Benden hoşlanmıyor translate French
296 parallel translation
Biri kesinlikle benden hoşlanmıyor ve bana kumpas kurmaya çalışıyorlar.
Quelqu'un ne m'aime clairement pas, et essaye de m'avoir.
Benden hoşlanmıyor musunuz?
Je ne vous plais pas?
Benden hoşlanmıyor musun?
Je ne te plais pas?
- Benden hoşlanmıyor. - Biliyorum.
II ne m'aime pas.
Kediler benden hoşlanmıyor anlaşılan.
Il faut croire que je ne plais pas aux chats.
Benden hoşlanmıyor musun?
T'en as pas marre de moi?
Benden hoşlanmıyor.
Il ne me croira pas. Il ne m'aime pas.
Benden hoşlanmıyor olabilirsin ama bir süre daha bana sarılabilir misin lütfen?
Même si je ne vous attire pas, je vous en supplie : serrez-moi encore contre vous!
Benden hoşlanmıyor musun yoksa?
Personne ne m'a jamais fait, je te dégoûte?
Benden hoşlanmıyor.
Elle ne m'aime pas.
Meslektaşınız benden hoşlanmıyor.
Votre collègue ne m'aime pas.
Benden hoşlanmıyor musun?
Tu ne m'aimes pas?
Herbie benden hoşlanmıyor mu?
Herbie ne m'aimerait pas?
Benden hoşlanmıyor ama sorun değil. Herkesin beni sevmesi şart değil. 1244 01 : 29 : 17,499 - - 01 : 29 : 19,899 Sana bunu elden vermek istedim.
Elle ne m'aime pas, ça ne fait rien.
Benden hoşlanmıyor bile. Yönetimde kendisine yardım etmemi istiyormuş.
J'ai besoin d'une femme intelligente.
- Mark Ratner benden hoşlanmıyor. - Mark Ratner senden hoşlanmıyor mu?
- Mark Ratner ne m'aime pas.
Benden hoşlanmıyor gibisin Brenner. Ama sorun değil. Çünkü ben de senden hoşlanmıyorum.
Vous ne semblez pas m'apprécier, j'ai le même sentiment à votre égard.
Curtis hâlâ benden hoşlanmıyor mu?
Je ne lui plais toujours pas.
Benden hoşlanmıyor.
Je lui plaisais pas.
Ondan hoşlanıyorum ve o benden hoşlanmıyor.
Je l'aime vraiment beaucoup, et il ne m'aime pas, d'accord?
Keçi benden hoşlanmıyor. Ben gidersem sağdırmıyor ve süt vermiyor.
La chèvre ne m'aime pas et ne me donne pas de lait.
Kızlar benden hoşlanmıyor, dernek beni istemiyor.
Les filles et les fraternités ne veulent pas de moi.
Neyin var? Benden hoşlanmıyor musun?
- Je ne te plais pas?
Sanırım Johnny benden hoşlanmıyor.
J'ai l'impression que Johnny m'aime pas.
- Neden? Benden hoşlanmıyor. - Hoşlanıyor.
Si!
İnsanlar benden hoşlanmıyor.
Je suis ici pour ça. Les gens ne m'aiment pas.
Benden hoşlanmıyor musun?
Vous ne m'aimez pas?
- Hayır etmiyor. - Benden hoşlanmıyor..
- Mais qu'est-ce que tu vas encore t'imaginer?
- Yoksa benden hoşlanmıyor musun?
Peut-être que dans le fond, vous me trouvez antipathique.
Benden hoşlanmıyor, John.
Elle ne m'aime pas, John.
Biraz önce bir polis, bana birinin benden hoşlanmıyor olabileceğini söyledi.
La police m'informe que l'on me veut du mal.
Benden hoşlanmıyor.
Lui m'aime pas.
Hayır, sadece benden hoşlanmıyor.
Il ne m'aime pas, voilà.
Benden hoşlanmıyor musun?
Vous ne m'appréciez pas?
Hiç bir kadın benden hoşlanmıyor Bu yüzden hala bakirim
Je l'ai conservée car je n'intéresse aucune femme.
Birisinden hoşlanıyorum, benden hoşlanmıyor.
Quand elles me plaisent, je ne leur plais pas. Quand je leur plais, elles ne me plaisent pas.
Birisinden hoşlanıyorum, benden hoşlanmıyor. .. birisinden hoşlanmıyorum, benden hoşlanıyor.
Quand elles me plaisent, je ne leur plais pas et quand je leur plais, elles ne me plaisent pas.
Neden siyahlar benden hoşlanmıyor?
Pourquoi les Noirs m'aiment pas?
O benden hoşlanmıyor ki.
Il n'aime pas la vraie Wing Chun.
- Benden hoşlanmıyor.
- Il ne m'aime pas.
Benden hoşlanmıyor musun, Ben?
Je ne te plais pas?
Benden yeteri kadar hoşlanmıyor musunuz?
Ne m'aimez-vous pas bien assez?
Benden hoşlanmıyor musun?
- Je ne te plais pas?
Bayan Bertholt benden hiç hoşlanmıyor.
Mme Bertholt ne me porte pas dans son cœur.
Cinderella sanırım benden pek hoşlanmıyor.
- Cendrillon ne peut pas me sentir.
Benden hoşlanmıyor.
Elle ne s'habitue pas à moi.
- Artık benden hoşlanmıyor musun?
Vas-y!
Benden hoşlanmıyor musun?
Je ne vous plais pas? Je croyais que je vous plaisais.
Sevimsiz bir rol. Seyirci benden hoşlanmıyor.
Le public ne m'aime pas.
Benden hiç hoşlanmıyor.
Elle ne m'aime pas.
Evet, ondan hoşlanmamı isterdi, eğer benden hoşlansaydı ama hoşlanmıyor.
Je le sais bien, à condition qu'elle m'aime. Mais elle ne m'aime pas.
benden hoşlanmıyorsun 21
benden hoşlanmıyor musun 21
hoşlanmıyorum 33
bender 52
bende seni seviyorum 38
bende 490
benden 238
benden bu kadar 130
bende de var 25
benden uzak dur 398
benden hoşlanmıyor musun 21
hoşlanmıyorum 33
bender 52
bende seni seviyorum 38
bende 490
benden 238
benden bu kadar 130
bende de var 25
benden uzak dur 398
bende seni 17
bende yok 35
bende var 92
benden ne istiyorsun 357
benden hoşlanıyor musun 28
benden olsun 24
benden sana 27
benden nefret ediyor 82
benden korkuyorsun 19
benden korkma 17
bende yok 35
bende var 92
benden ne istiyorsun 357
benden hoşlanıyor musun 28
benden olsun 24
benden sana 27
benden nefret ediyor 82
benden korkuyorsun 19
benden korkma 17