English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ B ] / Bırakın bizi

Bırakın bizi translate French

1,142 parallel translation
Bırakın bizi!
Laissez-nous sortir!
Yalnız bırakın bizi, yalnız bırakın
Laissez-nous, laissez-nous.
Bırakın bizi!
Laisse-nous!
- Şimdi, bırakın bizi de, işimize gidelim.
Alors écartez-vous, on a à faire.
Şimdi gidin ve bizi yalnız bırakın.
Filez, laissez-nous tranquilles.
Lütfen bizi yalnız bırakır mısınız? Yoksa görevliyi çağırmak zorunda kalacağım.
Allez-y, ou bien le docteur Watson le fera pour vous.
Bizi yalnız bırakın.
Laissez-nous seuls.
Beyler, bizi bir süreliğine yalnız bırakır mısınız?
Messieurs, pourriez-vous nous laisser un instant?
N'olur bırak bizi!
S'il vous plaît, laissez-nous partir!
Bizi biraz yalnız bırakır mısınız?
Vous deux, laissez-nous un instant.
Bay Miyagi'yle amcanın arasındaki mesele bizi etkilememeli. - Bırak gideyim.
Les problèmes de M. Miyagi avec ton oncle n'ont pas à être les nôtres.
Bizi rahat bırakın.
Mais laissez-nous tranquilles.
Bizi biraz yalnız bırakın.
Laissez-nous seuls un moment.
Bayım bizi ilerdeki köşede bırakır mısınız?
Vous pourriez nous déposer au prochain croisement?
- Bizi bir alışveriş merkezine bırakır mısınız?
Et dans un centre commercial?
Bizi rahat bırakın. Hiçbir stok eksiğimiz yok.
Laissez-nous tranquilles, on s'en sort très bien comme ça.
- Bizi bırakır mısın?
- Tu nous emmènes?
Bizi yalnız bırakın.
Laissez-nous.
- Onu rahat bırakın. Belki o zaman onlar da bizi rahat bırakır.
Laissez-le tranquille, et ils nous laisseront tranquilles.
Gidin ve bizi rahat bırakın!
Cassez-vous et laissez-nous tranquilles!
Bizi rahat bırakın!
Laissez-nous tranquilles!
Defolun gidin, buradan. Bizi rahat bırakın.
Allez-vous-en!
- Bizi rahat bırakın.
- Laissez-nous!
- Bizi rahat bırakın.
- Laissez nous tranquilles.
Bizi eve götürün ve ilacımızı bırakın, yoksa bu adam ölür.
Conduisez-nous sur notre planète avec notre médicament ou bien il meurt.
O zaman lütfen, bizi yalnız bırakın.
Dans ce cas, laissez-nous tranquilles.
Bizi yalnız bırakın.
Un instant de solitude.
Bu yüzden kendinizi merhametimize bırakın ya da... yıkımdan gurur duyan adamlar gibi bizi küçümsemeyin.
Confiez-vous donc à notre suprême miséricorde... ou en hommes fiers de mourir, défiez-nous de commettre le pire.
Paranın yerini söyle. Ona söylersen bizi bırakır.
Il nous laissera filer si on lui donne la cachette.
Bizi rahat bırakın!
Laissez-nous tranquille!
- Bizi biraz yalnız bırakın.
Laissez-nous seuls.
Bizi yalnız bırakır mısınız?
Pourriez-vous nous laisser seuls?
O yüzden bizi rahat bırak ve kim istiyorsa o alsın.
Alors fichez-nous la paix, et ceux qui en veulent en auront.
Sevgili Gertrude, sen de yalnız bırak bizi Hamlet'i özellikle buraya çağırttık sanki tesadüfen olmuş gibi burada Ophelia'yla karşılaşsın diye.
Laissez-nous, ma chère Nous avons fait venir Hamlet afin qu'il se trouve en présence d'Ophélie
- Ne? - Bizi yalnız bırakır mısınız, lütfen?
- Voulez-vous nous laisser, s'il vous plait?
- Jim. - Bizi yalnız bırakır mısınız, lütfen?
- Voulez-vous nous laisser "Jim", s'il vous plait?
Bay Lee, bizi yalnız bırakın.
M. Lee, laissez-nous seuls.
Birini bekliyorum burada. Bizi yalnız bırakırsınız o zaman.
J'attends ici quelqu'un.
Bizi biraz yalnız bırakır mısın?
Vous pourriez nous laisser?
Herkes dışarı, bizi yalnız bırakın.
Sortez. Laissez-nous seuls.
Bizi izler misin Billy? - Arabasını evine bırak.
Tu suis Billy... et tu ramènes sa voiture?
Bizi yalnız bırakın.
Laissez-nous en paix.
Şimdi artık bizi rahat bırakır mısınız?
Voulez-vous nous laisser?
Evet, biliyorum ve çok üzgünüm, ama bu onun hastalığına iyi gelmeyecek. Şimdi, lütfen bizi yalnız bırak.
Oui, je sais et j'en suis désolé, mais ça n'aidera pas sa maladie, alors, laissez-nous tranquilles.
Bizi rahat bırakın.
Laissez-nous tranquilles!
- Bizi rahat bırakın.
- La ferme!
Bizi rahat bırakın.
Laissez-nous.
Bizi yalnız bırakın, lütfen.
Laissez-nous, je vous prie.
Seni görmek güzel Dr. Şerif, bizi bırakırsın artık.
C'EST BON DE VOUS REVOIR, DOC! - SHERIF, ON Y VA ENSEMBLE!
Matematiğim oldukça boktan, ama sanırım, haftanın altı gecesi bu, bizi tehlikeli uygulamalara maruz bırakır.
On verra. Je suis nul en maths, mais ça nous laisse six nuits par semaine pour se lancer dans des pratiques à risque.
Bizi kendi halimize bırakın Bayan Schlegel.
Laissez-nous.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]