English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ S ] / Saat 12

Saat 12 translate Spanish

2,870 parallel translation
Saat 12'den beridir yoldaydım.
Doce horas de viaje, de noche.
Bu gece saat 12'de.
Esta noche a las 12.
Saat 12 : 00 gibi.
Digamos como a las 12 : 00.
Saat 12'de devam ederiz, tamam mı?
Empezaremos de nuevo en tres horas. ¿ Está bien?
Çünkü saat 12.00 de burnuma bir güzel çeker, damarlarımı da doldururdum uyuşturucuyla. Pekâlâ, bir, iki, üç.
Porque antes, a las 12.00, ya me había metido coca en la nariz, mierda en las venas y todas esas cosas.
Saat 12 : 00 ve havada aşk kokusu var.
Son las 12 del mediodía y el amor se siente en el aire.
O saat 12 dakika geri.
Ese reloj se paró hace doce minutos.
4. platform, saat 12'de, iyi eglenceler, iyi vakit gecirin, gulumse ve iyi sanslar.
- Plataforma 4, a las doce en punto, disfrutad, pasadlo bien, sonreid y buena suerte.
Saat 12'yi vurdu.
El reloj llegó al cero.
Saat 12 : 36 olmuş.
Es la una menos veinticinco de la madrugada.
Ben saat 12 : 36'dan beri müdahilim.
Llevo en ello desde la una menos veinticinco.
Saat 12 : 36.
La hora era las doce y treinta y seis.
Saat 12 : 40.
Es la una menos veinte.
Saat 12 : 30.
- ¿ Åke?
Saat 12 : 00'ye kadar dersim var.
Tengo clase hasta las doce.
Ahh, teknik olarak saat 12 : 30, yani "tünaydın" demen gerekiyor.
Técnicamente, son las 12 : 30, por lo que debería ser "buenas tardes".
Saat 12'yi geçti.
Es casi medianoche.
Bir keresinde ruhumu arındırmak için o park alanındaki bir dağın doruğunda 12 saat boyunca sevişmiştim.
fui a un viaje de visiones y tuve sexo durante 12 horas enteras en una montaña en Joshua Tree, una vez.
Çok zorladılar ve görünüşe göre artık emniyet güçleri 12 saat içinde ülkeden ayrılmamı istiyorlar. Bu da beni kalma konusunda daha kararlı yaptı.
Como hablar con la pared, al parecer, la Sureté ( policía francesa ) ahora quiere que me vaya del país dentro de 12 horas, lo que, por supuesto, sólo me hace más decidido a quedarme.
Doktorlara göre, Thomas Mitchell'in durumu gittikçe iyiye gidiyormuş ve 12 ya da 24 saat içinde kendine geleceğini söylüyorlardı, değil mi?
Los médicos dijeron que Thomas Mitchell está en franca mejoría. Esperan que recupere la consciencia... -... en unas 12 a 24 horas, ¿ cierto?
Çünkü daha 12 saat oldu.
Porque solo han pasado doce horas.
Cansız ekstrem itelerin üst kısmı 12 ya da 14 saat oksijene mahrum bırakılmış.
El principio de los miembros está necrosado... estuvieron privados de oxígeno durante doce, quizá catorce horas.
Görev Süresi : 6 gün, 16 saat, 12 dakika.
Tiempo Total de la Misión :
12 saat sürecek.
No lo sé, tío, es un gran compromiso, doce horas.
6'şar saatten... 12 saat.
Doce horas.
- 12 saat mi?
- ¿ Doce horas de metraje?
Son saldırı 12 saat önceydi, muhtemelen şu an Helena'nın batısından, Idaho'ya doğru gidiyorlar.
El ataque más reciente fue hace 12 horas por lo que es probable que se dirijan al oeste de Helena hacia Idaho.
12 saat.
12 horas...
Flynn'in üstünde 12-15 kutu falan kullandılar ve o yine de 6-7 saat kadar dayandı.
Y se utiliza sobre De 12 a 15 latas de Flynn, y se quedó para, creo, alrededor de seis o siete horas, el hombre.
Saat 6 : 15'te 12 numaralı asansöre biniyormuş.
Da igual, dijo que sale del ascensor número doce
Seninkini 12 saat içinde istiyorum.
Quiero que vuelva en 12 horas.
Son 12 - 18 saat içinde olmuş.
Dentro de las últimas 12 a 18 horas.
Yarım saat önce 8 metreden tam 12'den vurduğunu gördüm.
Media hora antes. No se estaba moviendo.
Moscati bir kaç aya geri dönecek ama bu arada Tarcento askeri birliğini son 12 ayda terk edenlerin isimlerini, rütbelerini ve hizmet belgelerini bir saat içinde masamda istiyorum.
Sí, Moscati regresará en un par de meses pero, mientras tanto quiero los nombres, rangos y fojas de servicio de quienes abandonaron la Brigada Tarcento del Cuerpo de Ejército Alpino, en el último año. Lo necesito sobre mi escritorio, en una hora.
Ama bana söylemek için 12 saat bekledin.
¿ Y has esperado 12 horas para contármelo?
Giordino ölmeden 12 saat önce Roger'la beraberdi.
Señor, Giordini estaba con Roger 12 horas antes de morir.
Dün öğlen saat on ikide ortadan kayboldu.
Ayer a las 12 del mediodía, ella desapareció.
Washington'da saat 11 : 09 Buenos Aires'te 12 : 09.
Son la 11 : 09 a.m. en D.C., 12 : 09 p.m. en Buenos Aires.
İnsandan insana organ nakli gelecek 12 saat içerisinde duracak.
Los trasplantes de órganos entre humanos pararán dentro de la próximas 12 hora o así.
12 saat içinde varabiliriz.
Podríamos estar allí en 12 horas.
- Kapıdan adım attığımda 12 saat bir yetişkinle konuşamamanın acısını 12 dakikada benden çıkartıyor.
Cuando atravieso esa puerta, compensa 12 horas de no hablar con otro adulto en 12 minutos.
12 saat öncesi.
Hace 12 horas.
Dün saat 10-12 arasında neredeydin?
¿ Dónde estuvo ayer desde las 10 : 00 a las 12 : 00?
12 saat içinde bir polis arabası hiçbir iz bırakmadan nasıl çalınır?
¿ Cómo pudo ser robado durante 12 horas y que no haya rastro alguno?
Öleli 10-12 saat kadar olmuş.
Lleva muerta entre diez y doce horas.
28 gün, 12 saat, 5 dakika, 16 saniye.
12 horas, 5 minutos, 15 segundos.
Bir yıl, 4 ay, 2 gün, 6 saat, 12 dakika, 40 saniye.
Un año, cuatro meses, dos días 6 horas, 12 minutos y 40 segundos
Lottie'nin arabayı buraya bırakmasına daha 12 saat var.
Ahora 12 horas hasta que Lottie llegue aquí con el coche.
İlk defa birlikte görev yaptığımız yerdeyim. Bana 12 saat ver.
Estoy donde tuvimos nuestra primera misión juntos.
12 Saat Sonra.
12 HORAS DESPUÉS
Ben geldiğimden beri 3 saat ve 12 dakika geçti.
3 horas y 12 minutos desde que aterricé.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]