Bir hata olmalı translate French
557 parallel translation
Bir hata olmalı.
Il ne peut s'agir que d'une erreur.
Bir hata olmalı.
Il y a sûrement une erreur.
Bir hata olmalı. Ben evliyim.
Vous faites erreur, je suis marié.
Bir hata olmalı.
Il y a une erreur.
O kaza geçirmedi ki. Bir hata olmalı.
- Elle n'en a pas eu, ce doit être une erreur.
- Bir hata olmalı.
C'est peut-être une erreur.
Bir hata olmalı.
II y a erreur.
- Baron Kurtz. - Bir hata olmalı.
- Le baron Kurtz.
Bir hata olmalı.
Il y avait erreur.
Bir hata olmalı diyor.
- Il dit que ce doit être une erreur.
Bir hata olmalı.
Il y a quelque chose qui ne va pas.
İşte sonucu... Bir yerde bir hata olmalı.
Vois le résultat.
- Korkunç bir hata olmalı!
Une erreur grossière!
Bir yerde bir hata olmalı.
Qu'as-tu imaginé?
- Hayır, bir hata olmalı.
Il doit s'agir d'une erreur.
Hayır, Dimitri, bir yerde bir hata olmalı.
Non, Dimitri. Il doit y avoir une erreur.
Bunda bir hata olmalı.
Il doit y avoir erreur.
Bir hata olmalı.
Il doit y avoir une erreur.
- Bu bir hata olmalı.
- Ça doit être une erreur.
Dinle bir! Bir hata olmalı, bir hata.
Sûrement une erreur, sûrement.
Bunların hepsi büyük bir hata olmalı.
Il doit s'agir d'une erreur.
Bir hata olmalı!
Il y a erreur.
- Bir hata olmalı.
- Il doit y avoir une erreur.
- Bir hata olmalı. Adres doğru, bu da kesinlikle ısmarladığım fırın. - Mavi-beyaz bir CookEasi.
L'adresse est bonne, et c'est la cuisinière que j'ai commandée, bleue et blanche.
Orada bir hata olmalı.
Vous devez vous tromper.
Pek vaktimiz yok. İyi de, sanırım bir hata olmalı.
Il doit y avoir erreur.
Bir hata olmalı.
Ça doit être une erreur.
Bir hata olmalı.
Il doit s'agir d'une erreur.
Bir hata olmalı hanımefendi.
- Non, madame.
Bir hata yapmış olmalısın.
Vous devez vous tromper.
Böyle bir hata yaptığım için, delirmiş olmalıyım.
Je dois avoir été fou avoir fait une telle erreur.
Sanırım bir hata yaptılar. Bu başlamadan sizi trenden çıkartmış olmalıydım.
Mais ils devraient vous faire descendre avant d'attaquer.
Bir hata yapıyor olmalısınız.
Vous faites erreur!
Bir çeşit hata olmalı. Hiç kimse bana o kadar çok para bırakmaz.
Personne ne me laisserait une somme pareille.
Zaten bir hata olmuş olmalı. Otelimizde hiç boş oda yok.
Mais il y a eu une erreur, car toutes nos chambres sont occupées.
Bir hata olmalı.
Ils ne tiendront jamais à 280 chez moi!
Bir çeşit hata olmalı.
C'est sûrement une erreur...
Bir yerde hata olmalı.
Sans doute une erreur.
Bir hata olmuş olmalı çünkü aniden 2000 pinpon topumuz oluverdi.
II avait dû y avoir maldonne. 2000 balles de ping-pong!
Bir şey olduğunu anımsamıyorum. O halde bir hata olmuş olmalı.
Alors, ça doit être une erreur.
Matbaa makineleri bir hata yapmış olmalı.
Une erreur d'impression.
Hayır, gerçekten, gerçekten. Birisi bir hata yapmış olmalı.
Non, quelqu'un a dû se tromper.
Bir tür anlaşılmazlık ya da hata olmalı. Evet, bir hata.
Un malentendu, une erreur!
Basit bir hata olmalı.
C'est évidemment une erreur ou alors une peccadille.
Bir hata olmuş olmalı.
Ce doit être une erreur.
İkimiz de savaş istemiyoruz... fakat bu durumun bir hata olduğuna... ve niyetinizin... düşmanca olmadığına, hâlâ barış umudu olduğuna ikna olmalıyız.
Aucun de nous ne veut la guerre... mais nous voulons être sûrs... que c'est une erreur- - que vous n'êtes pas hostile et que la paix est possible.
Bir hata olmalı?
Je n'y comprends rien!
Bak, büyükbaba, bu çok güzel, ama bir yerde hata bulucuları olmalı.
Grand-père, c'est merveilleux, mais ils doivent avoir un localisateur d'avaries.
- Bir hata olmuş olmalı.
- C'est une erreur.
Bir hata anında sterilize olmalı mısın?
Vous devez stériliser en cas d'erreur?
- Bir hata olmalı!
Imbécile!
bir hata 32
bir hata oldu 23
bir hata yaptın 21
bir hata yaptım 105
bir hata yaptı 16
bir hataydı 48
bir hata yapıyorsunuz 18
olmalı 170
olmalısın 39
olmalıydı 23
bir hata oldu 23
bir hata yaptın 21
bir hata yaptım 105
bir hata yaptı 16
bir hataydı 48
bir hata yapıyorsunuz 18
olmalı 170
olmalısın 39
olmalıydı 23