English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ I ] / Içeri geliyorum

Içeri geliyorum translate French

182 parallel translation
Herkesi yoldan uzaklaştırın. Ben içeri geliyorum tehlikeli bir şekilde!
Que toute le monde se mette à l'abri.J'arrive à fond!
- Içeri geliyorum.
J'entre!
Sizinle içeri geliyorum.
Je viens avec vous.
Lai, Ben içeri geliyorum çabuk, saklanın
Li, j'arrive.
Her halükarda içeri geliyorum.
J'entrerai d'une façon ou d'une autre.
Bayanlar gözlerinizi kapayın, içeri geliyorum.
Fermez les yeux, mesdames, j'entre.
- Bak, içeri geliyorum.
J'entre avec vous
Tamam, işte, içeri geliyorum.
Alors je rentre.
Teşekkür ederim. Pekala, Komuta Merkezi, içeri geliyorum.
je rentre.
Anton, içeri geliyorum.
Je vais entrer.
Anne, içeri geliyorum.
Maman, je rentre.
Yoksa içeri geliyorum.
Sinon je viens.
Ben içeri geliyorum.
- J'entre.
Tanrı aşkına biz DolceGabbana'yız. Ya çık ya da ben içeri geliyorum.
Dépêche-toi ou je me fâche.
Nereye gittiğini sanıyorsun? - Sana yardım etmek için içeri geliyorum.
- Où crois-tu aller?
Her iki şekilde de içeri geliyorum!
D'une manière ou d'une autre, je rentre!
Cordy, içeri geliyorum!
Cordélia, j'arrive!
Bunları içeri götür. Ben birazdan geliyorum.
"Portez-les à l'intérieur, j'arrive."
İçeri gir hayatım, birazdan geliyorum.
Rentre, chérie.
İçeri gel, demedin ama geliyorum.
Si tu me dis pas d'entrer, j'entre quand même.
İçeri geliyorum.
J'entre.
İçeri geç. Hemen geliyorum.
Allez, rentrez.
İçeri buyurun ben hemen giyinip geliyorum.
Entrez, je m'habille et je viens.
Siz girin içeri Bayan Grose. Birazdan geliyorum.
Entrez, Mme Grose, je vous suis.
İçeri geliyorum Grogan!
Vous allez voir Grogan!
İçeri geliyorum.
J'arrive!
Haydi, gir içeri. Ben arkandan geliyorum.
Je vous surveille!
Washington biraz daha uzakta. İçeri geliyorum.
Washington est à quelques collines d'ici J'arrive à l'intérieur
Haydi içeri gir. Hemen geliyorum.
Á cette heure-ci...
İçeri geliyorum.
J'arrive.
İçeri geliyorum.
- J'entre en scène.
İçeri geliyorum, Nicholas!
J'entre, Nicholas!
İçeri geliyorum.
Laissez-moi entrer.
- İçeri geliyorum.
Maman!
Kapıyı açın. İçeri geliyorum.
Ouvrez, je monte voir.
Sınırlarıma saygı duymuyorsun. - İçeri geliyorum, Janie. - Janie mi?
Janie.
İçeri geliyorum.
- J'entre.
Peki, evlat, içeri geliyorum. Tamam mı?
J'entre, mon garçon.
Benim. İçeri geliyorum.
C'est moi.
İçeri geliyorum. Kapıyı kıracağım.
Bon, j'arrive.
İçeri geliyorum. Tamam mı?
Je vais entrer?
İçeri geliyorum.
Je vais entrer.
İçeri geliyorum.
Je rentre.
- Kalkma. İçeri geliyorum.
- Bon, ne te lève pas, j'entre.
Örneğin ben. Eve geliyorum, içeri girdiğimde annemin yemeği hazırladığını biliyorum.
Moi, par exemple : quand je rentre, ma maman a toujours préparé le dîner.
Çocukları içeri götür, ben de birazdan geliyorum.
Emmène les enfants à l'intérieur.
İçeri geliyorum ve sen de bana içecek bir şey ikram edeceksin.
J'entre et vous m'offrez un verre.
- Kurşun geçirmiyor! İçeri geliyorum!
Ça résiste aux balles!
- İçeri geliyorum o zaman.
- Alors je peux venir?
- İçeri geliyorum.
- Non.
İçeri geliyorum.
Chaud devant.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]