English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ H ] / Hatırlayacağım

Hatırlayacağım translate French

765 parallel translation
Seni tanıyamayacaktım bile, eğer... Yine de seni sonsuza kadar hatırlayacağım.
Et je ne te connaîtrais même pas si... et pourtant, je n'oublierai jamais.
Sizleri her zaman sevgi ve sadakatle hatırlayacağım.
Laissez-moi garder votre souvenir avec tendresse et droiture
Elbette hatırlayacağım.
Ça me reviendra.
Hatırlayacağım.
Ça va me revenir.
Bana ne kadar iyi davrandığını her zaman hatırlayacağım.
Vous avez toujours été si gentille.
En uzun hatırlayacağım son şey bu olacak.
Cela durera tant que les souvenirs resteront.
Ne suç işlemiş olursa olsun... Ben kendisini her zaman büyük bir insan olarak hatırlayacağım. Ve insanlığa fayda sağlayan bir kişi.
Malgré ses crimes, je me souviendrai toujours de lui comme d'un grand homme et d'un grand bienfaiteur.
Seni her an hatırlayacağım desem, yardımı olur mu?
Ça t'aidera, de savoir que tu me manqueras à chaque instant?
Hatırlayacağım.
Je ne l'oublierai pas.
Ama hepinize söylemek isterim ki bu sevimli kasabayı yardımseverliğin ve şefkatin yeri olarak hep hatırlayacağım. Ve evler...
Mais sachez que cette charmante ville restera dans ma mémoire... un lieu d'hospitalité, de gentillesse... et de foyers.
- Aptal olma. Tabii ki hatırlayacağım.
- Mais naturellement.
Hep hatırlayacağım
dont je me rappellerai longtemps
- sürekli hatırlayacağım. - Evet, böyle.
- que je me rappellerai longtemps.
Daima hatırlayacağım bir şey.
Avec John Truitt soit merveilleuse.
Şu andan itibaren, bir daha gazete alacak olursam... paramın neyi alabileceğini hatırlayacağım.
Désormais, en achetant un journal, je saurai ce que ça représente.
Bu odayı sonsuza dek şu anki haliyle hatırlayacağım... lamba, piyano çalan sen,
Je me rappellerai toujours cette pièce, telle qu'elle est ce soir. La lampe...
Bugünkü neşenizi, gerçekleri kabullenmek konusunda bir ders... -... olarak hatırlayacağım hep.
Je me rappellerai toujours votre bonne humeur d'aujourd'hui comme d'une leçon pour accepter la réalité.
Ve hatırlayacağım da. Anlıyorsunuz ya kızlar, birinizin kocasıyla kaçıyorum.
En effet, puisque je pars avec le mari de l'une d'entre vous.
Bu günleri daima hatırlayacağım.
Ces jours resteront gravés à jamais dans ma mémoire.
Şu kesin, ben seni her zaman hatırlayacağım. Ama bir yerde bitmeliydi.
Moi, en tout cas, mais ça ne pouvait plus durer.
- Çok naziksiniz efendim. Külçe Ofisi'ni hep en mutlu anılarla hatırlayacağım.
Je garderai un souvenir ému du cher service des lingots.
onu her zaman hatırlayacağım.
Je ne l'oublierai jamais.
Buraya yaptığım ziyareti her zaman hatırlayacağım, yaşadığım müddetçe.
Je chérirai le souvenir de ma visite ici aussi longtemps que je vivrai.
Bana yönelttiği bakış bir saniye bile sürmedi. Ama onu hayatım boyunca hatırlayacağımı anlamıştım.
Elle me regarda le temps d'un battement de cœur et je sus que jamais je ne l'oublierais.
Her zaman hatırlayacağım.
Ne l'oublie jamais.
Aslında, umarım beni biraz sevgiyle hatırlarsın çünkü ben seni, hayatımın sonuna kadar böyle hatırlayacağım.
En fait, j'espère que tu pourras te souvenir de moi... avec une certaine affection... parce que c'est comme ça que je me souviendrai de toi... pour le reste de ma vie.
Onu her zaman hatırlayacağım, sizin iyiliğinizi de.
Je m'en rappellerai toujours et de votre gentillesse.
Göreve geldiği zaman sizi hatırlayacağım.
Je me souviendrai de vous quand il sera au pouvoir.
Bunu hatırlayacağım.
Je m'en souviendrai.
Ben ömrüm oldukça hatırlayacağım!
Moi, je ne peux pas oublier.
Kalbi acıyla dolu bir kadın hatırlayacağım.
Je garderai le souvenir d'une femme au cœur rongé par la douleur.
Bu güzel anları hatırlayacağım çilekleri, sütü akşam vakti yüzlerinizi...
Je me souviendrai de cette heure de calme, des fraises, du bol de lait, et de vos visages au crépuscule.
Konuştuklarımızı hatırlayacağım ve bu hatırayı ellerimde bir tas taze süt gibi dikkatlice tutacağım.
Je veux me souvenir de nos paroles... et garder ce souvenir entre mes mains avec soin,... comme si c'était un bol rempli de lait frais.
Seni hep hatırlayacağım.
Je ne vous oublierai jamais.
Gelecek sefere çiçekleri hatırlayacağım.
Je penserai aux fleurs la prochaine fois.
Burada yediğimiz yemekleri hep hatırlayacağım.
Je n'oublierai jamais qu'on a mangé des gâteaux ici.
- Hatırlayacağımı sanmıyorum.
Je ne m'en souviens plus.
Majestelerini son kez gördüğüm zamanı hep hatırlayacağım.
Jamais je n'oublierai la dernière fois que je vis Sa Majesté.
Ben sizi daima hatırlayacağım.
Moi je ne vous oublierai jamais.
Bunu hatırlayacağım.
J'en prends bonne note.
Onlarla birlikte olduğumu hatırlayacağım her zaman.
Ça arrive à d'autres!
Bay Mallen, bunu açıklamak biraz zor ama hatırlayacağınız gibi evleneceğiniz zaman aramızda ufak bir tatsızlık olmuştu.
M. Mallen, c'est un peu difficile à dire, mais lors de votre mariage, il y a eu entre nous quelques frictions...
O yerin adını hatırlayacağını bile sanmazdım.
Tu te souviens encore de l'endroit?
Sizi dualarımızda hep hatırlayacağız.
Nous ne vous oublierons jamais dans nos prières.
- Hatırlayacağını sanmıştım.
- Ça vous revient?
- Hatırlayacağınızı sanmıştım.
- Vous ne pouviez pas oublier.
Hayatınızın sonuna kadar hatırlayacağınız bir şey yapacağım size!
Tu t'en souviendras pour le restant de tes jours!
Gelecekte diğer subaylarımın da bunu hatırlayacağından eminim.
Que tous mes officiers s'en souviennent.
Ve bizim de hatırlayacağımız bir şey. O andan itibaren, umutsuz vakaydım.
Excuse notre retard, nous avions tant d'achats à faire.
Bugün olağanüstü bir gün ve bu anı her daim hatırlayacağım.
Je me rappellerai toujours ce jour merveilleux.
"Yargılanmamak için yargılama," sözlerinizi de hatırlayacağınıza eminim çünkü size açıklamıştım.
"Ne juge pas ou tu seras jugé"... car je vous ai expliqué ce que cela voulait dire.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]