Başka bir şey istemiyorum translate Spanish
291 parallel translation
Sen gelmeden önce, her şeyim olduğunu düşünmüyordum. Ama şimdi başka bir şey istemiyorum.
Antes de que llegaras no tenía nada, pero ahora no necesito nada más.
Başka bir şey istemiyorum, Jim, gitmek de istemiyorum.
No quiero más, Jim, pero no me iré.
Yani kendimce. Başka bir şey istemiyorum, başka birinin peşine düşemem.
Es mi camino, no podría seguir otro.
Huzurlu, derin bir uykudan başka bir şey istemiyorum.
Todo lo que deseo es un profundo y placentero sueño.
Ben de başka bir şey istemiyorum.
No quiero ni un centavo.
Sizi kaygılandıran tek şey bu ise, Bayan Trotter, size temin ederim ki, bu dünyada kızınızla evlenmekten başka bir şey istemiyorum.
Bueno, si eso es todo lo que le preocupa, señora Trotter, permítame asegurarle. No quiero nada más en este mundo que casarme con su hija.
Kalın kafalı olmasınlar, başka bir şey istemiyorum.
Esperemos que no sean duros de mollera.
Başka bir şey istemiyorum.
Es todo lo que le pido.
Polis arabası, helikopter ya da başka bir şey istemiyorum.
No quiero ver autos de policía ni helicópteros.
Başka bir şey istemiyorum.
No pido más.
Evde olmandan başka bir şey istemiyorum.
No quiero nada más. Sólo que estés en casa.
Bana söylediklerin yeterli. Başka bir şey istemiyorum.
Me lo has contado todo, es suficiente.
Başka bir şey istemiyorum.
No quiero más que eso.
Bana tost makinemi, televizyonumu ve kumandamı verin başka bir şey istemiyorum.
"Déjenme tener tostadora, tele y neumáticos con radios de acero... " ¡ y no diré nada!
- Başka bir şey istemiyorum.
- Nada más.
Başka bir şey istemiyorum.
No quiero nada más.
Gazeteci olarak. Başka bir şey istemiyorum.
Como colega, no me refiero a otra cosa.
Sen hastasın Osborne.Senden şapka veya başka bir şey istemiyorum.
Está loco. No quiero el gorro ni nada que provenga de ti.
- Başka bir şey istemiyorum, tamam mı?
- No deseo otra cosa, ¿ ok?
İçecek başka bir şey istemiyorum.
No quiero nada más para beber. No te preocupes.
Başka bir şey istemiyorum.
No tengo nada mas.
Başka bir şey istemiyorum.
Tampoco quiero la otra cosa.
Bunun hakkında başka bir şey duymak istemiyorum.
No quiero oír nada más al respecto.
Bu açık cezaevinden kurtulup, kırlarda bir yürüyüşe çıkmaktan başka hiçbir şey istemiyorum.
Nada me gustaría más que escapar de este centro de información criminal y dar un paseo por eI campo.
Senden başka bir şey duymak istemiyorum.
¡ Cállate! Ni una palabra más.
Tatlı, yaşlı bir ruh olmak istemiyorum, kızkardeşinin, buketlerini zıplatan ilk cockshaw Yankiyle gitmesine izin vermeyi planlamayan sıkıcı bir kişi olmaktan başka bir şey olmak istemiyorum.
No tengo ningún deseo de ser un anciano de alma bondadosa. No deseo ser nada más que lo que soy : una persona desagradable que no tiene la intención de permitir que su hermana se vaya con el primer norteamericano prepotente que le acelere el pulso.
Bu konuda başka bir şey duymak istemiyorum
No quiero oírte decir nada más sobre el tema.
Başka bir şey duymak istemiyorum.
No quiero volver a oir más.
- Başka bir şey durmak istemiyorum.
- Me da igual. - Y eso no es todo, señor.
Başka bir şey duymak istemiyorum.
No quiero oír más monsergas.
Başka bir şey bilmek istemiyorum.
No quiero saber más.
O kalın kafalarında işten başka bir şey olmasını istemiyorum.
Mire, no quiero que piensen en nada más que en su trabajo, ¿ comprende?
Başka bir şey konuşmak istemiyorum.
No quiero oír nada más.
- Başka bir şey duymak istemiyorum.
- No quiero oír nada más al respecto.
Ale'nin şiiriyle ilgili başka bir şey duymak istemiyorum.
La poesía de Ale no me interesa, no quiero ni oír hablar.
Bu konuda başka bir şey duymak istemiyorum.
No quiero oír nada más.
Zaten yapacak bir şey yok, başka bir kadınlasın senin hakkında hiçbir şey bilmek istemiyorum.
De todas formas no tenemos nada que ver, tienes a otra... Yo otro. No quiero saber nada de ti.
Ve hapiste veya başka bir yerde olduğumda olmayacak bir şey için ümit beslemek istemiyorum.
Y si voy a estar en prisión o en algún otro lado... no quiero seguir pensando y esperando... si no va a pasar nada.
içinde başka bir şey düşünmek istemiyorum.
Quiero que no lleves nada debajo.
Başka bir şey duymak istemiyorum.
No quiero oír más.
Birlikte uzun bir gece geçireceğiz... ve horultudan başka bir şey duymak istemiyorum.
Nos espera una larga noche juntos y no quiero escuchar nada más que ronquidos.
Söylediğimi... Bilmek istemiyorum çünkü bildiğim başka bir şey var. Yani beni ona satmak istemezsin.
No quiero saberlo, porque ahora sé otra cosa, es decir, que no quieres venderme a él.
Ben kendim için başka hiç bir şey istemiyorum.
"No quiero nada más sólo para mí mismo"
Dinleyin. Bu konuda başka bir şey duymak istemiyorum.
No quiero oír nada más sobre ello.
Serseriden başka bir şey değilsin ve seni evimde görmek istemiyorum.
No eres más que un vago y quiero que te vayas de mi casa.
Başkan veya başka bir şey olmak istemiyorum.
No quiero hacerme presidente o algo así.
Başka bir şey duymak istemiyorum Jake.
Ya es suficiente, Jake.
Başka bir şey duymak istemiyorum.
No quiero oír nada más.
Bay Pritchard'ın yırtılma sesinden başka bir şey duymak istemiyorum!
Sólo quiero oír cómo arrancan al Sr. Pritchard.
Başka hiç bir şey istemiyorum. Başka birşey istemiyorum.
Yo no necesito nada más que ati......
Moralini düzeltsen iyi olur çünkü yarın Yedi'nin doğum gününde gülümsemeden başka bir şey görmek istemiyorum.
si mejor lo sacas de tu sistema porque sólo quiero sonrisas mañana En el cumpleaños de Siete.
başka bir isteğiniz var mı 22
başka bir gün 31
başka biri mi var 22
başka bir şey yok 82
başka bir şey yok mu 20
başka bir şey ister misiniz 24
başka birşey 59
başka biri 45
başka bir şey bilmiyorum 23
başka birini bul 21
başka bir gün 31
başka biri mi var 22
başka bir şey yok 82
başka bir şey yok mu 20
başka bir şey ister misiniz 24
başka birşey 59
başka biri 45
başka bir şey bilmiyorum 23
başka birini bul 21