Kos translate Spanish
8,732 parallel translation
Babasına koş ve gitmişken Rahip Odgers'a söyle nikah hazırlıklarına başlasın.
Ve a ver a su padre y mientras estás en eso, ve a por el reverendo Odgers para que lea las amonestaciones.
Küçükk hızlı koş-koş-koşucu kimdir?
¿ Quién es un corredor de run-run-run rápido?
Koş?
¿ Correr?
Koş!
¡ Correr!
Gravely, peşinden koş. Talia'nın numarasını al.
Gravely, persíguelas, consigue el número de Talia.
Şimdi koş.
Ahora corre.
Koş!
¡ Vamos!
Octavia, koş.
¡ Francotirador! Octavia, ve.
Koş.
Ve, ¡ ve!
Direkt laboratuvara koş.
Dirígete directamente hacia el laboratorio.
Çıkışa koş, seni koruyacağım!
¡ Corre a la salida! ¡ Yo te cubro!
Götür dedim! Koş!
¡ Lejos de ellos!
Koş!
¡ Corre!
- Seni koruyacağım, çıkışa koş.
Yo te cubro mientras sales corriendo hacia la salida.
Kapsüle doğru koş. Tam arkanda olacağım.
Corre hacia el módulo, iré detrás de ti.
Koş, koş, koş!
¡ Vamos, vamos, vamos! ¡ Vamos, vamos, vamos!
Koş Barry, koş!
- ¡ Corre, Barry, corre!
Bunda koş bakalım.
Corre en esto.
Evet koş!
¡ Eso es, corre!
Koş, koş!
Vamos vamos vamos vamos.
Koş, koş, koş.
Vamos, vamos, vamos, vamos, vamos.
Onlar ne yapacağını bulana kadar burada kös kös oturmak için maaş alıyorsun.
Te pagan por sentarte todo el día... hasta que decidan qué hacer contigo.
Şikâyetçi olursam, kös kös oturup maaş alırsınız, elime de bir şey geçmez.
Si me quejo, le pagarán por sentarse ahí, y no lograré nada.
Çabuk evlat! Koş, koş!
- ¡ Rápido, muchacho!
Hadi, Thomas! Koş!
¡ Rápido, Thomas!
Koş!
¡ Rápido!
Koş!
¡ Corran!
Minho, koş!
- ¡ Mino, ve!
Hadi! Koş!
¡ Corre, corre!
Koş. çabuk!
¡ Rápido, rápido!
Vince, koş!
¡ Vince, rápido!
Koş!
- ¡ Vete de aquí!
- Koş hemen söyle! Raina!
¡ Raina!
Koş, koş, koş.
Vamos. Ve, ve. ¡ Oye!
- Koş, koş, koş!
¡ Ve! ¡ Ve! ¡ Ve!
Koş!
¡ Voran!
Koş!
¡ Vámonos!
koş
Corre,
Koş!
¡ Correee!
Koş!
¡ Correeeeee!
Koş. Onun bunun çocuğu.
Hijo de puta.
- Canın pahasına koş.
- Corre por tu vida. - Abuelo.
Koş!
¡ Háganlo!
Devam et, koş.
¡ Vamos! Corre.
- Koş toplantı başladı.
- Jean-René, rápido.
100'e kadar say. Eğer benden başkasını görürsen, yola koş.
Si ves a alguien que no sea yo, corre hasta la carretera.
Baba, koş!
¡ Padre, ven rápido!
Koş ona. Benim rızam var.
Corre hacia ella, tienes mi bendición.
D'avin, koş!
¡ D'avin, muévete!
- Koş Sara!
¡ Ve, Sara!
Üç iki... - Koş!
Tres...