Gidip bir bakalım translate French
286 parallel translation
Gidip bir bakalım.
Allons voir.
Pekala, gidip bir bakalım.
Allons voir.
- Gidip bir bakalım.
- Allons voir.
Gidip bir bakalım!
Allons les regarder!
Tamam. Gel haydi gidip bir bakalım.
Allons voir.
Gidip bir bakalım.
Je vais vérifier.
Postacı bize ne getirmiş gidip bir bakalım.
Allons voir s'il y a du courrier.
Haydi gidip bir bakalım.
Je vais voir ça.
- Eski yere gidip bir bakalım.
- Allons jeter un œil au ranch. - Pour quoi faire?
Gidip bir bakalım.
Jetons-y un œil.
Gidip bir bakalım var mıymış yok muymuş.
Essayons. On verra bien.
Hadi gidip bir bakalım.
Allons y jeter un oeil.
Hadi gidip bir bakalım.
Allons voir.
O yüzden gidip bir bakalım.
C'est d'aller voir.
Hadi, gidip bir bakalım.
Allons voir... Venez! Venez.
Gidip bir bakalım ne içiyormuş.
Allons voir ce qu'elle boit.
Gel Chewie, gidip bir bakalım.
Chewie, allons voir ça.
Gidip bir bakalım, tamam mı? Bonsoir.
On va y jeter un coup d'œil.
- Gidip bir bakalım.
- Venez avec moi.
Gidip bir bakalım.
On vérifiera.
Hadi gidip bir bakalım.
Venez, on va vérifier ça.
Gidip bir bakalım.
Allons vérifier.
- Gel hadi, gidip bir bakalım.
- Allez, jettons un coup d'oeil.
Gidip bir bakalım.
On va jeter un coup d'œil
Gidip son bir kez bakalım.
Allons jeter un dernier coup d'œil.
Öyleyse, gidip bir bakalım.
Allons-y.
Kensington Müzesine gidip ona bir bakalım.
Je vais au musée faire des recherches.
Yürü hadi. Gidip başka bir yerde ağız dalaşı yapabilir misin bir bakalım.
Viens et voyons si tu peux te disputer avec quelqu'un d'autre.
Gidip şu $ 12,000'lık bebeğe bir bakalım.
Allons voir ce nouveau jouet.
Gel, gidip ona şöyle bir bakalım.
- Pas fort. Allons le voir.
Haydi gidip şu büyük, önemli adama bir bakalım.
Allons voir ce grand monsieur.
Gidip yiyecek bir şeyler bakalım.
Allons voir si nous pouvons trouver à manger.
Becky'e gidip bir bakalım.
Très bien.
Gidip yardım getirmem lazım. Bir bakalım.
Je vais chercher de l'aide.
- Gidip bir bakalım.
Allons voir.
- Bir de gidip yukarıya bakalım.
- Allons voir en haut.
Orada bir şey olmuş. Gidip bir bakalım, neymiş.
Y avait du monde ici, allons voir.
Acele et. Gidip George'un nasıl olduğuna bir bakalım.
Dépêche-toi, allons voir comment va George.
Tamam, hadi gidip kıza bir bakalım.
Très bien, allons jeter un coup d'œil à la fille.
İçeri bir böcek yerleştiriyoruz, o da, gidip böbreğin üzerinde çalışmaya başlıyor, ardından böbreği eritip, vücudun sindirmesini sağlıyor. Söyle bakalım, ne elde ettik?
On lui implante une bestiole qui dissout le rein et qui est assimilée.
Hadi gidip ne yapabiliriz bir bakalım.
Allons voir si nous pouvons l'aider.
Konser salonu işi kafamı kurcalıyor, Hadi gidip bir bakalım.
Allons vérifier.
Mutfağa gidip donmuş bir tane var mı diye bakalım.
Je vais voir à la cuisine si on en a un déjà gelé.
Gidip Proculus gidişatı canlandırabilecek mi, bir bakalım!
Allons voir si Proculus s'en sort.
Buster, neden oraya gidip Gulfstream'e bir bakmıyorsun? Biz de Avon ve Jo Bob anlaşabilecekler mi bir bakalım.
Buster, si t'allais jeter un coup d'oeil sur ce Gulfstream... pendant qu'on essaie de s'entendre sur l'achat de cette bête-là.
Hadi gidip parkta bir şeyler bulabilir miyiz bakalım...
Allons au parc voir si on trouve quelque chose.
Evet, bize iki kadın ayarlamış, bir içim su. - İyi, gidip bakalım. - Evet, ayrılmayın.
Il a deux filles pour nous.
Gidip bir bak bakalım.
Va vérifier.
Gel Wesley, gidip, Humpty-Dumpty tek parça mı bir bakalım.
Wesley, allons voir si mon bébé est toujours en un seul morceau.
Gidip şu hayvanlara bir bakalım.
Allons examiner ce bétail.
Bir yere gidip, neleri beğeneceğime bakalım.
Allons quelque part, on verra ce que j'aime.
gidip bir bakacağım 19
gidip bir bakayım 39
bir bakalım 968
bakalım 1238
bakalım neler olacak 16
bakalım ne olacak 31
bakalım doğru anlamış mıyım 31
bakalım burada ne var 21
bakalım şimdi 17
bakalım ne varmış 22
gidip bir bakayım 39
bir bakalım 968
bakalım 1238
bakalım neler olacak 16
bakalım ne olacak 31
bakalım doğru anlamış mıyım 31
bakalım burada ne var 21
bakalım şimdi 17
bakalım ne varmış 22