Biri translate Portuguese
151,499 parallel translation
- Görevinize başka biri mi katıldı?
- Mais alguém participou na missão?
Siyasette tanınmayan, hiç seçime girmemiş, hiç asker üniforması giymemiş biri, eşi benzeri görülmemiş bir kriz sürecinde birdenbire dünyanın en nüfuzlu koltuğuna oturuyor.
Uma insignificância política, nunca se candidatou a um cargo, nunca foi militar, atirado de repente para a função mais poderosa do mundo durante uma crise sem precedentes.
Bu hamleyi yapabilecek rütbede biri.
Alguém com autorização suficiente para fazer isso.
- Güvenlik yetkisi yüksek biri.
- Com acesso privilegiado.
Silah kontrolü, en kutuplaştırıcı meselelerden biri.
O controlo de armas é uma das questões mais polarizadoras.
DC Birleşik Gaz'dan biri gelip baktı.
Um tipo da DC United Gas examinou-o.
Silah kontrolü, ülkemizin en tartışılan, en hassas konularından biri.
O controlo de armas é um dos tópicos mais divisionistas e polémicos do país.
Şehrin en güçlü lobicilerinden biri onlar.
Eles são alguns dos lobistas mais fortes da cidade.
Bazılarınızın düşündüğü kadar saf biri değilim.
Eu não sou tão ingénuo como alguns de vós gostariam de crer.
Yasa değişikliği teklifi sunabilecek biri var mı?
Alguém pode propor emendas?
Her biri de ne yazık ki silah şiddeti yüzünden birini yitirmiş.
Cada um deles perdeu alguém devido a violência armada.
Bu mülklerden biri Mathison'ın evi, tehdit değerlendirmelerini bulduğumuz yer.
Uma das propriedades é a casa da Mathison, onde encontrámos as avaliações de ameaças.
Ayrıca Senato'da çoğunluğa sahip olsan da unutma ki bu ülke, son seçimde neredeyse üçte biri Bağımsız olan bir Meclis oluşturdu.
E pode ter a maioria no Senado, mas lembro-lhe de que o país elegeu recentemente uma Câmara de Representantes em que quase um terço é independente.
Ama iyi biri olduğunu biliyorum.
Sei que és um bom homem.
Dünkü toplantıya gelenlerden biri.
Ela veio à mesa-redonda de ontem.
Kirkman'a da Meclis'in çoğunluğunu temsil eden yırtıcı biri lazım zaten.
O Kirkman precisa de quem controle a maioria da Câmara dos Representantes.
Müttefike ihtiyacı var ama güvenebileceği biri olmalı.
Ele precisa de aliados e de alguém em quem possa confiar.
Biri parmak izi veri tabanına sızmış.
Alguém acedeu à base de dados do IAFIS.
Evet, Meclis saldırısında ölen biri olduğunu düşünüyorduk.
Achámos que foi alguém que morreu no bombardeamento do Capitólio.
İyi biri misin, kötü mü?
Você é dos bons ou dos maus?
Bina boşaltıldıktan, şüpheli öldürüldükten uzun süre sonra biri binadan ayrılıyor.
Depois de o prédio ter sido revistado e o suspeito morto alguém sai do prédio.
Soruşturmamızın parçalarından biri.
Ele é uma pessoa de interesse numa investigação.
Türkiye ziyaretiniz sırasında Türk ordusu ya da hükûmetinden askerî yardım meselesiyle ilgili size ulaşan biri oldu mu?
Alguém da força armada ou do governo turcos a contactou durante a sua estadia na Turquia, para discutir algum tipo de ajuda militar?
Kameraların sadece biri çalışıyor tabii.
Claro que eles só têm uma câmara a funcionar.
Evet, silah kontrolü ikinci dönemimin önceliklerinden biri olacaktı.
Sim, o controlo de armas ia ser uma prioridade do meu segundo mandato.
Aynı zamanda yanlış hedefin peşinde giderken yardımımızı isteyerek NATO Tüzüğü'nün 5. Maddesi'ni suistimal eden biri.
Que, aparentemente, abusou do Artigo 5 da carta da NATO ao pedir-nos para o ajudarmos a perseguir o alvo errado.
Biri dosyaları silerse şerefsizi takip edebileceğiz.
Se alguém apagar estes ficheiros, poderemos localizar o sacana.
Ülkeye zarar veren biri varsa o da sizsiniz.
Se alguém está a fazer um desserviço, é o senhor.
Gelmiş geçmiş en iyi ajanlarından biri olduğunu da ekledi.
E disse que é um dos melhores agentes que ele já teve.
Bu evde çok fazla şey var, ve rica ederim, - onlardan biri de sen olma.
Há demasiadas coisas nesta casa e preciso que tu não sejas uma delas.
Neyse, görmen lazım. Belki de sinemaya birlikte gitmek istediğin biri vardır.
Talvez uma amiga queira ir consigo ao cinema.
Biliyorum. Ayrica cok da iyi biri.
E ele é um tipo bestial.
Evet ama biz sandığın o klasik, kilo verme programlarından biri değiliz, Kate.
Isto não é o típico programa de perda de peso, Kate.
Üçünden her biri, daha da kötü olmaya başlayacak çünkü.
Acho que eles os três só vão ficar mais complicados.
Biliyor musun sadık biri olduğunda, çok seksi görünüyorsun.
Ficas muito sensual quando és leal.
William, sıradan biri değildi.
O William era muitas coisas.
Çünkü hayatımda çok özel iki kişi vardı biri hayatın ilk başında yanımdaydı diğeri ise en sonunda yanımda.
pois as duas melhores coisas da minha vida foram a pessoa no início e a pessoa no final.
Biri senin normal olmadığını düşündüğü için buradasın demek oluyor.
Significa que estás aqui porque alguém disse que não eras normal.
Hatta öğrenmem gereken şeylerden biri de buydu.
De facto é algo que nós, que eu preciso saber.
Dünya çapında en sevdiğim beş camiden biri.
É uma das minhas cinco mesquitas preferidas no mundo.
Bize yardım edebilecek biri mi var?
Há por aí alguém que nos possa ajudar?
Tanrı'ya şükür buraya göz kulak olan biri varmış.
Graças a Deus. Alguém está a tomar conta da loja.
Seçilmişlerden biri.
É uma das escolhidas.
- Bizi takip eden biri var mı?
- Está alguém a seguir-nos?
Biraz yaramaz biri çıktın.
O Blake revelou-se um empecilho.
Ama böyle koordine bir saldırı için en azından biri ayık olmalı. Alfa olabilir.
Mas para executar um ataque coordenado como este, pelo menos um deles está sóbrio.
Alfanın bir de kas gücü olmalı çünkü bunu yapan kişi güçlü biri.
Parece que o Alfa tem um capanga, porque quem fez isto é forte.
Belki içlerinden biri şiddete dayanamıyordur.
Talvez um deles não aguenta ver violência.
Kanıtlardaki çek defterlerini kontrol edeceğim, biri bağış yapmış olabilir.
Vou verificar os talões de cheques e ver se alguém fez uma doação.
- Sebeplerden biri olabilir.
Pode ser parte disso.
Bizden biri mi yoksa onlardan biri mi bilmiyorum ki.
E depois lembrei-me de que não sei se é um de nós ou um deles.
birisi 209
birini 32
biri var 29
birim 66
birinci gün 16
birine 18
birinci 55
birinci katta 19
biri bana 23
birincisi 390
birini 32
biri var 29
birim 66
birinci gün 16
birine 18
birinci 55
birinci katta 19
biri bana 23
birincisi 390
birinci kat 30
birisi var 21
birinin 43
birinci dünya savaşı 32
biri burada 17
biri geliyor 129
birini arıyorum 33
birini bekliyorum 30
biri vardı 17
birinci kural 18
birisi var 21
birinin 43
birinci dünya savaşı 32
biri burada 17
biri geliyor 129
birini arıyorum 33
birini bekliyorum 30
biri vardı 17
birinci kural 18
birinci bölüm 38
biri gitti 31
biri mi öldü 17
birim 01 25
birini seç 19
birini öldürdüm 16
birinci manga 18
birinci subay 32
birinci sınıf 101
biri hariç 30
biri gitti 31
biri mi öldü 17
birim 01 25
birini seç 19
birini öldürdüm 16
birinci manga 18
birinci subay 32
birinci sınıf 101
biri hariç 30