Dinle beni translate Portuguese
17,304 parallel translation
Dinle beni.
Escuta.
Lütfen dinle beni.
Por favor, escute-me!
Lütfen dinle beni!
Por favor, escute-me!
Dinle beni.
Escuta-me.
Dinle beni, Kol. Tamam mı?
Escuta, Kol.
Clary, dinle beni.
Clary, ouve-me.
Dinle beni. Frank!
Ouça-me, Frank!
Ve dinle beni, eğer senin de konuşmak istediğin bir hastan varsa...
E, escuta... Se tu tiveres alguns pacientes sobre os quais precises falar...
Şimdi dinle beni.
Certo, escuta-me.
Baba dinle beni. Orada yüzlerce insan olacak.
Estarão lá centenas de pessoas.
J'onn, dinle beni.
J'onn, ouve-me.
Dinle beni! Dinle!
Ouve-me!
- Dinle beni.
- Preste atenção.
- Dinle beni, Jaime...
- Ouve, Jaime...
Dinle beni.
Presta-me atenção.
Jaime, dinle beni.
Jaime, ouve-me.
Dinle beni.
Ouve-me, por favor.
Dinle, çok şey oldu ve pek vaktim yok, o yüzden sadece dinle beni.
Ouve, passou-se muita coisa e não tenho muito tempo para falar, por isso preciso que me ouves.
Dinle beni. Çıkmak istiyorsan ön kapıya gidip güvenliğin canını sıkma, tamam mı?
Ouve, se queres sair daqui, não saias pela porta da frente, nem incomodes o guarda.
Beni dinle.
Ouve isto.
Beni dinle.
Olha...
- Beni dinle.
- Está bem. - Ouve-me.
Giyera, beni dinle.
Giyera, ouve!
Arjun, Beni dinle!
Mãe, sabe que ele é um ladrão, eu
Beni dinle, seni asla bırakmayacağım.
Ouve-me. Nunca te deixarei.
- Beni dinle. Sakinleşmeden gerçek dünyaya geri dönersen çok ciddi bir beyin hasarı yaşayacaksın. - Sus be!
Ouça, se voltar ao mundo real sem descomprimir, vai ter sérios problemas.
Beni dinle.
Ouça-me.
Hayley, beni dinle!
- Hayley, ouve...
Davina, dinle. I biz değiliz biliyoruz. Pek iyi, ama ı tamam, beni dinle gerekiyor?
Davina, ouve, sei que não temos as melhores relações, mas preciso que me dês ouvidos, está bem?
Beni dinle.
Ouve. Está feito.
Beni dinle.
Ouve-me.
- Başaracak. - Beni dinle.
Ouve-me.
Beni iyi dinle.
- Nem digas isso. - Ouve-me.
Ve beni dinle.
E presta atenção.
Bu yüzden beni dikkatli dinle.
Ouça-me com muita atenção.
Beni dinle götlek.
Ouve bem, idiota.
Ama belki, bir ihtimal, beni bir dinle gizli bir çıkışı vardı.
Mas talvez, só talvez... E escuta-me... Havia uma que fosse secreta.
Beni dinle diye yalvardım ama sen o dövmeli kanguruyu becermekle meşguldün. Bir de bana paranoyak demekle.
Implorei para que me ouvisses, mas estavas ocupada a foder a australiana tatuada e a chamar-me paranoica.
- Beni dinle Cece'yi paylaşırız tamam mı?
Ouve... Partilhamos a Cece, está bem?
Beni dinle bugün duyduğun her şeyi unut.
Ouve-me. Esqueces tudo o que ouviste hoje.
Beni dinle.
- Ouve o que eu te digo.
Beni dinle Dennis.
Escute, Dennis.
Beni dinle.
Ouçam-me.
Beni dinle!
Ouça!
- Beni dinle...
- Nós trabalhamos sozinhos. - Ouça bem.
Şimdi, beni dinle.
Agora, voce me escute.
Ghost, beni dinle.
Ghost, ouve o que te digo.
- Hayır, sen beni dinle.
- Não, ouve-me tu.
Beni dinle Allen...
Ouve, Allen...
Beni biraz dinle lütfen.
Ouve-me só.
- Sophie, beni dinle.
Oiça, Sophie.
beni 794
benito 18
benimle evlenir misin 227
beni affet 279
benim 5594
beni seviyor musun 329
beni ara 172
beni görüyor musun 19
beni bırakma 249
benim için fark etmez 98
benito 18
benimle evlenir misin 227
beni affet 279
benim 5594
beni seviyor musun 329
beni ara 172
beni görüyor musun 19
beni bırakma 249
benim için fark etmez 98
beni hatırladın mı 260
beni takip et 247
beni anlıyor musun 257
benimsin 41
benimle 208
benimle kal 183
benim de yok 54
benim için uygun 18
benim için üzülme 18
beni arama 21
beni takip et 247
beni anlıyor musun 257
benimsin 41
benimle 208
benimle kal 183
benim de yok 54
benim için uygun 18
benim için üzülme 18
beni arama 21