English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ B ] / Bugün büyük gün

Bugün büyük gün translate French

264 parallel translation
Bugün büyük gün. İçimde bir his var.
Ce sera aujourd'hui, je le sens.
- Bugün büyük gün! - Büyük gün!
C'est le gros coup.
Bugün büyük gün... özgürlük günün.
C'est le grand jour : celui de votre sortie.
Merhaba Mathilde, bugün büyük gün.
Bonjour, Mathilde. Alors, c'est le grand jour.
Bugün büyük gün.
C'est le grand jour.
Söyleyin, hey, hey, hey, Cub hayranları. Umarım hepiniz yerlerinizdesinizdir, çünkü bugün büyük gün.
Supporters de Chicago, j'espère que vous êtes tous là, car c'est aujourd'hui le grand jour.
- Bugün büyük gün.
Hé, hunt!
Bugün büyük gün.
Le jour est venu.
Bugün büyük gün, ha?
C'est le grand soir.
Usta Wong, bugün büyük gün. Oğlunuzla bir içki içmek isterim.
Maître Wong, c'est un grand jour.
Bugün büyük gün!
C'est le grand jour!
- Bugün büyük gün, değil mi?
- C'est un jour important, hein?
Bugün büyük gün.
On a une grosse journée.
Bugün büyük gün mü?
Tu sauras ce matin, c'est ça?
- Pekala, bugün büyük gün.
- C'est le grand jour.
Bugün büyük gün.
Tu as du travail, aujourd'hui.
Hey tanrım, bugün büyük gün.
Tu parles, c'est jour de fête.
Bir saldırganlık havası var. Boş ver. Bugün büyük gün.
- Je sens de l'hostilité.
Bugün büyük gün, huh?
C'est le grand jour.
Bugün büyük gün, değil mi?
C'est le grand jour?
Bugün büyük gün Gary.
Aujourd'hui est un grand jour Gary.
Bugün dünya, marş eden birliklerin topuklarının altında sarsılıp dünyanın büyük bir kısmı, açgözlü ve kuvvet hırsı olanların önünde titrerken biz Amerikalıların, henüz yeni olmuş geçmişimizi hatırlayacak vaktimiz yok geçen her nesille daha da mükemmelleşecek bir devir ta ki bir gün insanlar bunun asla olamayacağını düşünene kadar.
La terre résonne du pas des troupes en marche. Des hommes ivres de pouvoir menacent le monde. On a peine à se souvenir d'une époque aux U.S.A. Si incroyable, qu'avec le temps, elle paraîtra invraisemblable.
Bugün. Büyük ve önemli bir gün o zaman.
Quelle journée.
Bu büyük çadırın altında sadece iki gün geçer, bugün ve yarın.
Sous le grand chapiteau, deux jours comptent : Aujourd'hui et demain.
Bugün büyük bir gün olacak.
Ca va chauffer aujourd'hui!
Büyük gün bugün, ha?
C'est le grand jour!
Sevgili yoldaşlarım ve vatandaşlarım... bugün, 8 Mayıs1945... özgür Polonya için büyük bir gün.
Chers camarades et citoyens! Ce jour, le 8 mai 1945... ouvre une ère nouvelle dans l'histoire de la Pologne.
Büyük gün bugün.
C'est aujourd'hui le jour!
Büyük gün, bugün mü?
Alors, c'est le grand jour?
Bay Valenti sadece bisiklet pompası ile "Oh, Johnny" yi... çalabildiği için sıradışı değil aynı zamanda yüksek, düz bir masada tırnak törpülüyor. Ve ayrıca elektrik süpürgesi hortumu ile müzik yapıyor! "Bugün İrlandalılar için Büyük Gün."
M. Valenti est insolite parce que... non seulement il joue "Oh, Johnny" à la pompe à vélo... mais aussi de la lime à ongles sur une table haute... et qu'il interprète "C'est un grand jour pour les Irlandais"... au suceur d'aspirateur.
Teşekkürler, Myra, fakat bugün büyük bir gün olacak.
Merci, Myra, mais j'ai une grosse journée qui m'attend.
Bugün büyük bir gün! Çok mutlu bir gün!
C'est un grand jour, un jour de joie.
Bugün senin için büyük gün.
C'est votre grand jour aujourd'hui.
Bugün senin için büyük bir gün.
C'est un grand jour pour vous.
İçimden bir ses bugün babanız için büyük bir gün olacak diyor.
Je sens que ça va être un grand jour pour votre père.
Bugün, senin için büyük gün.
C'est le grand jour pour toi.
Bugün büyük gün, Wong'un yalancı olduğundan dolayı onu tutuklayamayız.
Impossible.
Büyük gün bugün, ha?
Alors c'est le grand jour?
Gel haydi. Bugün büyük bir gün Cody.
Aujourd'hui est un grand jour, Cody...
- Kelly.. Bugün Niagara Şelalesi çok büyük bir gün yaşıyor. Çünkü Başkanın konvoyu birkaç dakika sonra buradan geçecek.
C'est un grand jour à Niagara Falls, où le convoi présidentiel est attendu d'un instant à l'autre.
Büyük gün bugün mü? Büyük filan değil.
C'est le grand rendez-vous?
Bugün büyük bir gün.
C'est un grand jour.
Bugün senin için büyük gün olmalı.
ça doit être un grand jour pour vous.
Chris, bugün senin için büyük gün.
C'est un grand jour pour toi!
Bugün B'Elanna Torres için büyük bir gün, onun onursuzluğuna bizim bedel ödediğimiz bir gün.
- Mais qu'est-ce que tu veux? - A qui le demandes-tu? A toi, à Kahless, à la petite souris.
Donna, daha önce hiç bana tuvalete gidelim mi diye sormamıştın. Evet. Bugün, büyük gün.
Oui, c'est un grand jour.
Bugün burada olduğunuz için teşekkür etmek istiyoruz, bugün bizim için büyük bir gün.
Nous vous remercions d'être venus.
Bugün bu gün, bu bina temizlikçileri için büyük bir gün.
C'est un grand jour pour les gens de ménage de cet immeuble.
Bugün büyük gün.
J'ai une grosse journée.
Bugün senin için büyük bir gün.
C'est un grand jour pour toi.
Bugün büyük bir gün, "Seçilmiş Olan" bizi Şeytani Konseyden kurtarmaya geldi.
Malgré tout, c'est un grand jour car l'Élu est venu nous libérer du joug du Conseil Maléfique.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]