Anlat bakalım translate Portuguese
1,290 parallel translation
Bob, anlat bakalım.
Apanhas através daqui.
- Anlat bakalım, burada yaşamayı seviyor mu?
Diga me, ela gosta de viver aquí?
- Anlat bakalım. - Ofisimde olmayan tek şey 30 senelik dosyalanmamış finans dökümanlarıyla dolu bir dolap.
- O que eu não tenho no meu escritório é um armário de 30 anos de transacções financeiras, desprovido dum sistema de arquivo conhecido.
tamam tamam. Anlat bakalım.
Vá lál Podes falar.
Anlat bakalım öyleyse.
Bom, e se me falares sobre isso?
Anlat bakalım.
Explica.
216, anlat bakalım.
216, anda lá, atualiza-me.
Her neyse Jake ile neler yaptınız anlat bakalım?
Mas, conta... - Não me chateies.
Anlat bakalım.
Explica-te.
- Öyleyse anlat bakalım.
- Então, conta-me tudo.
Anlat bakalım?
Então?
Çok geniş bi koleksiyonun olduğunu görüyorum, anlat bakalım... Reichsfuhrere koleksiyonunu bağışlıyorsun.
Estou a ver que tem uma grande colecção, diga-me... vai doar a sua colecção ao'Reichsführer'?
anlat bakalım... nasıl?
Somos Alemães. Diga-me...
Anlat bakalım, Chintu'ya neden vurdun?
Porque você bateu em Chintu? Eu estava com raiva porque ele abusou de você!
Anlat bakalım Frank.
- Fala-me sobre isso Frank.
Anlat bakalım.
Fala comigo.
Sydney, anlat bakalım hafta sonunda ne yaptın.
Muito bem. Sydney, porque não nos dizes o que fizeste no fim de semana?
Ee anlat bakalım, Seth ile tam olarak nasıl tanıştınız?
Diz-me, como foi que tu e o Seth se conheceram?
Eee, şu yeni büyük işi anlat bakalım.
Fala-me do teu trabalho novo.
Eee, anlat bakalım.
Que mais é que se passa?
Anlat bakalım Tina, nasıl hisediyorsun?
Então, Tina, como te sentes?
Şu salağı anlat bakalım.
Fala-me do estupor.
Anlat bakalım.
Continua.
- Anlat bakalım nasıl gidiyor?
- Como vai isso?
Şimdi anlat bakalım bu ürün...
Agora diga-me que produto é usado...
Otur. Anlat bakalım.
Sente-se e conte-me.
- Otur da anlat bakalım.
Senta-te, fala comigo.
Anlat bakalım, ukala herif.
Fala, espertalhão!
Anlat bakalım, koca adam.
Fala comigo, meu.
Anlat bakalım.
Conte-me tudo.
Anlat bakalım, onu nerede bulurum?
Diz-me, sabes onde o posso encontrar?
Nasıl gidiyor anlat bakalım?
Quanto medes, dois metros?
Albayla aranda ne var, anlat bakalım.
Fale-me de si e do capitão.
Evet, anlat bakalım, Charlie.
Diga-me, Charlie.
- Anlat bakalım. Hapishane nasıldı?
Diz-me, que tal a prisão?
Anlat bakalım.
Mostra-me.
- Anlat bakalım evlat!
- Ele voltou! - Quando? Conta-nos tudo!
Pekala Aidan. Anlat bakalım.
Então, diz lá porquê.
Anlat bakalım.
Então, diz-me.
Pekala, Barry, anlat bakalım.
Ok, Barry, diz-me.
- Peki... - Bana günün hakkında her şeyi anlat bakalım.
Bem, conta-me lá como foi o teu dia.
Anlat bakalım.
Conta-me.
- Anlat bakalım.
- Continua.
Evet, anlat bakalım.
Diz-me o que aconteceu.
- Bakalım kıyafetlerde aynı hikayeyi anlatıyor mu.
Veremos se a sua roupa diz o mesmo.
- Anlat bakalım.
Então?
Anlat bakalım.
- Continua.
Anlat bakalım.
Instrui-me.
Anlatın bakalım, bunlarla nasıl olmuşuz?
Falem comigo, como estão, com estas roupas?
- Anlat bakalım.
- Diz-me...
Anlat onu bakalım.
Então, fala-me dele.
bakalım 1238
bakalım neler olacak 16
bakalım ne olacak 31
bakalım doğru anlamış mıyım 31
bakalım burada ne var 21
bakalım şimdi 17
bakalım ne varmış 22
bakalım burada ne varmış 41
bakalım anlamış mıyım 16
bakalım neymiş 17
bakalım neler olacak 16
bakalım ne olacak 31
bakalım doğru anlamış mıyım 31
bakalım burada ne var 21
bakalım şimdi 17
bakalım ne varmış 22
bakalım burada ne varmış 41
bakalım anlamış mıyım 16
bakalım neymiş 17
anlat 464
anlatamam 71
anlatacağım 106
anlatabildim mi 110
anlatayım 104
anlatsana 152
anlatma 25
anlatırım 31
anlat bana 351
anlat hadi 43
anlatamam 71
anlatacağım 106
anlatabildim mi 110
anlatayım 104
anlatsana 152
anlatma 25
anlatırım 31
anlat bana 351
anlat hadi 43