Ne durumdayız translate French
820 parallel translation
- Ne durumdayız? - Bana bir soda getir.
Préparez-moi du bicarbonate.
Ne durumdayız A.P.? Yetkililer müdahale etmeyecek.
Nous ne craignons aucune interférence des politiciens.
Yasal olarak ne durumdayız?
Où on en est juridiquement?
Ne durumdayız?
On avance bien?
Korfu'da ne durumdayız?
Voyons Corfou...
- Ne durumdayız Jake?
- Sommes-nous dans les temps?
Ne durumdayız?
Où en est-on?
Evet, ne durumdayız?
Alors, c'est bientot fini?
Matt, ne durumdayız?
Où en est-on?
Ne durumdayız, bize söyleyebilir misin?
Que faut-il attendre?
Peki, ne durumdayız?
Eh bien, qu'en pensez-vous?
- Hogan? - Evet. - Ne durumdayız?
Hogan, l'avion est dans quel état?
Bana da öyle davranıyorlardı bak şimdi ne durumdayız.
C'est comme ça qu'ils m'ont traité. Vous voyez où ça nous a menés?
- Ne durumdayız?
- Le score?
Ne durumdayız?
- Comment allons nous? - Comment "nous" allons?
- Ne durumdayız?
- Où on en est?
- Tam olarak ne durumdayız?
Où en sommes-nous?
Ne durumdayız Allah bilir.
On ne sait pas où on en est.
Ne durumdayız? - Hedefe vardık.
- J'arrive à l'endroit convenu.
Zaman konusunda ne durumdayız?
On est dans les temps?
- Ne durumdayız?
- Où en sommes-nous?
Ne durumdayız?
Quelle est la situation?
Ne durumdayız, kaptan?
Quoi de neuf, commandant?
- Ne durumdayız?
- Où en est-on?
Ne durumdayız?
Faites le rapport de notre situation.
Ne durumdayız?
Où en sommes-nous?
- Gerry, ne durumdayız?
- Gerry, on est comment?
Starck, ne durumdayız?
- Quels sont les dégà ¢ ts?
Ne durumdayız?
Comment ça se passe?
Şey, seninle Helstrom arasındaki sorun nedir bilmiyorum ama hepimiz bu gemiye tıkılmış durumdayız.
Dites, je ne sais pas quel est le problème entre vous et Helstrom, mais on est tous embarqués sur la même galère.
Hepimiz zor bir durumdayız, ve bizi hayal kırıklığına uğratacağınızı sanmıyorum.
Nous sommes en mauvaise posture, je ne pense pas que vous nous décevrez.
Ne hoş bir durumdayız!
Nous voilà frais :
Eğer Wanda Skutnik Af Kuruluna meydan okuyabilir, kurulun da onu mahkemeye celbetme yetkisi, onu konuşturma gücü yoksa, bu durumda bizler çaresiz durumdayız.
Si Wanda Skutnik s'oppose à la commission... et si la commission ne peut l'obliger à comparaître pour la faire parler, nous sommes impuissants.
Ne yazık ki bölünmüş durumdayız.
Nous sommes hélas divisés.
Ayrıca esas rotamızdan sapmış durumdayız. Bu durumda boşa sarfiyat yapmazsak seviyeyi minimumda tutabiliriz.
Comme nous avons quelque peu dévié de notre route... et à moins d'être sûrs d'être sauvés... ne dépassons pas le minimum.
Ne durumdayız? 3. ve 4.
- Comment est-on placés?
Ancak, kişisel yakınlığımızı bir yana bırakırsak, anlamalısın ki, cimri bir karısı olan zayıf biri olmasam da, öyle bir durumdayım ki, ben bile böylesine büyük bir kovaya küçücük bir damla dahi dökemem.
En dehors de l'affection qui nous lie, tu comprends bien que dans ma situation, je ne peux pas verser la moindre goutte dans un tonneau aussi profond. Même sans être un faible marié à une femme dépensière.
Ve biz, insan olmayanlar, uygar olabilecek durumdayız.
Et nous qui ne sommes pas humains, pouvons faire preuve d'humanité.
Size bir tesseract gösteremiyorum çünkü siz ve ben üç boyuta sıkışmış durumdayız.
Je ne peux vous le montrer, car on est enfermés dans nos trois dimensions.
Ne durumdayız, Sam?
Ou en est-on, Sam?
Ama çok kötü durumdayız.
- Je ne suis pas du tout en forme.
Şimdi eşit durumdayız. Ne?
- On est enfin sur un pied d'égalité.
Ne yazık ki oldukça uzun bir süredir biz San Angeles sakinleri bir grup yeraltı serserisi yüzünden mağdur durumdayız.
Depuis, hélas! trop longtemps, San Angeles est empoisonnée... par une bande de hooligans souterrains.
Ne çok pencere! Savunmasız durumdayız!
Avec toutes ces fenêtres, on ne peut point de défendre!
Ama bakın şimdi ne çirkin bir durumdayız.
Vois comme nous avons enlaidi!
Bazı aileler hiç iyileşmiyor, ama biz çok iyi durumdayız.
Certaines familles ne guérissent jamais, et nous, on va vraiment bien.
Hepsi burada ama... Ne durumdayız, Jimmie?
Ça avance?
Biri bana, burada ne olduğunu söylesin artık. Zor durumdayız.
Surpopulation.
Ne durumdayız?
Alors?
Sanırım bilinen sürüngenlerden olmayan bir sürüngen ile bağlantı kurmuş durumdayız. Doğru.
Nous ne sommes pas en présence d'un reptile courant.
Bay Neelix, yiyecek stoklarımız ne durumda? İyi durumdayız, Kaptan.
- L'état de nos réserves alimentaires?
ne düşünüyorsun 2039
ne düsünüyorsun 18
ne düşünüyorsunuz 319
ne durumda 48
ne duruyorsun 61
ne durumdasın 24
ne düşündün 40
ne duyuyorsun 30
ne duruyorsunuz 21
ne duydun 57
ne düsünüyorsun 18
ne düşünüyorsunuz 319
ne durumda 48
ne duruyorsun 61
ne durumdasın 24
ne düşündün 40
ne duyuyorsun 30
ne duruyorsunuz 21
ne duydun 57