English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ S ] / Sana ne yapacağını söyleyeyim

Sana ne yapacağını söyleyeyim translate Spanish

81 parallel translation
Sana ne yapacağını söyleyeyim.
Dime qué es lo que haces.
Sana ne yapacağını söyleyeyim küçüğüm.
Nena, haz lo siguiente.
Sana ne yapacağını söyleyeyim.
Te diré lo que puedes hacer, cariño.
Sana ne yapacağını söyleyeyim.
Voy a deciros lo que vais a hacer.
Sana ne yapacağını söyleyeyim, evlat.
Voy a decirte lo que puedes hacer.
- Sana ne yapacağını söyleyeyim.
- Le diré lo que haremos con eso.
Sana ne yapacağını söyleyeyim.
Te diré lo que harás.
"Sana ne yapacağını söyleyeyim". Doktor diyor bunu.
"Ya sé lo que puedes hacer", contestó el médico.
Sana ne yapacağını söyleyeyim.
Tengo una idea.
Sana ne yapacağını söyleyeyim, Tony.
Te diré qué hay que hacer, Tony.
Sana ne yapacağını söyleyeyim.
Te diré lo que vas a hacer.
Sana ne yapacağını söyleyeyim
Te diré qué harás.
Ben sana ne yapacağını söyleyeyim.
¿ No lo entiendes, debilucho? Esto es lo que entiendes.
Richard, sana ne yapacağını söyleyeyim. Paranı al, cüzdanına koy... geriye dön, kapılardan geç... ikinci kapı bazen takılabilir... otoparka çık, arabana bin, anahtarı çevir... ve bir daha asla hayatın boyunca benimle konuşmaya kalkma!
Richard, esto es lo que vas a hacer coge tu dinero, guárdatelo en la cartera date la vuelta y sal por las dos puertas la segunda se atasca a veces ves al aparcamiento, entra en el coche, mete la llave ¡ y no vuelvas a hablarme mientras vivas!
Sana ne yapacağını söyleyeyim..
Bien, te diré lo que hacer.
Sana ne yapacağını söyleyeyim.
Le diré qué debe hacer.
- Pekala, sana ne yapacağını söyleyeyim.
- Sí. Te diré lo que vas a hacer.
Sana ne yapacağını söyleyeyim. Zengin ailene sana para yollamasını söyle.
Esto debes hacer : haz que tus padres ricos te manden dinero.
Evet, şimdi sana ne yapacağını söyleyeyim. İlk önce evine gireceksin.
Esto es lo que vas a hacer
Ben sana ne yapacağını söyleyeyim
- Te diré qué puedes hacer.
Sana ne yapacağını söyleyeyim. Teslim ol. Şahitlik yapmayı teklif et.
Bueno, te diré algo... entrégate, ofrece evidencias al estado... haz algo bueno para variar, y entonces tal vez pensaré en ayudarte.
Sana ne yapacağını söyleyeyim, izle ve gör.
Te recomiendo que esperes.
Sana ne yapacağını söyleyeyim.
Le diré lo que puede hacer.
- Sana ne yapacağını söyleyeyim.
Caso cerrado. - Mamá... Te diré lo que vas a hacer.
Sana ne yapacağını söyleyeyim.
- No, tú nos ayudarás.
Sana ne yapacağını söyleyeyim.
Ésto es lo que vas a hacer.
Sana ne yapacağını söyleyeyim.
Ahora, déjame decirte como va a suceder esto.
Eğer ciddiysen, sana ne yapacağını söyleyeyim.
Si hablas en serio, te diré lo que haré.
Sana ne yapacağını söyleyeyim.
Déjame decirte que hacer.
Sana ne yapacağını söyleyeyim.
" Te diré lo que puedes hacer.
Sana ne yapacağını söyleyeyim.
Esto es lo que vas a hacer.
Buraya gel de sana ne yapacağını söyleyeyim.
¡ Saca a las ovejas de ahí!
Sana ne yapacağımı söyleyeyim. Burada bir şeyini bırakacaksın.
Deja algo aquí.
Sana ne yapacağını söyleyeyim.
Le diré lo que debe hacer.
Sana, ne yapacağını söyleyeyim.
De acuerdo, y haga una cosa.
Sana deli birinin ne yapacağını söyleyeyim.
Te diré lo que habría hecho un demente.
Ne yapacağını sana söyleyeyim.
Te diré lo que vas a hacer.
Ne yapacağını, ben sana söyleyeyim.
Te diré lo que hará si le digo.
Sana bu aptal işi ne yapacağını söyleyeyim.
Y le diré lo que puede hacer con su ojo derecho y su empleo.
Ne yapacağını ben sana söyleyeyim, ne yapabileceğini :
- No. Te diré lo que harás, lo que puedes hacer...
Sana ne yapacağımı söyleyeyim. Zavallı ihtiyar bir kadını öldüreceğim.
Te diré lo que voy a hacer, voy a matar a una viejita.
- Ne yapacağını sana söyleyeyim.
- Te diré lo que harás.
Ne yapacağını sana söyleyeyim.
Te diré lo que harás.
Ne yapacağını ben sana söyleyeyim.
Te diré lo que harás.
Sana onunla ne yapacağını söyleyeyim, arkadaşım.
Vamos a hacer lo siguiente, amiguito.
Sana dava konusunda ne yapacağını söyleyeyim.
Yo impongo las reglas. Yo le digo qué decir.
Dinle Mel, sana ne yapacağını söyleyeyim.
Oye, Mel, harás esto :
Ne yapacağını söyleyeyim sana.
¿ Sabes qué tienes que hacer?
O halde işleri hızlandırmak için ne yapacağını söyleyeyim sana.
Te diré lo que puede hacer ir las cosas más deprisa... Prueba de vida.
Herneyse, Şimdi sana, ne yapacağını söyleyeyim.
Bueno, pues esto es lo que vas a hacer.
Ne yapacağını söyleyeyim sana.
Pero te diré qué debes hacer.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]