Ne istiyorsan yap translate English
735 parallel translation
Ne istiyorsan yap, buna hakkın var.
Do whatever you wish. You have every right.
Ne istiyorsan yap.
Do what you want to do.
Bunun dışında ne istiyorsan yap.
All else will do, but please no such.
Ne istiyorsan yap, gıkım bile çıkmayacak.
Whatever you do to me, I won't utter a sound.
Ne istiyorsan yap.
Do whatever you want.
Lütfen bana ne istiyorsan yap, Osode!
Please do whatever you like with me, Osode!
Ne istiyorsan yap!
Do what you want!
Nerede olduğunu bilmiyorum, ne istiyorsan yap.
Now, you call the play
- Soyun ve ne istiyorsan yap, dedi.
He said "Undress, do what I like".
Bana ne istiyorsan yap ama bana kesinlikle dokunmamalısın!
Do what you like with me, but you mustn't touch me!
Dışarıda ne istiyorsan yap, ama burada olay çıkarma.
Outside. Do whatever you want, but no scenes here.
Ne istiyorsan yap.
Whatever you want.
Hadi ya! Sen ne istiyorsan yap.
Shitl You do what you want.
Ne istiyorsan yap!
You do what you want.
Ne istiyorsan yap ama gelip bana anlatma!
Do whatever you want! Just don't tell me about it!
Ne istiyorsan yap.
Do what you want.
Ne istiyorsan onu yap.
- It's not a threat.
Hele "ne istiyorsan onu yap" kısmı.
Especially that do-what-you-want-to-do department.
Ne kadar istiyorsan harca, burayı eskisi gibi güzel bir çiftlik yap.
Spend whatever you want. Make it as fine a plantation as it ever was.
Kendinle ne istiyorsan onu yap.
Do whatever you like with yourself.
Hayatında ne yapmak istiyorsan yap, buna özgürsün.
You're free to do what you want with your life.
- Ne istiyorsan onu yap.
Whatever you want.
Hayır, sen ne yapmak istiyorsan yap.
No, do what you want to
Müdürün işini askıya al baş piskoposu unut ve ne istiyorsan onu yap.
Suspend the manager, forget the archbishop and do as you like.
Ne yapmak istiyorsan onu yap.
Do whatever you want with it.
Ne istiyorsanız yapın ama yeter ki onlardan kurtulun.
Do what you want, only get rid of them.
Ne istiyorsan onu yap, ama... buralara kadar geldikten sonra, vazgeçmemiz çok yazık olur.
Do whatever you want to, but... after we've come this far, we're over the worst - -.
Ne istiyorsan onu yap.
You do whatever you think is best.
Öyleyse ne istiyorsan yap.
Then do as you wish.
Ne yapmak istiyorsan, onu yap.
What you want to do, you do.
- Ne istiyorsan onu yap.
- Do what you like about this place.
Ne istiyorsan onu yap.
I don't care what you do with it, mac.
Ne istiyorsan onu yap.
Whatever you want.
Şimdi, Aklında ne var, ne yapmak istiyorsun bilmiyorum, Ama yapmak istiyorsan, hemen yap.
Now, I don't know what you got in mind, But if you want to get, then just get.
Bak, sen ne yapmak istiyorsan yap, ama ben bu saygın eve dönüyorum ve karşılığını alıyorum.
Now, look, you do what you wanna do, but I'm back in a decent house and I'm getting paid for it.
İnsanların size ne yapmalarını istiyorsanız, siz de onlara öyle yapın.
I tell them to do unto others as they would have others do unto them.
Eeee, her zaman ne yapılıyorsa ya da sen nasıl istiyorsan öyle olsun.
Well, uh, whatever's customary and whatever you think is right.
Ne istiyorsan onu yap.
Do whatever you like.
Ne istiyorsanız onu yapın.
You do what you want.
Ne istiyorsan onu yap ama bana Cahil'i geri ver.
I will humble myself. I'll do anything, but I must have Jahil.
Eğer buradan çıkmak istiyorsan, ne diyorsam yap. Soru falan sorma.
If you want to get out of this place just do what I tell you, no questions asked.
Size engel olmayacağız, ne istiyorsanız yapın.
Let's get you fixed up and on your way.
Ne istiyorsan onu yap.
Do what you want.
- Ne istiyorsan onu yap!
- You do what you want to do!
Ne yapmak istiyorsan onu yap.
Do whatever you wanna do.
Şimdi ne istiyorsan onu yap.
I've spoken.
Ne istiyorsanız onu yapın. Hoşunuza gidecekse bana uygun göreceğiniz her türlü işkenceye hazırım. Ama bana inanmanız için yalvarıyorum, eğer ortada bir suç varsa sorumlusu sadece benim, asla kızınız değil.
You will do as you please, and I am ready to suffer all your violence but I beg of you to believe that if there is any harm done, I am the only one guilty and that your daughter has done nothing wrong in all this.
Ona kahveyi sen yap ya da onunla her ne yapmak istiyorsan onu yap!
Make him coffee, or do whatever you like with him!
Sen ne istiyorsan onu yap.
You can do whatever you want.
Siz ne istiyorsanız yapın, ama ben gidiyorum.
You guys do what you want, but I'm leavin'.
Ne yapmak istiyorsan yap, ya da ne yapman gerekiyorsa.
You do what you want to do, or what you have to do, I guess.
ne istiyorsan 17
ne istiyorsan onu yap 29
ne istiyorsan söyle 17
yapıyorsun 36
yaptı 88
yaptın 100
yapıyor 33
yaptım 350
yapamam 3103
yaparım 315
ne istiyorsan onu yap 29
ne istiyorsan söyle 17
yapıyorsun 36
yaptı 88
yaptın 100
yapıyor 33
yaptım 350
yapamam 3103
yaparım 315
yapacağım 517
yapmayacağım 170
yapacağız 90
yaparsın 77
yapmalıyım 51
yapma 5445
yapamıyorum 389
yapmış 19
yapmalısın 91
yapalım 156
yapmayacağım 170
yapacağız 90
yaparsın 77
yapmalıyım 51
yapma 5445
yapamıyorum 389
yapmış 19
yapmalısın 91
yapalım 156