Yapabileceğini biliyorum translate Spanish
560 parallel translation
Artık hiç bir şey umrumda değil. Neler yapabileceğini biliyorum, ama korkmuyorum.
No me importa nada... sé de lo que eres capaz y no tengo miedo.
Yapabileceğini biliyorum.
Yo sé que sabes hacer.
Onun neler yapabileceğini biliyorum, ama anlamıyor musunuz? Burada yaşayamam, gitmek zorundayız.
Se que hace lo que puede, pero ¿ no comprende que... yo no puedo vivir aquí y que nos tendríamos que ir?
Zihnini aç onun Briscoe ve cevabı bul. Bunu yapabileceğini biliyorum.
Descifre su mente, puede hacerlo.
Neler yapabileceğini biliyorum. - Bence bunlar iyi özellikler.
Porque lo conozco y sè que sabe cómo aprovechar la situación.
- Yapabileceğini biliyorum.
Yo sé que puedes.
Yapabileceğini biliyorum, ama açık konuşmak en iyisi.
Sé que puedes, pero es mejor que sea franca.
Burada durup, tüm gün onun hakkında konuşabilirim ve buradaki herkesin de bunu yapabileceğini biliyorum.
Podría hablar de él todo el día, pero sé que todos en esta sala podrían hacer lo mismo.
Bunu yapabileceğini biliyorum.
Eso lo haces bien.
Charly, bunu yapabileceğini biliyorum.
- Charly, sé que puedes hacerlo.
Yapabileceğini biliyorum, bebeğim.
Lo sé, cielo.
Yapabileceğini biliyorum, Fielding.
Sé que puedes hacerlo.
Daha da önemlisi, neler yapabileceğini biliyorum.
Y lo más importante, sé lo que tú puedes hacer.
Yapabileceğini biliyorum.
Sé que puedes hacerlo, amigo.
Senin gibi bir adamın neler yapabileceğini biliyorum.
Sé lo que puede hacer un hombre como usted cuando está atrapado.
Yani yapabileceğini biliyorum ama... - Tanrım... - Sanırım yapabilirim.
Vaya, sé que puedes, pero es increíble.
Yapabileceğini biliyorum. Şimdi zamanında bir şey.
Se que puedes, solo una cosa a la vez.
Teğmen, Yapabileceğini biliyorum.
Teniente, sé lo que tengo que hacer.
Yapabileceğini biliyorum.
- Sé que puede.
Ayrıca, yapabileceğini biliyorum.
Además, yo sé que puedes.
Bunu yapabileceğini biliyorum, ama kaçmak, suçu kabul etmektir.
Sé que puedes hacerlo, pero si lo intentas, será como admitir tu culpabilidad.
Neler yapabileceğini biliyorum.
Sé exactamente lo que hay que hacer.
Vazgeçme, yapabileceğini biliyorum.
¡ Lo has conseguido, Chip!
Neler yapabileceğini biliyorum.
Sé de lo que eres capaz.
İşte bu çocuk. Bunu yapabileceğini biliyorum.
Ahora chico Se que puedes
- Bu işi yapabileceğini biliyorum.
- Sé que Ud. podría lograrlo.
- Daha iyisini yapabileceğini biliyorum.
- Sé que puedes hacerlo mejor.
Benim yaptığımı düşündüğünden daha iyisini yapabileceğini biliyorum, Jim...
Te conozco más de lo que crees, Jim...
Dönüş, dönüş. Yapabilirsin, yapabileceğini biliyorum.
Transfórmate, transfórmate, lopuedeshacer, lopuedeshacer, lopuedeshacer.
Yapabileceğini biliyorum.
Sé que tú puedes.
Yapabilirsin... yapabileceğini biliyorum
Sé que puede hacerlo.
Yapabileceğini biliyorum!
- ¡ Tú puedes!
Yapabileceğini biliyorum, hadi!
Sé que puedes hacerlo, ¡ vamos!
Bunu yapabileceğini biliyorum. Ama gerçekten artık önemi yok.
Brian, yo sé que puedes... pero realmente no importa...
Yapabileceğini biliyorum!
Puedes hacerlo. Sé que...
Haydi, yapabileceğini biliyorum. Borcumuz ne kadar, 1000 mi?
Vamos, sé que puedes hacerlo.
Yapabileceğini biliyorum.
Sé que puedes.
Neler yapabileceğini biliyorum L.J. Bana kazık atma yoksa sen de benim neler yapacağımı görürsün.
solo no jodas conmigo o descubriras de lo que soy capaz
Hayır, ama senin iyi bir fikrin olduğunu düşünüyorum Francis ve ne gerekiyorsa yapabileceğini biliyorum.
No... Pero imagino que tu sí tienes una muy buena idea, Francis. Y sé que eres capaz de hacer lo que sea necesario.
Yapabileceğini biliyorum.
Sé que puedes hacerlo.
bunu yapabileceğini biliyorum tamam Homer.
Creo que puedes hacerlo.
- yapamam - yapabileceğini biliyorum
- No puedo. - Seguro que puedes.
Yapabileceğini biliyorum. Hissetmeye çalış.
Hay que chocar contra la pared.
Yapabileceğini biliyorum.
Se que puedes hacerlo.
Bunu yapabilirsin. Yapabileceğini biliyorum.
Puedes hacerlo. yo sé que puedes.
Bunu yapabileceğini biliyorum.
Sé que podrás.
- Silahıyla ne yapabileceğini biliyorsun. - Biliyorum.
- Ya sabes cómo maneja la pistola.
Bunu yapabileceğini biliyorum, yapacaksın da.
En el pueblo hay un montón.
Lillian yapabileceğini biliyorum.
Sé que puedes hacerlo.
Bunu yapabileceğini de biliyorum.
Sé que puedes hacerlo.
- Yapabileceğini biliyorum, Sam ama yapacak mısın? - Yapabilirim.
- Podría hacerlo.
biliyorum 15888
biliyorum tatlım 44
biliyorum canım 32
biliyorum ama 99
biliyorum hayatım 20
biliyorum baba 24
biliyorum biliyorum 28
biliyorum efendim 52
biliyorum ki 71
biliyorum bunu 16
biliyorum tatlım 44
biliyorum canım 32
biliyorum ama 99
biliyorum hayatım 20
biliyorum baba 24
biliyorum biliyorum 28
biliyorum efendim 52
biliyorum ki 71
biliyorum bunu 16
biliyorum anne 31
biliyorum işte 83
yapabilir misin 156
yapabilirim 355
yapabilirsin 546
yapabilir misiniz 22
yapabilirsiniz 38
yapabilir miyim 52
yapabilir 51
yapabilirler 18
biliyorum işte 83
yapabilir misin 156
yapabilirim 355
yapabilirsin 546
yapabilir misiniz 22
yapabilirsiniz 38
yapabilir miyim 52
yapabilir 51
yapabilirler 18
yapabilecek misin 17
yapabiliriz 114
yapabilirdim 21
yapabileceğim bir şey varsa 40
yapabileceğim bir şey var mı 169
yapabilir miyiz 38
yapabileceğim birşey var mı 19
yapabileceğim bir şey yok 101
yapabilirsem 24
yapabileceğimiz bir şey var mı 35
yapabiliriz 114
yapabilirdim 21
yapabileceğim bir şey varsa 40
yapabileceğim bir şey var mı 169
yapabilir miyiz 38
yapabileceğim birşey var mı 19
yapabileceğim bir şey yok 101
yapabilirsem 24
yapabileceğimiz bir şey var mı 35
yapabileceğimiz bir şey yok 76
yapabileceğim başka bir şey var mı 27
yapabileceğim hiçbir şey yok 28
yapabileceğim başka bir şey yok 18
yapabileceğimin en iyisi bu 20
yapabileceğimi sanmıyorum 36
yapabileceğim bir şey yoktu 24
yapabileceğimiz hiçbir şey yok 21
yapabileceğin bir şey yok 48
yapabileceğin hiçbir şey yok 18
yapabileceğim başka bir şey var mı 27
yapabileceğim hiçbir şey yok 28
yapabileceğim başka bir şey yok 18
yapabileceğimin en iyisi bu 20
yapabileceğimi sanmıyorum 36
yapabileceğim bir şey yoktu 24
yapabileceğimiz hiçbir şey yok 21
yapabileceğin bir şey yok 48
yapabileceğin hiçbir şey yok 18