel translation
Harika bir hikaye.
But it's a great story.
Bu Halton, çok harika bir hikaye anlattı da.
This fellow Halton told me the most fantastic story.
Bay Halton, sen gittikten sonra Paris'te başına gelen çok harika bir hikaye anlattı.
Mr Halton told me the most amazing thing that happened to him in Paris.
Harika bir hikaye!
A wonderful story!
Geçen gece harika bir hikaye duydum...
I heard a good story last night...
Basın için harika bir hikaye olacak.
This should make a great story for the press.
Bir Fransız romanına uygun harika bir hikaye olurdu.
It would make a great story for a French novel.
Bilmiyorum Harika bir hikaye.
I don't know. It's a great story.
Harika bir hikaye.
A nicely told story.
Baba, Mihal bana harika bir hikaye anlatıyor.
Daddy, Mihal's telling me a wonderful story!
Harika bir hikaye, komutanım.
That's a terrific story, sir.
- Evet, harika bir hikaye.
Yes, a hell of a story.
Elindeki harika bir hikaye ama ben hepsini istiyorum.
What you have in your hand is a great story, but I want it all.
Harika bir hikaye.
It's a great story.
Amelia, bu harika bir hikaye olabilir.
Amelia, this would be a wonderful story.
Harika bir hikaye değil mi?
Isn't that a great story?
İşte harika bir hikaye.
Here's a great story.
Harika bir hikaye!
That's a great story!
Ama harika bir hikaye.
But it's a great story.
- Harika bir hikaye, Jack.
- It's a great story, Jack.
- Harika bir hikaye.
- What a great story.
Bu çok harika bir hikaye, Allen.
That's a pretty wild story.
Bir de maçı kazansaydık harika bir hikaye olacaktı.
It'd be a great story if we'd won the game.
Sınıfımdaki bir kız harika bir hikaye yazmıştı :
A girl in my class wrote a great story :
Harika bir hikaye, bunu seviyorum, beni öldürüyor.
this was a great one, I love this one, this kills me.
Daha şimdiden harika bir hikaye olacağını görebiliyorum.
I can see we've got an excellent story here already.
- Harika bir hikaye.
- It's an amazing story.
Harika bir hikaye.
Wonderful story.
Harika bir hikaye!
A great story!
- Buraya nasıl atandığımı, hiç anlattım mı sana? Harika bir hikaye.
- Did I tell you how I came here?
Bu harika bir hikaye.
That's a great story.
Bu mutlu bir sonu olan, harika bir hikaye.
It's a wonderful story with a very happy ending.
Lois, bu harika bir hikaye.
Lois, this is a great story.
Oh, çocuğum, ne harika bir hikaye olacak.
Oh, boy, what a great story this is gonna be.
Ama 24 saat sonra Birleşik Devletler Senatosu Vietnam'a asker göndermeyi... 98'e karşı 2 oyla kabul etti... - Harika bir hikaye.
But... 24 hours later the US Senate voted 98 to 2 to send troops to Vietnam.
Yalan söylerdim, ama en azından harika bir hikaye uydururdum.
I would have lied, but at least I would have made up a great story.
Hayatım, bu harika bir hikaye!
Honey, that's an amazing story.
Andy bana harika bir hikaye anlatıyordu.
Andy was telling me this really wonderful story.
Evet, harika bir hikaye.
I always liked the story, though.
Bu harika bir hikaye olacak.
That's gonna make such a great story...
Bu harika bir hikaye. Yayınlamalısınız.
Guys, this is a great story.
Bu harika bir hikaye.
Well, it's a great story -
- Ciddi misin? Bu harika bir rastlantı, çünkü ben de orada oturmuş keşke yazabilseydim diyordum. Çünkü aklıma harika bir hikaye geldi.
Well, there's a coincidence,'cause I was just sittin'over there... wishin'I could write...'cause I thought up one hell of a story.
Harika bir hikaye.
It's a hell of a story.
Hikaye için harika bir başlık olabilir.
Might make a pretty good title for a story.
Yazacak hikaye arıyorsanız... o güncede sizi harika bir öykü bekliyor Bay Spilett.
If you're looking for a story to write there's a great one in that diary for you, Mr. Spilett.
Lemishe'ler harika insanlar ama 4 saat süren kısa bir hikaye beni çıldırtıyor.
The Lemishes are terrific people but 4 hours of making long stories short was driving me crazy.
- Harika bir hikaye Norm.
What a story, Norm.
Harika hikaye, bu arada. Ama ikinci sayfada beni bir hatamı kabul ederken tasvir etmişsin.
Wonderful story, by the way, but on page two you have me
Mükemmel bir hikaye, karakterler harika, işçilik desen yine öyle.
Just great stories, great characters, beautiful artwork.
Bu ne kadar komik bir hikaye bilmiyorum ama bu başıma gelen en harika şeydi...
Well, I don't know how amusing this is, but this is the most amazing thing that ever happened to me.
harika bir gün 57
harika bir adam 26
harika bir kız 40
harika biri 117
harika bir kadın 31
harika bir yer 43
harika bir duygu 21
harika bir haber 41
harika bir fikrim var 73
harika bir haberim var 16
harika bir adam 26
harika bir kız 40
harika biri 117
harika bir kadın 31
harika bir yer 43
harika bir duygu 21
harika bir haber 41
harika bir fikrim var 73
harika bir haberim var 16
harika bir parti 25
harika bir şey 123
harika bir fikir 163
harika bir şey bu 19
harika biridir 26
harika bir çocuk 27
harika bir akşamdı 18
harika bir iş 22
hikaye 41
hikayenin sonu 30
harika bir şey 123
harika bir fikir 163
harika bir şey bu 19
harika biridir 26
harika bir çocuk 27
harika bir akşamdı 18
harika bir iş 22
hikaye 41
hikayenin sonu 30
hikaye nedir 24
harika 10247
harikasın 412
harikulade 158
harikaydı 604
harikayım 109
harika görünüyorsun 610
harikalar 75
harikasınız 87
harikaydın 273
harika 10247
harikasın 412
harikulade 158
harikaydı 604
harikayım 109
harika görünüyorsun 610
harikalar 75
harikasınız 87
harikaydın 273
harikadır 84
harika olurdu 53
harika olur 206
harikaydınız 54
harika fikir 62
harika olmuş 50
harika gidiyorsun 36
harika oldu 39
harika olurdu 53
harika olur 206
harikaydınız 54
harika fikir 62
harika olmuş 50
harika gidiyorsun 36
harika oldu 39