English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ Y ] / Yerinize oturun

Yerinize oturun translate French

152 parallel translation
Yerinize oturun.
Asseyez-vous!
Yerinize oturun ve susun.
Restez assis et attendez qu'on vous appelle.
Yerinize oturun.
Je prends ta place.
- Yerinize oturun.
- Asseyez-vous à votre place.
yerinize oturun, milletvekili Moreau.
Asseyez-vous, député Moreau.
Milletvekili Moreau, yerinize oturun.
Député, asseyez-vous.
Lütfen sandala bindiğinizde yerinize oturun. Lütfen kıpırdamayın.
Une fois dans le canot, asseyez-vous et ne bougez pas.
Lütfen sandala bindiğiniz anda oturun. Lütfen sandala biner binmez yerinize oturun.
Asseyez-vous dès que vous êtes dans le bateau.
Burası askeri bir mahkeme, rica ediyorum, yerinize oturun bayan!
Ceci est une cour martiale. - Asseyez-vous.
Hemen yerinize oturun Madam.
-... ce vieux guignol... - Asseyez-vous.
Gidip yerinize oturun.
Allez vous asseoir.
Lütfen yerinize oturun.
Veuillez regagner votre place.
Efendim kalkış sırasında yerinize oturun lütfen.
Merci. Vous devez rester assis pendant le décollage.
Yerinize oturun şimdi.
Allez à votre place.
- Lütfen yerinize oturun- -
- Asseyez-vous...
Şimdi susun ve yerinize oturun!
Taisez-vous, et assis!
Yerinize oturun lütfen. Haydi, yerinize.
Va à ta place.
Haddinizi aştınız! Yerinize oturun!
Je te rappelle à l'ordre, Jim!
Lütfen yerinize oturun efendim.
Veuillez prendre un siège
Yerinize oturun, albay.
Reprenez place, colonel.
Yerinize oturun!
Assis, là-bas.
Yeter artık. Yerinize oturun.
Vous deux... silence!
Yerinize oturun!
Asseyez-vous ou sortez!
Pekala, yerinize oturun.
Un instant, asseyez-vous.
- Teğmen Johnson, yerinize oturun.
Asseyez-vous immédiatement!
Şimdi sizi tutuklattırmadan yerinize oturun.
Avant que je vous fasse arrêter!
- Bay Verudi lütfen gidip yerinize oturun.
M.Verudi, regagnez votre place.
Şimdi yerinize oturun lütfen.
Veuillez vous rasseoir.
- Lütfen! Yerinize oturun!
- Je vous en prie!
Şimdi, lütfen gidip yerinize oturun.
Veuillez retourner à votre place.
- lütfen yerinize oturun.
Je prendrai tout refus... comme une déclaration d'opposition.
Buna aşina olmayanlarınız için yerinize oturun, çenenizi kapayın ve maça odaklanın.
Pour ceux pour qui ceci n'est pas familier, vous vous asseyez en vous taisant et en écoutant.
Tamam coçuklar, yerinize oturun.
Veuillez vous asseoir.
Bayanlar ve baylar, lütfen yerinize oturun.
Mesdames et messieurs, prenez place.
Bay Vaughn yerinize oturun.
Asseyez-vous.
Güvendesiniz. Tamam artık. Yerinize oturun.
Rasseyez-vous.
Gidip yerinize oturun. Rahat durun.
- Vous non plus.
Oturun yerinize!
Allez à votre place noter la phrase.
- Yerinize oturun.
Asseyez-vous.
Oturun yerinize ve konuşmayın.
Asseyez-vous et ne parlez pas!
Herkes oturabilir mi? Oturun yerinize!
Est-ce que tout le monde peut s'asseoir?
Şimdi oturun yerinize Bay Baktar!
Allez poser votre cul sur une chaise.
Hey, siz iki mil yolcusu, oturun yerinize.
Vous deux, les surclassés, asseyez-vous.
Myrtle, Bruddie, yerinize oturun.
Retournez à vos places, Myrtle et Bruddie.
- Oturun yerinize! - Ama saatlerdir buradayız.
Restez assis!
Oturun yerinize kımıldamayın!
C'est pas votre tour.
Yerinize oturun.
Asseyez-vous.
Lütfen yerinize oturun. Tabiî eğer sıranın sertliğine itiraz etmek istemiyorsanız.
Asseyez-vous, si vous n'objectez pas à la dureté de la chaise.
- Bayım lütfen yerinize oturun.
- Asseyez-vous...
- Bayım, lütfen yerinize oturun.
Monsieur, s'il vous plait, prenez place.
Yerinize oturun!
Si vous quittez encore votre place, j'appelle la police de l'air... et vous serez arrêté à notre arrivée. Asseyez-vous.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]