Biraz daha yaklaş translate Spanish
354 parallel translation
Her hafta, sizin sokağa, biraz daha yaklaşıyordu...
Cada semana se acercaba más a tu calle.
Biraz daha yaklaşırsan bağıracağım!
¡ Gritaré si se acerca más!
Eğer biraz daha yaklaşırsanız çığlığı basarım.
Si te acercas más, gritaré.
Biraz daha yaklaş.
Acérquese.
Her gece biraz daha yaklaşıyor.
Cada noche se sienten más cerca.
Biraz daha yaklaş ve onlara bak...
Acércate un poco más y míralos de cerca.
Biraz daha yaklaşınız. Teşekkür ederim.
Acérquense un poco, gracias...
Tamam, biraz daha yaklaşın.
Bien. Moveos un poco, chicos.
Masaya biraz daha yaklaşırsanız... salonu gayet iyi görebilirsiniz.
Y ahora, si se acercan un poco más a la mesa... podrán ver bastante bien esta sala.
Biraz daha yaklaş Kin.
AcércaIa más, Kin. iSaIta!
Tamam, biraz daha yaklaş.
- De acuerdo. Acercaos un poco más.
Evet. Girmez misin? biraz daha yaklaş, lütfen?
¿ Quiere acercarse?
Biraz daha yaklaş, o zaman cehennemde görürsün.
Quedándote en la próxima línea que cruces a este lado del infierno.
Osvaldo biraz daha yaklaş.
Osvaldo, quieres arrimarte un poco a mi.
- Biraz daha yaklaşırsan bağırırım.
- Si se acerca, grito.
Biraz daha yaklaşın, lütfen.
- Un poco más juntos.
Neden biraz daha yaklaşıp nasıl boyandığına bakmıyorsunuz?
Tal vez puedan acercarse un poquito... y mirar cómo... se hace este tipo de pintura.
Eğer biraz daha yaklaşırsanız, rehineleri vururuz!
¡ Si os acercáis más mataremos a los rehenes!
Kurdun onu duymadığından emin olunca biraz daha yaklaşıyor.
Como el lobo no la ha oído, se acerca más.
Biraz daha yaklaş.
Acércate más
Tallulah, biraz daha yaklaşırsan avukatımı aramam gerekecek!
Cuidado Tallulah, si te acercas demasiado tendré que llamar a mi abogado.
Biraz daha yaklaşır mısınız?
Acérquense un poco más.
Biraz daha yaklaş.
Un poco más.
Biraz daha yaklaşın.
Póngase un poco hacia aquí.
Biraz daha yaklaş, lütfen. Dinliyorum.
Venga más cerca, por favor Soy todo oídos.
Biraz daha yaklaş, Oskar.
¡ Ven aquí cerca, Oscarcito!
Bay Decker, o nesne her an Dünya'ya biraz daha yaklaşıyor.
Sr. Decker, cada minuto trae a ese objeto más cerca de la Tierra.
Biraz daha yaklaşırsa onu sulara gömerim. - Hayır.
Si se acerca más la volaré del agua.
Biraz daha yaklaşırsa, onu öldürürüm.
Dile que le volaré la cabeza si se acerca más.
- Biraz daha yaklaş.
Acércate más.
Biraz daha yaklaşın.
Movámonos un poco más cerca.
Biraz daha yaklaş da seni iyi görelim.
Acércate para que podamos verte mejor.
Biraz daha yaklaş!
- Acérquese más a Bernard.
- Biraz daha yaklaşın, lütfen.
Adelante.
Biraz daha yaklaş.
Acércate mas.
- Biraz daha yaklaş.
¡ Acércate más!
Biraz daha yaklaş.
Acérquese un poco más.
Küçük bir çocukken dünyanın sonu çok uzaktı ama her yıl biraz daha yaklaşıyor.
Cuando yo era niño... la Orilla del Mundo estaba muy lejos... pero cada año se acerca más.
Biraz daha yaklaşın.
Un poco más.
Biraz daha yaklaşın.
Acercaos un poco más.
Nine, biraz daha yaklaş!
¡ Vuele más cerca, señora!
Biraz daha yaklaş, Kirby.
Dame más cable, Kirby.
O bebeğe biraz daha yaklaşırsan ufaklığından olacaksın.
Se te caerá el pito si lo metes en ese conejo.
Biraz daha yaklaş.
Acércate.
Biraz daha yaklaş.
Un poco más cerca.
Biraz geliştirilmiş ve teknolojik ilerlemeler var. İnsan özgürlüğünü yok etmek. için daha karmaşık yaklaşımlar izleniyor.
Desde el principio de los tiempos, pasando por etapas, avances tecnológicos y un más sofisticado acercamiento a la destrucción de la libertad.
Pekala, daha sıradan bir yaklaşım deneyelim. Biraz hafif müzik.
Bueno, buscaremos un método más convencional, un poco de música.
- Biraz daha yaklaş, haydi!
Un poquito más cerca.
İtiraf etmeliyim ki Hamilton... ben olsaydım muhtemelen biraz daha şüpheci yaklaşırdım... fakat bu kızgınlık bunun iyi bir haber olduğunu kabul etmemi engellemez.
Debo confesar, Hamilton... que probablemente le habría puesto un poco más de escepticismo... pero el amargo resentimiento no me impedirá admitir que estuvo muy bien.
Biraz daha büyük, yaklaşık 16 ya da 17.
Un poco mayor, como de 16 ó 17.
Biraz daha işbirlikçi bir yaklaşım gösterseydiniz, adamlarınız götlerini bu kadar sık tehlikeye atmazlardı.
Si hubiese más cooperación por aquí... sus hombres no precisarían arriesgarse tanto.
biraz daha iyiyim 16
biraz daha 472
biraz daha dayan 42
biraz daha var 16
biraz daha kal 33
biraz daha iyi 17
biraz daha bekle 17
biraz daha ver 22
biraz daha anlat 20
biraz daha alabilir miyim 17
biraz daha 472
biraz daha dayan 42
biraz daha var 16
biraz daha kal 33
biraz daha iyi 17
biraz daha bekle 17
biraz daha ver 22
biraz daha anlat 20
biraz daha alabilir miyim 17
biraz daha kahve 39
biraz daha şarap 27
biraz daha ister misin 62
biraz daha yukarı 28
biraz daha aşağı 16
biraz daha al 18
biraz daha sola 27
biraz daha zamana ihtiyacım var 21
biraz daha çay 21
biraz daha şampanya 21
biraz daha şarap 27
biraz daha ister misin 62
biraz daha yukarı 28
biraz daha aşağı 16
biraz daha al 18
biraz daha sola 27
biraz daha zamana ihtiyacım var 21
biraz daha çay 21
biraz daha şampanya 21
daha yaklaş 18
yaklaşık 83
yaklaşıyor 99
yaklaşın 139
yaklaş 303
yaklaşma 142
yaklaştık 32
yaklaşıyoruz 63
yaklaşıyorum 20
yaklaşıyorlar 62
yaklaşık 83
yaklaşıyor 99
yaklaşın 139
yaklaş 303
yaklaşma 142
yaklaştık 32
yaklaşıyoruz 63
yaklaşıyorum 20
yaklaşıyorlar 62
yaklaşmayın 75
yaklaştın 55
yaklaşık olarak 54
yaklaşma bana 41
yaklaşıyorsun 21
yaklaşık 2 18
yaklaşık 1 43
yaklaştın 55
yaklaşık olarak 54
yaklaşma bana 41
yaklaşıyorsun 21
yaklaşık 2 18
yaklaşık 1 43