English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ F ] / Fiyatını söyle

Fiyatını söyle translate Portuguese

76 parallel translation
Bu yeterli değil... bize fiyatını söyle.
Se não for bastante... Diga-nos o preço.
Fiyatını söyle.
Diz o teu preço.
Fiyatını söyle. Sana çek gönderirim.
Diga o preço e mando o cheque.
- Fiyatını söyle.
- Faça o seu preço.
Fiyatını söyle, herşeyim var Acele et, bitiyor
Façam o vosso preço Tenho de tudo Despachem-se Vai-se tudo
Fiyatını söyle.
Diga-me o preço.
O halde dostunun lanet fiyatını söyle.
Qual é o preço desse seu amigo?
Bana fiyatını söyle.
Diz o teu preço.
Fiyatını söyle.
Diga o seu preço.
- Fiyatını söyle
- Diz quanto é que queres.
- Fiyatını söyle adamım.
- Diga o seu preço, amigo!
Senin gırtlağını keseceğim, Korkak! Fiyatını söyle.
Te arrancarei a garganta covarde.
Fiyatını söyle.
Faça o seu preço.
Fiyatını söyle, dosyaları bana ver, ve bunlar hiç olmamış gibi davranalım.
Diz o teu preço, dá-me os dados, e fingiremos que esta situação nunca aconteceu.
Fiyatını söyle. Bu ay hafta sonları da çalışacaksın.
Trabalhas ao fim-de-semana o resto do mês.
Fiyatını söyle ya da unut artık.
Diz quanto queres, ou esquece o assunto.
Belki de bizi öldürürsünüz. O halde bana fiyatını söyle Crichton.
Então diga seu preço, Crichton... qualquer coisa que você possa imaginar.
Fiyatını söyle.
Diz lá quanto é.
Yine de ödeyebilirim, sadece fiyatını söyle.
Diga-me como lhe poderei pagar.
Bentley'nin fiyatını söyle bana.
Quanto custa o Bentley?
Fiyatını söyle?
Qual é o número?
Fiyatını söyle.
- Então diga o seu preço.
Tamam.Param var, fiyatını söyle, hepsi senin olsun.
Muito bem, tenho dinheiro. Diz quanto queres e eu dou-te todo que quiseres!
fiyatını söyle. ... bu dünyada ne istersen hepsi senindir.
me diga seu preço... qualquer coisa que quiser no mundo, é seu.
- Özrü boş ver fiyatını söyle kralın huzuruna çıkmam gerekiyor ve her kapıyı koruyan ejderha sensin.
- Guarde as desculpas. Diga quanto quer. Preciso de uma audiência com o rei e você é o dragão em todos os portões.
Sadece suyun fiyatını söyle.
Só preciso do preço do sumo. Está bem.
Fiyatını söyle.
Diga o preço.
Fiyatını söyle.
Quanto?
Fiyatını söyle.
- Diga o seu preço.
İsmini ve fiyatını söyle.
Diz-me o teu preço.
Fiyatını söyle, tüm bunları yaşanmamış kılabiliriz.
Dê o seu preço e eu tenho certeza que isto acabará.
- Fiyatını söyle.
Diga o seu preço.
Bana fiyatını söyle.
Diz-me um número.
- Sadece fiyatını söyle.
Diga-me só o seu preço.
Sadece fiyatını söyle. Oh, lanet.
- Diz-me só o teu preço.
- Onun fiyatını söyle o zaman.
- Então ele que diga o preço.
Sen altın için savaşırsın bana fiyatını söyle.
Luta por ouro, eu tenho muito ouro. Diga o seu preço.
Fiyatını söyle, artık nasıl çalıştığını biliyoruz.
Diga-nos o seu preço, agora que conhecemos os seus motivos.
Ve şimdi, sevgili ev sahibim, Eğer dileğin altın değilse, bana ihtiyacını söyle de ben de fiyatımı söyleyeyim.
E agora, meu querido anfitrião, se ouro não é o teu prazer, diz-me as tuas necessidades e eu digo-te o meu preço.
Fiyatın neyse söyle.
Peça o preço que quiser.
Bana fiyatını söyle.
Quer dinheiro? Se quer, diga quanto.
- Kitap dükkanının fiyatı. İşte, kaçıp alacağım yerin fiyatı.Söyle nereden bulacağım o parayı?
É o que custa a livraria de Vineyard, a que queres que compre.
bana hemen bir dublör yollayın iki katı fiyat vereceğini söyle.
Está bem, pago o dobro da quantidade. Não queres que eu morra, pois não? Eu faço-o, Senhor...
Yalnızca kahrolası fiyatın söyle bana!
Diz-me só qual é o teu preço!
- Fiyatın ne, söyle! - Bir şey istemiyorum.
- Qual é o teu preço?
Fiyatını söyle.
O que quer em troca?
Fiyatın çok iyi olduğunu söyle.
Diz-me que é um bom preço.
Söyle fiyatını.
Diz o teu preço.
Şöyle her biriniz için hastane masraflarınız artı acı ve ızdırap eşittir hastane masraflarınız çarpı üç artı sabit fiyat sert doku yaralanmaları artı gelir kaybı artı kaybedilen para kazanma kapasitesi artı diğer her türlü öngörülebilir hasar.
As suas despesas médicas mais a dor e o sofrimento são iguais ao triplo das despesas, mais despesas das lesões graves, mais a perda de rendimento e a capacidade de o obter, mais quaisquer outros danos previsíveis.
Ona fiyatın 1.2 milyar olduğunu, kontrolün de bizde kalacağını söyle.
Diz-lhe 1.2 bilhões, mas nós continuaremos no comando.
Ona bizi tanıdığını söyle, sana uygun bir fiyat verir.
Diga-lhe que nos conhece e ela faz-lhe um bom preço.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]