English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ B ] / Bu yasal mı

Bu yasal mı translate Spanish

476 parallel translation
Bu yasal mı?
¿ Eso es legal?
- Bu yasal mı?
- ¿ Es legal?
J. J., bu yasal mıdır?
J.J., ¿ eso es legal?
yapma! bu yasal mı?
- ¿ Es legal?
Yani size, "Stanley, al sana 500 $, çünkü seni seviyorum" desem bu yasal mıdır?
Es decir, si te digo : "Stanley, aquí tienes 500 dólares porque me gustas", ¿ es legal?
Bu yasal mı?
¿ Y esto es legal?
Bedensel cezalandırma, bu yasal mı efendim?
Castigo físico... ¿ es legal señor?
Bu yasal mı?
¿ Es legal?
Bu yasal mı?
Estas chatarras están autorizadas?
Bu yasal mı?
Papá, ies legal?
Bu yasal mı?
¿ Esto es legal?
- Bu yasal mı?
- ¿ Es eso legal?
Bir dakika. Bu yasal mı?
Espera. ¿ Y esto es legal?
Benim fikrim, kalan 4.53 dolar farkı aranızda bölüştürmektir... İlginç bir tesadüftür ki bu tutar benim yasal olarak alacağım ücret tutarıdır.
Mi idea es partir la diferencia de 4.53 $, que por una extraña coincidencia son exactamente mis honorarios.
Bayan Langtry, Fort Davis'te bir akşam oynamak için yakında geliyor, ve Langtry, Teksas kasabasının her yasal vatandaşının, gitmesini ve bu kasabanın vaftiz annesini görmesini istiyorum, sığır sahiplerine ait, sığır sahipleri için, ve Tanrım, sığır sahiplerince yönetilen bir kasaba!
La Srta. Langtry hará pronto una función en Fort Davis, y quiero que cada habitante de Langtry, Texas, vaya a ver a la madrina de esta ciudad, una ciudad de ganaderos, para ganaderos y ¡ Santo Cielo, gobernada por ganaderos!
Bu şey yasal mı?
¿ Es esto legal?
Üzgünüm. Ruhsatım yasal saatler dışında alkol satmama izin vermiyor. Son sözüm bu.
Mi licencia no me permite servir alcohol fuera de horas y punto.
O zaman, Bill ile olan evliliğim, yani bu Bill ile olan, yasal mı?
¿ Así que mi boda con Bill, me refiero a éste, es legal?
Senin zeki, küçük avukatın... Bu yasa dışı loto tekeli oluşumunu senin için yasal, saygın ve çok kârlı yapmak için devraldım. - Bunu da iki nedenden ötürü yaptım.
Soy tu abogado, defiendo tus intereses y he asumido la tarea... de convertir tu negocio... en algo legal, respetable... y muy lucrativo.
Bu nedenle, davalı Great Star Madencilik Şirketi'nin bu arazilerin yasal sahibi olduğunu hükme bağladım.
Por lo tanto, me veo obligado a fallar que la demandada, la empresa Great Star es la propietaria legal de las tierras compradas por prelación.
Bu tamamen yasal kızım.
Pura verborrea jurídica, hija.
Bu yasal talimatı, ne pahasına olursa olsun, uygulamayı mı düşünüyorsunuz?
¿ Acata la ley sin importarle a costa de qué?
Bu evlilikle bütün yasal haklarınızdan vazgeçtiğinizin farkında mısınız?
¿ Se da cuenta de que renuncia a sus derechos legales con este matrimonio?
Bu yasal yarışı yeterince yaptığımızı düşünüyorum.
Hemos tenido suficiente con este duelo legal.
- Şimdiye kadar dinlediklerimizden oldukça eminimki mahkememiz, Teğmen Cantrell'in bu olayın içinde tuhaf bir şekilde yer aldığının farkındadır ve bu nedenle, ucuz ve yasal hileri kullanmakla suçlanmayacağıma güveniyorum ve sonraki tanığım olarak savunma makamının temsil eden,..
No me cabe duda de que este consejo ya es consciente... del peculiar papel del teniente Cantrell en este caso. Así que espero que no me acusen nuevamente de jugar sucio... si llamo como mi siguiente testigo al abogado defensor.
Düşündüğüm iddia konusu yasal mı? - Bu eyalette hiçbir iddia yasal değildir.
¿ Es legal la apuesta que tengo en mente?
Bu ofiste yazdırmaya çalıştığım yasal bir belge Örneği en geç 4'üncü William zamanına kadar gider
Es un derecho que he intentado prescribir a este ministerio con precedentes que se remontan, al menos, a Guillermo IV...
Otorite ve halk egemenliği dikotomik olarak birbirine zıt mıdır, yoksa bu egemenliğin kendisi, bir nevi Weberyen bir otorite, yani yasal, meşrulaştırılmış bir halk egemenliğinin ta kendisi midir?
Hasta qué punto hay dicotomía entre la dominación y la soberanía del pueblo, y no obstante la soberanía del pueblo, una dominación en sentido weberiano, Iegitima la dominación racional.
Burada hiçbir şey yok! - Bu benim yasal affım değil mi?
Esto no es lo que hace el perdón legal.
Bu, yaptığımız işi eğlence olmaktan çıkarıp, yasal hale getiriyor.
Eso Io hace legal, y no solamente divertido.
Bu işi yasal yetkililere bırakalım.
Dejémoslo a la autoridad legal.
Ancak bu yasal bir eylem, adamlarım kadınları vurmamak üzere kesin emir aldılar.
Pero esto es una acción legal... y los hombres tienen órdenes de no disparar a las mujeres.
Ee, belki duymamışsınızdır, ama 500.000 bin dolarım var... Bin, öyle... Amerikan yasal parasıyla... bu bölgenin biryerlerindeki bir delikte saklı.
Tal vez no lo sepa, pero tengo 500 mil, digo "mil", dólares escondidos en algún lugar de este territorio.
- Peki, yasal mıydı bu işlem?
¿ Era una intervención ilegal?
Size sormak istiyordum, burada, evinde muhafaza ettiğin bütün bu şeyler, yasal mı?
Quería preguntarte sobre todas estas cosas que guardas en casa ¿ son legales?
Tamamen yasal olduğunu düşündüm. Yani, sanırım ta ki hırsızlık olayına kadar. Sonra o sırada bu paranın büyük kısmının Gordon'da olduğunu hatırladım.
Pensaba que todo era legal, hasta que... después del robo, vi cuánto le había tocado a Gordon.
Ernestina, duygularımızın önemli olduğunu biliyorum ama evliliğin bir de yasal ve sözleşme yanı var ki, bu...
Ernestina, sé que nuestro afecto es lo más importante, pero también hay un aspecto legal y contractual del matrimonio que es...
Şey... bildiğiniz gibi, bir süredir burada çalışıyorum Bay Farlan, ve bu işletmenin yasal görünmesi adına iyi bir iş çıkarttığımı düşünüyorum
Pues, ya sabe... que he trabajado aquí algún tiempo, Sr. Farlan... y creo que he logrado que esta operación parezca legítima.
- Bu yaptığınız yasal mı?
- Esto no es legal, ¿ verdad?
Ve bu işleri planlamak ve yönetmek birçok sofistike yasal ihtisas gerektiriyor. Sen bunu benim için yapacaksın şimdi, eve git, tüm bunlardan seni sorumlu tutacağım.
Y se requerirá mucha experiencia legal para administrar todo eso.
Bu güne kadar herhangi bir temsilcinizle görüşmedik. Sizin adınıza konuşabilecek yasal bir kişi karşımıza çıkmadı.
Hasta hoy no hemos encontrado un representante oficial... alguien autorizado a quién dirigirnos.
Ancak bu Devrim yasal düşmanlarımıza hakim olacağımızı ispat edecektir.
Pero esta vez demostraremos que la Revolución con este tribunal puede juzgar legalmente a nuestros enemigos
Sana bu ofiste ahlaki ve yasal olarak bilimsel olarak faydası kanıtlanmamış hiçbir tedavi uygulayamayacağımı açıkça söylememiş miydim?
¿ No te he dicho que ni moral ni legalmente podíamos recetar algo sin conocer su valor terapéutico?
Bu yasal mı?
Correcto...
Ve bu şehirde yaptığım her şey, yasal olarak kabul edildi.
Y todo lo que hize, a comparacion tuya, podria considerarse legal.
Hepimiz şunu biliyoruz ki, benim bu mektubu yasal olarak yok etmeye hakkım var.
De modo que estamos de acuerdo en estar legalmente justificados para romperlo.
Tanrım, umarım bu paranın yarısını yasal olarak kendisine ait olduğunu hiçbir zaman öğrenemez.
Oh, Dios, espero que nunca sepa que la mitad de este dinero es legalmente suyo.
Yasal olmayan bir şekilde bu ülkede kaldığınız için sınır dışı edileceğinizin bilgisini vermek için buradayım.
Le notifico el inicio del informe del proceso de deportación por estancia ilegal en este país.
- Bu benim yasal hakkım.
- Tengo derecho a ello.
Yasal mı bu?
Esto es legal?
"Sanırım avukatım ortadan kayboldu, bu nedenle yasal hususlarda yardıma ihtiyacım var."
Parece que mi abogado desapareció. Ojalá pueda ayudarme legalmente ;

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]