English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ B ] / Belki

Belki translate Portuguese

171,253 parallel translation
Belki de bunu burada bırakmalısın.
Talvez devas deixar isto aqui.
Ama ona yardım etmek için yapabileceğimiz bir şey varsa... belki de bunu birlikte yapmalıyız.
Mas se há algo que podemos fazer para o ajudar, talvez seja algo que devamos fazer juntos.
Söylerseniz belki gelir.
Diga-lhe isso e talvez ela venha.
Belki de o kadar kötü olmaz.
Talvez não seja assim tão mau.
Belki de iyi olur.
Talvez ela fique bem.
Tam bitmedi ama, belki de geri döner yani.
Não é como... Quero dizer, talvez, ela volte.
Belki...
Talvez...
Belki altı sene önce.
Seis anos atrás.
Belki 10 ya da 11 yaşımdayken.
Talvez... 10 ou 11.
Belki bu yeri başka bir hastaneyle karıştırdınız.
- Talvez confundisse o local.
Belki..
Talvez.
Belki de sen yalnızca arkamı kollamalısın.
Talvez devesses limitar-te a proteger-me.
Bu şey David daha bir çocukken onun zihnine bir yerleşmiş hatta belki bir bebekken ve o zamandan beri oradaymış ve ondan besleniyormuş.
Esta coisa alojou-se no cérebro do David quando ele era criança. Talvez até bebé. E tem lá estado, a alimentar-se dele, desde essa altura.
Belki de gerçek anılarını sahte anıların arkasına saklamıştır.
Talvez esconda as memórias reais atrás das falsas.
Belki de uyanıyordur.
Talvez ele esteja a acordar.
Belki de, ama fazla umutlanma. Daha önce yanıldığımız oldu.
Talvez, mas não cries falsas esperanças.
Belki uyuşturucu budur.
Talvez seja efeito da droga.
Belki burada olman iyi bir şeydir diyorum sadece.
Estou a dizer que talvez seja bom estares aqui.
Belki de bir ilüzyondur sadece.
Ou, talvez, tenha sido só uma ilusão.
Belki yoğurt yemiştir.
Talvez tenha comido iogurte.
- Belki de köpekleri seviyordur.
Talvez gostasse de cães.
Her zaman serabın veya bu hissin, beraklığın belki de hastalığın diğer yanının başladığına dair bir belirti olduğunu.
Constantemente. Penso na miragem, em como esta sensação de clareza possa ser só um sintoma do outro lado da doença a manifestar-se.
İkincisi de, belki... Kim bilir?
E, segundo, quem sabe.
Belki biraz özel oda verirler.
Talvez nos dêem um quarto.
Belki de öyle olmalıdır.
Talvez devêssemos.
Belki de buraya aitizdir.
Talvez o nosso lugar seja aqui.
Alternatif boyuttadır belki de.
Dimensões alternativas, talvez.
Ve bu okuduğum kitapta uyku durumundan ve hafıza saraylarından falan bahsediyor ve belki de bu yerin, hastanenin gerçekliğin başka bir versiyonu olabileceğinden bahsediyor. Gerçekliğin kendisi değil yani.
E neste livro que estou a ler sobre estados de sonho e palácio de memória e a ideia de que talvez este sítio, o hospital, talvez seja uma versão da realidade e não a própria realidade.
- Belki de şişkinlik dinene kadar...
Espelho.
Bunu anlamadan önce onu öldürseydin belki o zaman uzman ekipleriniz... Ve ne demiştin?
E se o tivesse matado antes de ele perceber isso, as suas forças tácticas
Dünya koalisyonu muydu? Belki o zaman bunlardan etkilenirdim.
e a sua aliança mundial talvez me tivessem impressionado.
Belki yanılıyorumdur ama bence David'den hoşlanıyorsun.
E talvez esteja enganada, mas acho que gosta dor David.
Belki de...
Talvez desde que eras um...
Belki de...
Ou talvez não fosse...
Belki de canavar yüzünden değildi.
Ou talvez não fosse por causa do monstro.
Kasabanın yarısı belki de, bilemeyiz.
Metade da vila. Não sabemos.
Artık bu şeyler her ne ise onlara bir isim vermek istedik belki de.
Talvez só tenhamos de encontrar um nome para estas criaturas.
Belki de beklemekten sıkılmışlardır.
Talvez se tenham cansado de esperar.
Onunki geldiğinde, tek başına olur belki.
Pode estar sozinha quando a perseguirem.
Mühim bir şey olmayabilir, griptir belki. Ama bu şeylerin nasıl başladığını biliyorsun.
Pode ser só uma gripe, mas sabes como começam estas coisas.
Belki de bu yüzden başıma geliyordur bu.
Talvez seja por isso que isto me está a acontecer.
Belki benim...
Talvez o meu...
Belki dikkatim dağılmıştır?
Não.
Bu belki de o varlığı izole edebilir.
Isto irá...
Belki bir kavga olmaz bile.
Talvez não haja luta.
Konsantre olsan mesela ya da beraber belki... Düşünüyordum da...
- Estava a pensar.
Hey. Belki biraz motivasyona ihtiyacın var.
Ou talvez precises de mais motivação.
Belki de...
Talvez.
- Belki ne?
Talvez o quê?
Şiir tartışmasında belki de?
Na declamação de poesia?
Belki de beni istemediler. Yazık sana.
Talvez não me quisessem.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]