English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ O ] / Olduk

Olduk translate French

5,372 parallel translation
Seninle aynı olduk.
Toi et moi sommes pareil.
Onun yerine Hel kapısını açmış olduk.
En fait, nous avons ouvert le portail de Hel.
Bu konuyu gündeme getirmeye yardımcı olduk.
On a étalé ce problème au grand jour.
- İyi bir takım olduk diyelim buna.
On forme un bon tandem.
"Daha evvel Klaus'a karşı çıkıp başarısız olduk."
"Nous étions contre Klaus avant, et nous avons échoué".
Bir miras ki, hepimiz onu kucaklayıp yeteri kadar tanıma şansına sahip olduk.
Un héritage qui embrasse tous ceux qui ont eu la chance de l'avoir connu.
Şimdi böyle mi olduk?
C'est comme ça, alors?
Çok memnun olduk.
On apprécie.
- İtiraf etmeliyim ki ikimiz iyi bir ekip olduk.
Je dois admettre que nous formons une bonne équipe.
Şimdi 9'da Mark Harmon'ın cinayetleri çözerkenki sesiyle uyuyakalan ezikler olduk.
Maintenant on est juste des craignos qui s'endorment à 09 : 00 en écoutant Mark Harmon résoudre des crimes.
İfşa olduk.
On a été exposés.
- Yaptığınız işin neticesi biz olduk.
- Que nous sommes vos conséquences?
Ne ara hayatlarında yaşadıklarından bir haber olan anneler olduk biz?
- Moi aussi. Quand sommes nous devenus ces parents qui n'ont aucune idée de ce qui se passe sous leur toit?
Evet ama öyle yapmadım ve Chase'e harika bir şapka almış olduk.
Ouais mais je l'ai pas fait et maintenant j'ai un super chapeau pour Chase.
Artık bir çift olduk.
On est un couple.
Ama onlara âşık olduk.
Mais, on est tombé amoureuse d'eux.
Biz de birbirimize âşık olduk.
Et nous sommes tombés amoureux.
Evet... Sigortadan hak talep ettikten sonra o meselede de para kazanmış olduk.
Après le remboursement de l'assurance, on a aussi fait des bénéfices sur cette affaire.
- Takım mı olduk şimdi?
Nous formons une équipe maintenant?
Dr. Masters, bize katılmaya karar vermenizden dolayı çok memnun olduk.
Nous sommes heureux que vous ayez décidé de nous rejoindre, Dr. Masters.
Daha geçen ay seninle beraber olduk.
Juste dans le dernier mois, nous avons été ensemble.
Bence iyi bir takım olduk, ne dersin?
On forme une bonne équipe. Tu ne penses pas?
Biz neden böyle olduk?
Pourquoi somme-nous comme ça?
JFK havaalanından meydana gelen olay hakkında daha fazla bilgi sahibi olduk.
Nous en savons plus maintenant sur l'histoire en cours à l'aéroport JFK ce soir.
Ve şuan birbirimiz için biraz zor insanlar gibi olduk
Vous savez, et maintenant nous sommes à un point où nous sommes les deux juste un peu trop dur pour l'un l'autre.
Herkes için yük olduk..
Nous étions devenu un fardeau.
Sadece bir kere beraber olduk.
On a été ensemble une fois.
- Aidan'la aşık olduk.
Je suis tombée amoureuse d'Aidan.
İtiraf edeyim, sağlam takım olduk.
Je dois admettre, belle équipe.
Ne o, tekrar kanka mı olduk yoksa?
Alors on est à nouveaux potes?
Böylece ikimiz de bir şeyler elde etmiş olduk.
Donc on n'y a gagné tous les deux.
Artık Cali Karteli esirleri olduk ve Tanrı bilir nasıl bir kader bizi bekliyor.
Vu qu'on est prisonnier du cartel Cali, et traîné vers notre terrible destin,
Yaşlı, evli çiftlerden olduk.
On est un vieux couple marié.
Şimdiyse banyo kapısındaki yarıktan tuvalet kâğıdı atmamız için birbirine homurdanan iki vahşi hayvan gibi olduk.
On est maintenant des animaux qui grognent pour du papier toilette qu'on glisse sous la porte.
Pauline ve ben bir süreliğine tekrar birlikte olduk.
Pauline et moi avons essayé de recoller les morceaux.
Arkadaş olarak hamile kaldık, sonra aşık olduk.
Et puis on décidé d'avoir un enfant en tant qu'amis, et puis on est tombé amoureux.
Birkaç saat önce yarışmada smaç basmaktan bahsediyorduk, şimdi büyükbaba olduk.
Mec, quelques heures plus tôt, nous étions sur le point d'abandonner dans une compétition de break, et maintenant on est grand-pères.
Arkadaşlarım beni dışarı çıkardı ve sarhoş olduk.
Je suis sortis avec des amis et je me suis saoulé.
Suç kaydı yok. Doktor Turner'ın masum olduğuna emin olduk.
Aucune condamnation n'a été prononcée, alors pour autant que l'on sache, le Dr Turner est innocent.
- Kermit matı olduk! - Wocka wocka!
C'est Kermit et mate.
Gerard ve ben tekrar ikiz gibi olduk.
Gérard et moi, on est comme des jumeaux, encore!
- Bu kazaya bilerek sebep olduk.
Ouais, on a causé l'accident exprès.
- Anlaşmış olduk. Kapiş?
Nous avons obtenu un bon pour nous-mêmes affaire.
İkimiz de başarısız olduk.
Elle a omis de nous...
Bunu yaparak çok büyük bir hata yapmış olduk.
Nous avons dit au début que cela pourrait être une terrible erreur.
Samimi olduk.
On est devenu amis.
Enrique son gecemin şerefine özel bir şeyler yapmak istedi. Rioja'da sarhoş olduk fıskiyenin orada çıplak dans ettik. Ki o buna fuente diyor.
Enrique voulait faire quelque chose de spécial pour ma dernière nuit, donc on s'est soûlé au vin rouge, et avons dansé nus dans une fontaine... qu'il appelle fuente.
- Şimdi de dolandırıcı mı olduk?
- On est des escrocs maintenant?
Çok çabuk aşık olduk.
On est très vite tombés amoureux.
Beyler, sanırım başarısız olduk.
Bon, c'est un échec...
Sizi gördük daha iyi olduk.
Beaucoup mieux, maintenant que vous êtes là.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]