Her şeyi denedim translate French
332 parallel translation
Her şeyi denedim...
J'ai tout essayé.
Her şeyi denedim. Etki etmedi.
J'ai tout essayé, sans succès.
- Arabella, inan her şeyi denedim.
Arabella, j'ai tout essayé.
Her şeyi denedim ve hiç bir şey işe yaramıyor.
Ce sont des espions, tirez à vue. Leurs noms sont Tobar et Garcia.
Her şeyi denedim.
C'est ma seule chance.
Bildiğim her şeyi denedim.
J'ai essayé tout ce que j'ai pu.
Baban hastalandığı zaman, her şeyi denedim.
Quand il est tombé malade, j'ai tout essayé.
Dün gece dairesinde yoktu. Senin söylediğin her şeyi denedim, olmadı.
Elle n'était pas chez elle et j'ai suivi tous vos conseils, ça ne marche pas.
Deneyebileceğim her şeyi denedim.
J'ai tout essayé.
Mali durumumuzu düzeltmek için her şeyi denedim.
J'ai tout essayé pour rétablir nos finances.
Olumsuz düşünmek istemiyorum ama her şeyi denedim. Manastırdaki akrabaları, yaşlı Mickey tekniğini.
Je suis pourtant d'attaque, j'ai tenté toutes nos combines.
Onun üzerinde her şeyi denedim.
J'ai essayé sur lui tout ce qui était possible.
Düşünebildiğim her şeyi denedim.
J'ai tout essayé.
Her şeyi denedim... tehditler, dualar, vaatler.
J'ai tout essayé, les menaces, les prières, les promesses.
Denemediğimden değil. Her şeyi denedim.
Et pourtant, j'ai tout essayé.
Her şeyi denedim. Ne yapacağımı bilemiyorum.
J'ai tout essayé, je ne sais plus quoi faire.
Her şeyi denedim efendim, sonuca ulaşmak için yasal her yolu denedim... ve attığım her adımda aşağılandım.
J'ai tout essayé, monsieur. Tous les moyens légaux pour obtenir satisfaction. Et chaque fois, j'ai été humilié.
- Her şeyi denedim Sam.
- J'ai tout essayé.
- Her şeyi denedim.
- Au contraire!
Son iki yılda her şeyi denedim kötü Salome.
Pauvre Salomé qui aura tout essayé depuis deux ans.
Her şeyi denedim.
J'ai déjà tout essayé.
Her şeyi denedim ama en iyisi bu.
J'ai déjà tout essayé, mais cette manière de vivre est encore la meilleure.
Nick, her şeyi denedim.
Nick, j'ai tout essaye.
Uzak ya da yakın mesafede, Yüksek ya da düşük bantta her şeyi denedim ama kimseye ulaşamadım...
Que ce soit sur grandes ondes, ondes courtes, F.M., rien.
Her şeyi denedim. Her türlü köpek mamasını denedim.
J'ai essayé toutes les nourritures pour chiens.
- Yani klişe olan her şeyi denedim.
- J'ai tout essayé.
Her şeyi denedim.
Rien à faire.
Her şeyi denedim, tamam mı?
J'ai tout essayé.
Her şeyi denedim. Tuş kontrolü kapalı olduğu için hiçbir şey kaydolmamış.
Sans les clés, l'ordinateur n'a pas enregistré les frappes.
Yedi yıl, her şeyi denedim.
J'ai tout essayé pendant sept ans.
Bildiğim her şeyi denedim. Hiçbiri işe yaramıyor.
J'ai usé de toutes mes ruses, en vain.
Janus denen şeyi bulabilmek için her şeyi denedim. Ama programda değil.
J'ai bidouillé dans tous les coins pour trouver ce "Janus".
Dinle, David. Her şeyi denedim ancak işe yaramadı.
Ecoute, David, j'ai essayé quelque chose, et ça n'a pas marché.
Etrafta koşuşturdum Yeni her şeyi denedim
J'ai erré ça et là essayant un peu tout
Her şeyi denedim- - Köprü'yü güller ile donattım, banyoda iken onun için yazdığım, Drabyan aşk sonatını serenat ettim...
J'ai tout essayé. La passerelle tapissée de roses, les poèmes drabiens, - la sérénade dans son bain.
Onun düzgün bir DJ olabilmesi için elimden gelen bütün lanet olası şeyleri yaptım, her şeyi denedim ama o Tanrı'nın cezası o.. çocuğu
Je me casse le cul pour chier des idées pour qu'il rentre dans le moule des DJ, et cette pourriture de...
Burada kalman için her şeyi denedim.
J'ai essayé de vous garder.
Her şeyi denedim. Gerçekten.
J'ai tout essayé.
Her şeyi denedim.
Vraiment. Tout.
İçilebilen, yutulabilen, damardan verilebilen her şeyi denedim. Ta ki bana çok yakın olan biri ölene kadar.
la drogue... jusqu'au jour où j'ai perdu quelqu'un de proche.
Ona ulaşıp konuyu açabilmek için her şeyi denedim, ama...
J'ai tout essayé pour qu'il s'exprime, mais...
Kahretsin! Her şeyi denedim ama hala her hafta en az bir karacaya çarpıyorum!
J'ai tout essayé et malgré tout, j'emboutis au moins un cerf par semaine.
Her şeyi denedim.
J'ai tout essayé.
Yapabileceğimi söylediğim her şeyi yapmayı denedim.
J'ai essayé de réaliser tous mes projets.
Onun için her şeyi yapmayı denedim.
Je l'ai dorlotée.
Denedim... her şeyi.
J'ai essayé... absolument tout.
Yapabildiğim her şeyi yaptım. Denedim.
J'ai fait tout ce que j'ai pu.
Bildiğim her şeyi denedim.
J'ai tout essayé, vous savez.
Her şeyi denedim.
- J'ai tout essayé.
- Ona her şeyi vermeyi denedim.
- J'ai essayé de tout lui donner.
Seni çıkarmak için her şeyi denedim.
J'ai tout essayé pour te sortir de là.
her şeyin bir zamanı var 23
her şeyin 49
her şeyim 18
her şeyin bir ilki vardır 44
her şeyi yaparım 77
her şeyi mahvettin 39
her şeyi 506
her şeyi hatırlıyorum 26
her şeyi aldın mı 25
her şeyi biliyorum 83
her şeyin 49
her şeyim 18
her şeyin bir ilki vardır 44
her şeyi yaparım 77
her şeyi mahvettin 39
her şeyi 506
her şeyi hatırlıyorum 26
her şeyi aldın mı 25
her şeyi biliyorum 83