Seninle konuşmak istiyordum translate English
564 parallel translation
Ben de seninle konuşmak istiyordum, Madeline.
lve been wanting to talk you.
Evet seninle konuşmak istiyordum.
Yes, I wanna talk to you.
Günaydın, seninle konuşmak istiyordum.
Good morning, I've been wanting to speak to you.
Yürüyüşe çıkmayı istemene sevindim, seninle konuşmak istiyordum.
Glad you wanted to take a walk, Mary,'cause I wanted to talk to you.
- Dünden beri seninle konuşmak istiyordum.
I wanted to talk to you, ever since yesterday.
Seninle konuşmak istiyordum.
I've been wanting to talk to you
Seninle konuşmak istiyordum, Francie.
I wanted to talk to you, Francie.
Seninle konuşmak istiyordum.
I've been wanting to talk to you.
- Seninle konuşmak istiyordum.
- I've been wanting to talk to you.
- Seninle konuşmak istiyordum.
- I want to talk to you.
Göndermeden önce seninle konuşmak istiyordum.
Before you send it, we need to speak.
Ben de çeyizim için seninle konuşmak istiyordum.
I wanted to talk to you about my trousseau.
Seninle konuşmak istiyordum.
Looks like it. I wanted to talk to you.
Şehire geldiğinden beri seninle konuşmak istiyordum.
I've been kind of waiting for you to get back to town.
Seninle konuşmak istiyordum.
I'd like to talk to you.
Seninle konuşmak istiyordum.
I wanted to chat.
Çok uzun zamandır bu konuyu seninle konuşmak istiyordum.
I wanted to talk to you about this for a long time.
Ben de seninle konuşmak istiyordum.
I want to talk to you too
Esasında seninle konuşmak istiyordum.
Actually, it was you I wanted to speak to.
Ben de seninle konuşmak istiyordum.
And I wanna talk to you.
Aslına bakarsan ben de seninle konuşmak istiyordum.
Uh, actually, I wanted a word with you.
- Neyse, zaten seninle konuşmak istiyordum.
- lt's you I want to talk to, anyway.
Ben de seninle bu konuyu konuşmak istiyordum.
I've been wanting to talk to you about this.
Ben de seninle bu konuyu konuşmak istiyordum.
- That's why I wanted to talk to you.
Seninle uzun uzadıya konuşmak istiyordum ve gitmeden önce konuşacağım.
I've wanted to have a long talk with you and I'm going to before I leave.
Ben de seninle bu konuda konuşmak istiyordum Toni.
Well, that's what I came in to tell you about, Toni, the...
- Seninle bunu konuşmak istiyordum. - Ne?
I was wanting to discuss something with Quo.
Aslında seninle onun hakkında konuşmak istiyordum.
As a matter of fact, I've been wanting to talk to you about him.
- Hayır, tatlım, ben de seninle o konuda konuşmak istiyordum.
- No, do not wanna talk about it.
Evet bende seninle bu konuyu konuşmak istiyordum.
Yeah, that's what I wanted to talk to you about.
- Seninle bunu konuşmak istiyordum.
- That's why I want to talk to you.
Bende seninle uzun uzun konuşmak istiyordum.
I'd have liked to talk with you more.
Seninle Kikuko hakkında konuşmak istiyordum.
I've been meaning to talk to you about her.
Seninle bu akşam hakkında konuşmak istiyordum.
I wanted to talk to you about this evening.
Seninle geçen gece hakkında konuşmak istiyordum ama sonra gazeteyi gördüm ve...
Hi. I've come up to talk to you about the other night, then I saw the paper, and...
- Ben sadece bilmek istiyordum şey hakkında seninle kadın kadına konuşmak istiyordum... Stafford hakkında.
I just wanted to have a woman-to-woman talk with you about Stafford.
Seninle bazı şeyler hakkında konuşmak istiyordum.
I want to talk to you.
Seninle bu gece konuşmak istiyordum.
I wanted to talk things out with you tonight.
Don Jose, seninle bir konu hakkında konuşmak istiyordum.
Don Jose, I've been meaning to talk to you about something.
Seninle işte asıl bu konuyu konuşmak istiyordum.
That's what I want to talk to you about.
Seninle biraz konuşmak istiyordum.
I wanted to talk to you.
Şey, çok yorgun olmasaydın... seninle biraz konuşmak istiyordum.
Well, if you weren't so tired... I would like to have a little talk with you.
Seninle epeydir konuşmak istiyordum ama vakit bulamıyordum.
I always want to talk to you, but we never have the time.
Seninle şu sigorta işi hakkında konuşmak istiyordum.
I just wanted to talk to you about insurance.
Aslında, seninle biraz konuşmak istiyordum.
Actually, I wanted to have a word with you.
Evet, ben de bunu konuşmak istiyordum seninle.
Yes, I wanted to talk to you about that.
Güzel, seninle yalnız konuşmak istiyordum.
That's fine, I wanted to talk to you alone.
Seninle özel olarak konuşmak istiyordum yüzbaşı.
Captain, I've been planning on having a private talk with you.
Seninle gitar çalan bir arkadaşım hakkında konuşmak istiyordum.
I wanted to tell you about this friend of mine who plays really great guitar.
- Milena, seninle bunlar hakkında konuşmak istiyordum.
Milena, I wanted to talk to you about all this.
Vaktin varsa seninle bir iş konuşmak istiyordum.
I have some business to discuss, if you've got a moment.
seninle konuşmak istiyorum 561
seninle konuşmak istemiyorum 39
seninle konuşmak güzeldi 57
seninle konuşmak istiyor 100
seninle konuşmak istedim 34
seninle konuşmak istiyoruz 30
istiyordum 17
senin adın nedir 33
senin adın ne 311
senin 814
seninle konuşmak istemiyorum 39
seninle konuşmak güzeldi 57
seninle konuşmak istiyor 100
seninle konuşmak istedim 34
seninle konuşmak istiyoruz 30
istiyordum 17
senin adın nedir 33
senin adın ne 311
senin 814
seninle 184
seninle olmak istiyorum 35
senin için çıldırıyorum 35
seninle evlenmek istiyorum 67
senin yüzünden 95
senin adına sevindim 78
senin için 556
senin derdin ne 338
seninleyim 95
seninle gurur duyuyorum 314
seninle olmak istiyorum 35
senin için çıldırıyorum 35
seninle evlenmek istiyorum 67
senin yüzünden 95
senin adına sevindim 78
senin için 556
senin derdin ne 338
seninleyim 95
seninle gurur duyuyorum 314