English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ Ö ] / Öyle yapacağım

Öyle yapacağım translate Spanish

949 parallel translation
Aynen öyle yapacağım.
Desde luego.
Ben de öyle yapacağım.
Así lo haré, Canciller.
Lütfen resmiyeti devam ettir ben de öyle yapacağım.
Guarda las distancias, como lo hago yo.
Limana varmadan bu adamları öyle yapacağım ki üniforma görünce titreyecekler.
Antes de llegar a puerto, les haré saltar sus chaquetas de cadetes aunque estén colgadas desde un palo.
Ben de öyle yapacağım.
Yo estoy dispuesto a hacer lo mismo.
Ben de öyle yapacağım işte.
Bueno, haré lo mismo.
Lordsburg'de öyle yapacağım.
Porque debo ir a Lordsburg.
- Nasıl isterseniz öyle yapacağım efendim.
- Haré tal y como me pide, señor.
Öyle yapacağım. Kusura bakma, çenem düştü.
Lo siento por tu madre.
- Öyle yapacağım zaten.
- Lo haré.
Sanırım öyle yapacağım.
No lo sé.
- Sağ ol Chris, öyle yapacağım.
- Gracias, Chris, iré.
- Evet Simmie, öyle yapacağım.
- Lo haré, Simmie, Io haré.
Ben de öyle yapacağım, ama seninle beraber.
Eso haré, pero contigo.
Evet, öyle yapacağım.
Sí, lo haré.
Onları kapı dışarı edeceğim. Öyle yapacağım.
Los echaré, eso es lo que voy a hacer.
Aynen öyle yapacağım!
Eso es lo que haré.
Ben de öyle yapacağım.
Eso es lo que haré.
- O zaman öyle yapacağım.
Entonces yo también.
Sonumun bir polis gibi olmasını istedim ve öyle yapacağım.
Quería acabar como un policía y eso es lo que voy a hacer.
Öyle yapacağım doktor.
No lo he hecho. Esther se escapó.
Canım nasıl isterse öyle yapacağım.
Haré lo que me parezca.
Öyle yapacağım.
Lo estoy pensando.
- Öyle yapacağım.
- Eso pretendo.
Ben de öyle yapacağım ukala.
Eso es lo que voy a hacer, machote.
Öyle yapacağım.
Tiene razón. Eso haré.
Sanırım bir gün ben de öyle yapacağım.
¡ Creo que algún día también seré como él!
hayhay, öyle yapacağım.
Cómo no...
Anladım, Bay Stepp, Öyle yapacağım.
Muy bien, Sr. Stepp, eso haré.
Evet, öyle yapacağım.
Sí, eso haré.
Sanırım öyle yapacağım.
Eso haré.
- Anlıyorum, ben de öyle yapacağım.
- Comprendo. Yo haré lo mismo.
Aynen öyle yapacağım.
Puedes estar seguro.
Kesinlikle öyle yapacağım.
- Cuenta con ello. Buenas noches.
Ben de öyle yapacağım!
¡ Yo también lo haré!
Ben de öyle yapacağım.
Y así es como Io haré yo. Lentamente.
Ben öyle yapacağım.
Eso es lo que yo pienso hacer.
Tamam, öyle olursa ne yapacağımı size söylerim. Tüm işimi size veririm.
Si lo hago, le avisaré y le abriré mi corazón.
Biliyor musunuz, ne yapacağım? Uluslar-arası telefon görüşmesiyle onu arayacağım ve sesimi.. .. öyle bir değiştireceğim ki o benim kim olduğumu çıkaramayacak!
La llamaré por teléfono, pondré otra voz y no sabrá quién soy.
Ve öyle de yapacağım!
Sí. Es lo que haré.
Öyle yapacağım.
Aquí hay uno para ti.
- Öyle demedim. Tabii ki yapacağım.
Por supuesto que sí.
Öyle yapacağım.
Voy a hacerlo.
Öyle kusursuz bir model buldum ki tekrar tekrar resmini yapacağım.
Ahora que he encontrado la modelo perfecta, la pintaré siempre.
Umarım öyle olur. Ama bu süre zarfında onunla ne yapacağımı bilmiyorum.
Ojalá.
Daha önce ayaklarımızın üstünde durmuştuk ve yine öyle yapacağız.
Yo lo hemos hecho por nuestra cuenta y tendremos que volver a hacerlo.
Demek şenlik yapacağız, öyle mı?
Tenemos que alegrarnos, ¿ no?
- Öyle mi yapacağım?
- ¿ Ah, sí?
- Öyle mi? - Ne yapacağımı sana anlatıyorum, Patrick. Boğayı bedava alman için bir şans vereceğim.
Te daré la oportunidad... de conseguir el toro gratis.
Öyle yapacağım.
Lo haré.
Tamam, öyle yapacağım.
Eso haré.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]