Buraya nasıl geldin translate French
685 parallel translation
Buraya nasıl geldin?
Que faites-vous là?
- Buraya nasıl geldin?
- Seigneur! Comment êtes-vous entré?
Allah aşkına buraya nasıl geldin? Bu riske neden atıldın?
Comment es-tu arrivée là?
Buraya nasıl geldin?
Comment es-tu venu ici?
- Buraya nasıl geldin?
- Que faites-vous ici?
- Buraya nasıl geldin?
- Comment êtes-vous venu?
- Buraya nasıl geldin?
- Où vous ont-ils trouvée.
Neyin peşindesin? Buraya nasıl geldin?
Comment es-tu arrivé ici?
- Brooklyn'den buraya nasıl geldin?
- Comment êtes-vous venue?
Buraya nasıl geldin?
Comment es-tu arrivé ici?
- Margot, buraya nasıl geldin? - Bilmiyorum.
Margot, comment se fait-il...
Buraya nasıl geldin?
T'es venue comment?
Buraya nasıl geldin? Nasıl?
Comment es-tu venu ici?
Buraya nasıl geldin, sen?
Comment es-tu revenu?
Buraya nasıl geldin?
Comment es-tu descendu jusqu'ici?
Buraya nasıl geldin?
Que faites-vous ici?
Buraya nasıl geldin?
Comment as-tu fait pour venir ici?
Buraya nasıl geldin?
Comment es-tu venue jusqu'ici?
Buraya nasıl geldin bilmiyorum ama memnun oldum.
J'ignore comment vous êtes là, mais je suis content.
Buraya nasıl geldin?
- Comment êtes-vous arrivé là?
Nasıl oldu? Buraya nasıl geldin?
Comment êtes-vous arrivée là?
Buraya nasıl geldin çocuğum?
Pourquoi êtes-vous ici, mon fils?
- Buraya nasıl geldin tatlım?
Comment es-tu venue ici?
- Homer buraya nasıl geldin?
- Homer, que fais-tu là?
Peki buraya nasıl geldin?
Mais comment tu as traversé?
Buraya nasıl geldin?
Comment êtes-vous venue ici?
Sen buraya nasıl geldin?
Agnès, vous êtes là.
Ama buraya nasıl geldin?
Mais comment en es-tu arrivée là?
- Buraya nasıl geldin?
Comment es-tu ici?
Buraya nasıl geldin?
Comment êtes-vous arrivés ici?
- Buraya nasıl geldin?
- Comment êtes-vous arrivée ici?
Buraya nasıl geldin?
Comment êtes-vous arrivée ici?
Buraya nasıl geldin?
D'oû venez-vous?
Buraya nasıl geldin?
Qui nous faisait chanter.
- Buraya nasıl geldin hayatım? - Arabayla.
- Comment t'es arrivée jusqu'ici?
Buraya nasıl geldin?
Qu'est-ce que tu fais là?
Buraya nasıl geldin?
- Comment as-tu fait pour venir?
Hey, buraya nasıl geldin?
Comment t'es entré ici?
Nasıl buraya geldin, güzelim?
comment t'as atterri là, chérie?
Albert. Nasıl geldin buraya?
Comment êtes-vous entré ici?
Nasıl geldin buraya Concha?
Comment es-tu arrivée ici Concha?
Buraya nasıl geldin?
Mais où donc?
Nasıl geldin buraya?
Comment vous êtes arrivé ici?
Nasıl geldin buraya, hı?
Tu t'es perdue?
Nasıl geldin buraya, hı?
Comment tu as fait?
Nasıl oldu da buraya geldin?
Pourquoi es-tu venue vivre ici?
- Buraya nasıl geldin?
Comment es-tu venu?
Herhalde işleri nasıl halledeceğimi göstermek için geldin buraya.
Tu veux me donner des leçons, toi aussi?
Buraya nasıl geldin?
Comment êtes-vous arrivé ici?
Buraya neden ve nasıl geldin?
Comment es-tu venu?
Buraya nasıl geldin?
comment tes-vous arrive ici?
buraya nasıl geldiniz 32
buraya nasıl geldim 42
buraya nasıl girdin 72
buraya nasıl geldi 24
buraya nasıl gelmiş 18
nasıl geldin buraya 16
geldin 84
geldin mi 58
geldiniz 33
geldin demek 49
buraya nasıl geldim 42
buraya nasıl girdin 72
buraya nasıl geldi 24
buraya nasıl gelmiş 18
nasıl geldin buraya 16
geldin 84
geldin mi 58
geldiniz 33
geldin demek 49
buraya gel 5102
buraya 1484
buraya gelecek 17
buraya bak 279
buraya kadarmış 49
buraya gelir misin 63
buraya neden geldin 73
buraya geldin 19
buraya kadar 304
buraya getir 71
buraya 1484
buraya gelecek 17
buraya bak 279
buraya kadarmış 49
buraya gelir misin 63
buraya neden geldin 73
buraya geldin 19
buraya kadar 304
buraya getir 71
buraya gelin 820
buraya gelsene 50
buraya koy 29
buraya gelebilir misin 28
buraya gelip 69
buraya geldim 45
buraya gelirken 28
buraya oturabilirsin 16
buraya geri gel 39
buraya kadar geldik 26
buraya gelsene 50
buraya koy 29
buraya gelebilir misin 28
buraya gelip 69
buraya geldim 45
buraya gelirken 28
buraya oturabilirsin 16
buraya geri gel 39
buraya kadar geldik 26