Bu çok para translate French
1,147 parallel translation
Ama bu çok para tutar.
Ça ne sera pas trop cher?
Bu çok para. - Bence halledebiliriz.
C'est une somme importante... mais nous pouvons le trouver.
- Bu çok para tutar mı?
- Elle va coûter cher?
Bu çok para Joe.
Ca fait beaucoup, Joe.
Bu çok para.
Ca fait un paquet de fric.
Bu çok para ama böyle olması gerekiyorsa, böyle olacak demektir.
C'est beaucoup d'argent, mais à la guerre comme à la guerre.
Hayır, bu çok para, bunu ödeyemem.
Non, c'est trop d'argent.
Bu çok para.
Ça en fait du fric.
Bu çok para!
C'est beaucoup d'argent!
Çöpte son bulan bu şeyleri gönderen adam çok para harcıyor.
Il paie cher une chose qui finira à la poubelle.
Biliyorsun, b-b-ben yıllardır bu firmaya çok para koyuyorum.
J'ai fait gagner beaucoup d'argent à la boti e au cours des années.
Avantajsız ödüle rağmen üzerine bir hayli para yatırıldı bu yüzden Silver Blaze'in yarış başladığında orada olmasını engellemek isteyen birçok insan olduğu çok açık.
En dépit de cette cote désavantageuse, de grosses sommes ont été parlées sur lui. Ce qui explique pourquoi... beaucoup de personnes auraient le plus grand intérêt d'empêcher Flamme d'Argent... de se trouver sur la ligne de départ ".
Bu platinyum, çok para eder.
Ça coûte très cher ça.
Bu gece para kazanmalıyım. Bu akşam çok iyi müşteriler var.
On va toutes faire du blé!
Bu ufak diziler çok az para getiriyor.
La série ne paie pas.
Bu işte çok para var.
Il y a beaucoup d'argent en jeu.
Bu kızdan çok fazla para kazanabilirsiniz.
Tu peux faire un paquet de fric avec elle.
Amiral şunu anlamalısınızki... bu heyet birisinin sözü üzerine yıllık 2.4 milyar $ tutan bir projeyi haklı duruma çıkarıp böyle bir para kaynağı sağlamayacaktır. Şahsınız tarafından çok saygılı duyulan ve iyi hazırlanmış bir proje olsa bile.
Amiral, vous devez comprendre... que ce comité ne peut pas financer un projet... de 2, 4 milliards de dollars par an... en se fiant sur la parole d'un seul être humain... même s'il est aussi respecté et décoré que vous-même.
- O çok çekici birisi. Bu kez çok para kazanabiliriz.
Non, elle est plutôt sexy, avec elle on peut décrocher la timbale.
Bu çok ilginç... ama ipoteği kaldırmak için gerekli para sende yok.
C'est fascinant! Mais vous ne pouvez pas payer vos dettes et vous devez vendre
İsa'dan önce 3. yüzyıldan bu yana çok gelişmiş beyinleri ve kavrayıcı başparmakları sayesinde insanlar tarafından yaratılan herhangi bir eylem veya nesne - canlı olsun ya da olmasın, aslında dünyadaki her şey domatesler, tavuklar veya balinalar - para karşılığında takas edilebilir.
Depuis le troisième siècle avant Jésus Christ, toute action créée par les êtres humains ( grâce aux efforts combinés de leur télencéphale hautement développé et de leur pouce préhenseur ) - en fait n'importe quoi sur terre, vivant ou non, tomates, poules ou baleines - peut être échangé contre de l'argent.
Bu çevirdiğimiz numarada çok para kazanabiliriz.
C'est une affaire qui va rapporter gros.
Bu iş de, çok fazla para vardır.
Dans ce business, il y a de l'argent.
Para kazanmak için bu işi yapıyorum, ama çok uzun sürmeyecek.
C'est mon gagne-pain, mais pas pour longtemps.
Bu rodeoda çok para kazanacağa benzer.
Ce rodéo va lui rapporter gros.
Bu işte çok para var.
On tient le gros lot Lou.
Bu işte çok para var mı?
Vous gagnez beaucoup d'argent dans votre métier?
Çok başarılı olacaksın, bu bizim para hakkında endişeleneceğimiz son fırsat olabilir.
Tu vas réussir, c'est peut-être la dernière fois que nous pensons à l'argent.
Bu senin seçimin. Ama, profesör olmayan ve yaşamak için para kazanması gereken pek çok avukat gibi düşündüğüm için değil.
Quand je prends une affaire... à la différence d'autres avocats qui ne gagnent pas leur vie comme profs, c'est qu'un truc me révolte.
Özellikle bu davada, çok fazla zaman ve para harcandı.
Dans ce cas précis, beaucoup de temps et d'argent ont été consacrés à déterminer ce qui s'est passé ces deux soirées proches de Noël.
Niye bu kadar çok para?
D'où vient tout cet argent?
Yapma. Çocukları için aldığı doldurulmuş hayvanlara bu kadar çok para harcayan bir insan...
Quiconque dépense autant en animaux empaillés pour ses enfants...
Bu kadar çok para olacağını düşünmemiştim.
Je n'imaginais pas tant.
Bu hesaplarda çok fazla para var.
Trop de fric sur ces comptes.
Çok zor para kazanmasına, kardeşim Michael'ın... sakat olmasına... yedi kişi bu küçücük evde yaşamamıza bozuluyordu.
Il râlait de gagner des clopinettes, que mon frère soit dans une chaise roulante. Il râlait qu'on vive à sept dans une si petite maison.
Bu para, senin gibi bir çocuk için çok fazla.
Ça fait un paquet pour un jeune de ton âge.
Bu, çok para.
C'est beaucoup d'argent.
Bu işten biraz para kazandığınızı biliyorum... ama çok yakında bu iş bitecek.
Je sais qu'on vous a permis de gagner votre vie, mais ça ne va plus durer.
Bence bu gece yaptıklarınızı albüm haline getirmelisiniz... birşeyler yapabilir ve çok para kazanabilirsiniz.
Ecoutez, si vous pouvez enregistrer ce que vous avez fait à l'intérieur, nous avons quelque chose pour faire beaucoup d'argent.
Bu mahalle için çok para harcanıyor.
Les gens ont trimé pour s'offrir ce coin.
Bu yıl, babamın tüm yaşamı boyunca kazandığından çok daha fazla para kazandım.
J'ai fait plus d'argent cette année que mon père durant toute sa vie.
Bu maç üstüne çok para kondu.
Il y a beaucoup d'argent en jeu, sur ce match.
Küçük bir kız için çok para bu.
C'est beaucoup, pour une petite fille.
Bu ülke bu noktaya geldiyse, bir şeyi sırf o anda ölüsü dirisinden çok para ediyor diye öldürüyorsak, etrafınıza bir bakın.
Si notre pays en est au point où l'on tue une chose parce qu'elle est plus rentable, morte que vive... Eh bien... Regardez autour de vous.
Çok para bu.
C'est beaucoup d'argent.
Bu kurt bize çok para kazandıracak.
Ce loup va nous rapporter gros.
- Bu kesinlikle çok büyük bir para.
- C'est une somme exorbitante.
- Ama bu para çok fazla.
Je sais, mais tu boxais pour trois sous.
Bu yüzden çok para kazanıyorsun.
Ça a marché du tonnerre. C'est pour ça que t'es le chef.
O zaman sana bir teklifim var. Bu yaptığın salaklıktan daha çok para getirir.
Je te propose un truc... qui rapporte beaucoup plus que tes clopinettes.
Bu yüzden çok para verecek, belki 1'e 30.
Il partira peut-être à 30 contre 1.
bu çok güzel 567
bu çok iyi 411
bu çok üzücü 63
bu çok 150
bu çok zor 90
bu çok iyiydi 76
bu çok iyi olur 37
bu çok hoş 216
bu çok heyecan verici 50
bu çok korkunç 105
bu çok iyi 411
bu çok üzücü 63
bu çok 150
bu çok zor 90
bu çok iyiydi 76
bu çok iyi olur 37
bu çok hoş 216
bu çok heyecan verici 50
bu çok korkunç 105
bu çok fazla 165
bu çok doğal 48
bu çok güzeldi 52
bu çok doğru 46
bu çok kötü oldu 29
bu çok ilginç 132
bu çok komik 209
bu çok eğlenceli 50
bu çok saçma 642
bu çok kolay 78
bu çok doğal 48
bu çok güzeldi 52
bu çok doğru 46
bu çok kötü oldu 29
bu çok ilginç 132
bu çok komik 209
bu çok eğlenceli 50
bu çok saçma 642
bu çok kolay 78
bu çok kötü 494
bu çok önemli 351
bu çok iğrenç 62
bu çok tuhaf 143
bu çok tehlikeli 167
bu çok gülünç 58
bu çok basit 58
bu çok garip 190
bu çok aptalca 126
bu çok komikti 16
bu çok önemli 351
bu çok iğrenç 62
bu çok tuhaf 143
bu çok tehlikeli 167
bu çok gülünç 58
bu çok basit 58
bu çok garip 190
bu çok aptalca 126
bu çok komikti 16