English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ B ] / Belli oluyor

Belli oluyor translate French

1,525 parallel translation
Bugün için çok çalıştıkları belli oluyor.
Il semble qu'ils ont travaillé dur pour en arriver là.
- Evet, belli oluyor.
Et je bouffe pas tant d'oeufs marinés.
Çok belli oluyor.
Ça se voit trop.
Pekala, Gilbert, gerçek bir Boston taraftarı olduğun belli oluyor.
Gilbert, t'es un fervent supporter de Boston.
Evet, belli oluyor.
Ça se voit.
Belli oluyor.
C'est ça, hein?
Belli oluyor.
Je vois ça.
Neden kaldığın belli oluyor.
Pas étonnant que tu aies échoué.
- Evet, belli oluyor.
- Oui, je vois ça.
- Evet, belli oluyor.
Ça se voit.
- Belli oluyor.
- Je vois ça.
O kadar belli oluyor mu? Affedersin patron.
Ça se voit tant que ça?
- Belli oluyor mu?
Ça se voit?
- Belli oluyor.
C'est assez évident.
Evet, Charlie belli oluyor zaten.
Je pourrais peut-être expliquer ça un peu mieux, Charlie.
Bu çok hoşuma gitti. Belli oluyor.
- C'était extraordinaire.
Belli oluyor.
- Apparemment.
Konuştuğumuz şu sıralarda bu kapının hemen arkasında Koç Durham'ın kaderi belli oluyor.
Juste derrière ces portes, on décide du destin du coach Durham alors même qu'on parle.
- Belli oluyor.
- Visiblement.
Bir sorun olduğu belli oluyor muydu?
As-tu remarqué quelque chose?
Kartın sonunda, "Seni her zaman seveceğim" deyince belli oluyor.
Une carte qui dit "Je t'aimerai toujours", c'est une sorte d'indice.
Lilly, Prozacların işe yaradıkları belli oluyor.
Je vois que le Prozac marche bien.
Bizi hiç seyretmediğin belli oluyor.
Tu ne nous as pas vus jouer, clairement.
Tamam millet, belli oluyor ki oldukça usta hayvan hakları savunucularıyla karşı karşıyayız.
Très bien, messieurs, il est évident qu'on a à faire à des activistes pour les droits des animaux.
O zaman da şimdi de ne kadar aptal olduğun belli oluyor.
Ça montre bien à quel point tu étais bête, et tu l'es toujours.
Belli oluyor. Nasıl geçti seyahatin?
- Je vois, tu as fait un bon voyage?
Kadınlarımız hakkında bir fikrin olmadığı belli oluyor.
Tu ne les connais pas du tout, on dirait bien.
- Belli oluyor.
- Ça se voit.
Belli oluyor.
Ça se voit.
Weathers'a bakınca herkesi ezip geçeceğiniz belli oluyor. Oynayın haydi!
Aprиs cette dйmo, vous allez les йcraser.
Hemen belli oluyor.
Je l'ai senti tout de suite.
Cecilia Banks'ın oyunculuk dersini nerden aldığı belli oluyor.
C'est donc de là que Cecilia Banks tire tout ce theatre.
Popondan belli oluyor yani.
Je le vois sur ton cul.
Belli oluyor mu?
Ça paraît?
Bu yüzünden belli oluyor.
"Ces regards s'arrêtent sur ton visage."
Peki kim bu? - Ben Sharif. Yüzünden belli oluyor.
Pourquoi te tiens-tu si loin, mon fils?
- Evet, belli oluyor.
- Sans blague.
Burası artık karışacak, belli oluyor.
Ça va être l'émeute, ici, ça se sent.
Bara bu kadar erken gelme sebebiniz belli oluyor.
Du coup, vous venez vous réfugier au bar.
Bundan dolayı bu, açık bir şekilde belli oluyor, onlar Shruti'yi istemiyorlar, onlar onun servetini istiyorlar.
C'est clair maintenant qu'ils ne veulent pas Shruti mais sa richesse.
Belli oluyor.
Effectivement.
Bir kilometre öteden bile belli oluyor.
Ça se voit de loin...
- Belli oluyor.
Ca se voit.
Nezaretçilerden belli oluyor.
Je m'en suis douté en voyant la sécurité.
- Belli oluyor!
Bien sûr.
Neyse ki kanın nasıl davranacağı belli oluyor.
Tiens, voilà du sang.
- Belli oluyor.
J'ai vu.
Belli oluyor.
J'en suis sûre.
$ 5.000'e güzeller güzeli eşime sattım, ki belli ki çaya deli oluyor.
5 000 $ pour ma bien-aimée, qui semble raffoler du thé.
Öyle mi? Belli oluyor.
Je vois ça.
Bu belli oluyor.
Pas tout le monde, non.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]