English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ B ] / Beni dinlemiyor

Beni dinlemiyor translate French

564 parallel translation
Biliyorum, ama bizim takım beni dinlemiyor!
Je sais, mais notre équipe ne veut jamais m'écouter!
Ama kimse beni dinlemiyor. Hiç kimse.
Mais personne ne veut m'écouter.
Beni dinlemiyor.
Elle ne m'obéit pas.
İyi biriyim ama kimse beni dinlemiyor.
Je suis un bon garçon, mais on ne m'écoute pas.
- Beni dinlemiyor musun?
- Tu m'écoutes?
Niye kimse beni dinlemiyor?
Pourquoi personne ne m'écoute?
Beni dinlemiyor.
Il ne m'écoute pas.
Gençler beni dinlemiyor.
Les jeunes ne m'écoutent pas.
Beni dinlemiyor. Güzel sesinin olması umurumda değil.
Elle ne veut rien entendre!
Hiçbirşey söylemeden ona durumunu anlamasını sağlamaya çalıştım, fakat sanki beni dinlemiyor gibiydi
Je lui ai dit que je ne dirais rien, mais je crois qu'il n'écoutait pas.
Sen beni dinlemiyor musun?
Tu ne m'écoutes donc pas quand je te parle?
Beni dinlemiyor musun?
Tu n'écoutes pas?
- Aşçı maalesef beni dinlemiyor efendim.
– C'est le cuisinier.
Beni dinlemiyor musun sen?
- Vous allez m'écouter?
- İyi olur. Beni dinlemiyor.
Elle refuse de m'écouter.
Beni dinlemiyor.
Il ne veut pas m'écouter.
Beni dinlemiyor.
Elle n'écoute pas.
Kimse beni dinlemiyor.
Personne ne m'écoute.
Lanet olsun, Lee, beni dinlemiyor musun?
Bon sang, t'écoutes pas?
Kimse beni dinlemiyor.
Personne n'écoute Lobero.
- Sen, beni dinlemiyor musun?
Tu ne m'en veux pas de te dire ça?
Neden kimse beni dinlemiyor?
Quoi? Vous refusez d'obéir?
Beni dinlemiyor.
J'y vais.
- Beni dinlemiyor ki.
Il ne m'écoute pas.
Sen beni dinlemiyor muydun?
Tu as entendu? J'ai dit :
Beni dinlemiyor musun?
Ecoutez-moi!
Belli ki küçük, sarı domuz beni dinlemiyor.
Manifestement, ce petit fumier jaune ne m'écoute pas.
Değiştirilmelerini istedim, ama kimse beni dinlemiyor.
Oh! Oui, ce n'est pas faute d'avoir demandé qu'on les remplace. Mais personne ne m'écoute jamais.
Beni dinlemiyor işte!
Elle m'écoute pas!
Beni dinlemiyor.
Il n'écoute pas.
- Ben konuşurken beni dinlemiyor musun?
- Ça t'arrive d'écouter ce que je dis?
Beni dinlemiyor.
Il rejette mes signes.
Akeem beni dinlemiyor.
Akeem refuse de m'écouter.
Ulan beni dinlemiyor musun?
Tu m'écoutes?
Bırakmasını söyledim, ama beni dinlemiyor.
J'aimerais qu'il arrête mais il n'écoute rien.
"Tanrı'ya bana yardım etmesi için dua ediyorum ama beni dinlemiyor."
"Je pris Dieu pour de l'aide, mais il n'écoute pas."
- Liderleri beni dinlemiyor.
- Leur chef refuse de m'écouter.
- Kimse beni dinlemiyor mu?
Est-ce que quelqu'un m'écoute?
Beni dinlemiyor gibi geliyor.
J'ai l'impression qu'il n'écoute pas.
Anchorage'da herkese bunu anlatmaya çalışıyorum ama kimse beni dinlemiyor.
C'est ce que je n'arrête pas de leur dire à Anchorage mais personne ne m'écoute.
Ve kimse beni dinlemiyor!
Et personne ne m'écoute!
- Kimse beni dinlemiyor.
- Personne ne m'écouterait.
- Neden kimse beni dinlemiyor?
Pourquoi personne m'écoute?
Beni kesinlikle dinlemiyor.
Elle ne m'écoute jamais.
Beni dinlemiyor musun? !
Vous entendez?
Grup beni hiç dinlemiyor.
Pas mal, la grande.
- Beni dinlemiyor.
- Elle n'écoute pas.
Ona söyledim, ama beni dinlemiyor.
Elle ne veut rien savoir.
Beni artık dinlemiyor.
Elle ne m'écoute plus.
- Beni hiç dinlemiyor.
- Elle ne m'écoute jamais.
Dinleyin beni! Kimse dinlemiyor!
Personne ne m'écoute!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]