Yapabileceğimiz bir şey yok translate Spanish
896 parallel translation
Öyleyse yapabileceğimiz bir şey yok.
Entonces, no hay nada que podamos hacer.
Yapabileceğimiz bir şey yok.
De todos modos, no se puede hacer nada.
Sevgilim yapabileceğimiz bir şey yok.
Cariño, no hay nada que podamos hacer.
Yapabileceğimiz bir şey yok, değil mi?
Hay cosas que a veces son imposibles.
- Yapabileceğimiz bir şey yok mu?
- ¿ Desea algo?
Yapabileceğimiz bir şey yok.
No podemos hacer nada al respecto.
Yapabileceğimiz bir şey yok.
No podemos hacer nada.
Tarzan, ben de senin kadar sabırsızım ama yapabileceğimiz bir şey yok.
Tarzán, yo también estoy impaciente, pero no podemos hacer nada, por ahora.
- Yapabileceğimiz bir şey yok mu?
- ¿ No podemos hacer nada?
Beklemekten başka yapabileceğimiz bir şey yok.
Lo único que tenemos que hacer es esperar.
John raporu ile geri dönene kadar ilaveten bizim yapabileceğimiz bir şey yok.
No podemos hacer mucho más hasta que John regrese con su informe.
Kendini aptal yerine koymak istiyorsa yapabileceğimiz bir şey yok.
Si está decidida a hacer el ridículo... - no podemos hacer nada al respecto.
Üzgünüm, Poldi, ama artık bunun için yapabileceğimiz bir şey yok.
Lo siento, Poldi, pero ya no podemos hacer nada.
Bu gece burada yapabileceğimiz bir şey yok.
No hay nada que podamos hacer esta noche aquí.
Artık yapabileceğimiz bir şey yok.
Ya no hay nada que podamos hacer.
Yapabileceğimiz bir şey yok, burada kalmalıyız.
No hay nada que hacer, tendremos que quedarnos aquí.
Artık burada yapabileceğimiz bir şey yok.
Supongo que no podemos hacer nada más aquí.
- Yapabileceğimiz bir şey yok.
- ¡ No hay más remedio.
Çünkü... yapabileceğimiz bir şey yok, değil mi?
Bueno, porque no hay nada que podamos hacer ¿ no?
Karantina konusunda anlaştık. Daha fazlasını öğrenene kadar yapabileceğimiz bir şey yok.
Dejarlo aislado, hasta que sepamos más.
Bay Spann, karınız bize işe yarar bir şeyler söyleyene kadar gerçekten yapabileceğimiz bir şey yok.
Sin unos datos más precisos no hay nada que hacer.
Yapabileceğimiz bir şey yok.
No hay nada que podamos hacer.
- Yapabileceğimiz bir şey yok mu?
- ¿ No se puede hacer nada?
Ve onların nereye gittiklerini bilmediğimize göre, yapabileceğimiz bir şey yok.
Y no sabemos dónde están. ¿ Qué podemos hacer?
Yapabileceğimiz bir şey yok.
Ya no podemos hacer nada.
- Yapabileceğimiz bir şey yok mu?
- Dave, ¿ no podemos hacer nada?
Görünüşe göre yapabileceğimiz bir şey yok.
Entonces, no podemos contar con él.
Bu gece yapabileceğimiz bir şey yok artık.
Tienes que ir a trabajar mañana por la mañana. Ya no podemos hacer nada más esta noche.
Ağız yoluyla alınması size zarar vermez Bay Eckland, ancak eğer bayan ısırıldıysa, ve zehir kanına karıştıysa, yapabileceğimiz bir şey yok. Korkarım ölecek.
Oralmente, no puede lastimarlo a usted, pero si ella fue mordida y el veneno ha entrado en el torrente sanguíneo, no hay nada que podamos hacer.
Ev için yapabileceğimiz bir şey yok.
No podemos hacer nada respecto a la casa.
Burada yapabileceğimiz bir şey yok.
Aquí no podemos hacer nada.
- Sakinleş, Barbara! Marco haklı - yapabileceğimiz bir şey yok!
- ¡ Cálmate, Barbara, tiene razón, no podemos hacer nada!
Susan, yapabileceğimiz bir şey yok.
Susan, no hay nada que puedas hacer.
Bu dünya parçalara ayrılıp, alev alev yanacak. Yapabileceğimiz bir şey yok.
Este mundo perecerá y no podemos hacer nada.
Adam ölecek, bunun için yapabileceğimiz bir şey yok.
El hombre se va a morir. No hay nada que podamos hacer.
Yapabileceğimiz bir şey yok.
No hay nada que hacer.
- Bu lanet olası aracı ben yapmadım. - Bizim yapabileceğimiz bir şey yok.
- Yo no construí el maldito coche.
Ne yazık ki onun için yapabileceğimiz bir şey yok.
Desgraciadamente no podemos hacer nada por ella.
- Yapabileceğimiz bir şey yok.
- No hay nada que podamos hacer.
Yapabileceğimiz başka bir şey yok.
No hay nada más que podamos hacer.
Motorlarınız durursa, uçağınız çalışmazsa, ya da herhangi bir sorun çıkarsa bu konuda yapabileceğimiz hiçbir şey yok.
Si su avión se para, y no arranca inmediatamente, o hay un problema, no tendremos tiempo de remediarlo.
Yapabileceğimiz başka bir şey yok.
No podemos hacer otra cosa.
Hayatta kalmak için buna mecburum, çünkü her şey her geçen gün daha da... kötüye gidiyor ve yapabileceğimiz başka bir şey yok.
para seguir adelante, y la vida cada día está peor.
Bir süre için yapabileceğimiz hiçbir şey yok.
No podemos hacer nada por un rato.
Yapabileceğimiz fazla bir şey yok. Onu çok iyi tanırım.
Me parece que no hay nada que hacer, la conozco muy bien.
- Bu konuda yapabileceğimiz hiç bir şey yok.
- No podemos hacer nada al respecto.
Yapabileceğimiz hiç bir şey yok.
No hay nada que podamos hacer
Bizi boğazlamak isterlerse yapabileceğimiz hiç bir şey yok.
Si quieren degollarnos, no podemos hacer nada al respecto.
Onun için yapabileceğimiz hiç bir şey yok.
No hemos podido hacer nada. No había nada que hacer.
Evet, korkarım onun için yapabileceğimiz hiç bir şey yok, Susan.
- Sí, temo que nada podemos hacer por ella, Susan.
Bankalardan haber gelene kadar yapabileceğimiz başka bir şey yok.
Hasta que los bancos respondan, no podemos hacer nada más.
yapabileceğimiz bir şey yok mu 16
yapabileceğimiz bir şey var mı 35
yapabileceğimiz bir şey olmalı 16
bir şey yok 987
bir şey yok mu 17
yapabilir misin 156
yapabilirim 355
yapabilirsin 546
yapabilir misiniz 22
yapabilirsiniz 38
yapabileceğimiz bir şey var mı 35
yapabileceğimiz bir şey olmalı 16
bir şey yok 987
bir şey yok mu 17
yapabilir misin 156
yapabilirim 355
yapabilirsin 546
yapabilir misiniz 22
yapabilirsiniz 38
yapabilir miyim 52
yapabilir 51
yapabilirler 18
yapabilecek misin 17
yapabiliriz 114
yapabilirdim 21
yapabileceğim bir şey varsa 40
yapabileceğim bir şey var mı 169
yapabilir miyiz 38
yapabileceğim birşey var mı 19
yapabilir 51
yapabilirler 18
yapabilecek misin 17
yapabiliriz 114
yapabilirdim 21
yapabileceğim bir şey varsa 40
yapabileceğim bir şey var mı 169
yapabilir miyiz 38
yapabileceğim birşey var mı 19