Iyi düşünün translate Portuguese
106 parallel translation
Bunu iyi düşünün beyler, sadece bir dolar!
Pensem nisso, senhores. Um dólar.
Kaptan Ahab, Rica ediyorum, ne yaptığınızı iyi düşünün.
Capitão Ahab, pense no que está fazendo! Eu espero que pense.
Bu örneği çok iyi düşünün, baylar.
Ponham os olhos neste exemplo, meus senhores.
Bunu iyi düşünün, baylar.
Só os verdadeiros heróis sabem permanecer anónimos.
Fakat davranmadan önce iyi düşünün.
Mas pensem por favor antes de agirem.
Sessiz olun, hızlı hareket edin, iyi düşünün ve...
Fica abaixado, anda depressa, sê esperto e, se fores...
Bunu düşünün, sizi pislikler, iyi düşünün.
E escuta isto, seu cara-de-cu, e escuta bem!
iyi düşünün.
Pensai bem!
Beni hangi düşünceye göre yargılayacağınızı iyi düşünün.
E lembrem-se com que lei julgarem serão também julgados.
Bu arada, söylediklerimi iyi düşünün.
Entretanto, lembrem-se do que eu disse.
Şimdi bunu iyi düşünün.
Considera isso.
Geleceğinizi iyi düşünün, Bay Toplumun temel direği.
Pense bem no seu futuro, Sr. Pilar da Comunidade.
Geri dönebilirsem, hakkımda iyi düşünün Baba.
Se eu regressar... Tenha melhor opinião sobre mim, pai.
.. güzellik ve yumuşaklık adına neleri feda ettiğinizi iyi düşünün.
Considere perguntar a si mesmo se você está disposto a sacrificar em nome da beleza e de cutículas mais suaves.
İlk çatışmada pes edecekseniz üzerinize bir sorumluluk almadan önce iyi düşünün.
No futuro, pense muito bem sobre se deve aceitar uma responsabilidade, se acha que vai tentar fugir dela ao primeiro sinal de conflito.
Ama kendinize ve etrafınızdaki herkese sormalısınız iyi düşünün, cesur olun ve risk alın.
Mas devem pedir a vós próprios, e a todos à vossa volta, para pensarem arrojadamente, para serem corajosos e arriscarem.
- Bunu iyi düşünün.
- Qual é o teu problema?
Hapse girmeniz çok yakın, Bu yüzden iyi düşünün.
Você corre o risco de apanhar uma pena de prisão, por isso, pense lá bem.
- İyi düşünün bayan. Bırakın da içeri girip karımla konuşayım!
Necessito mesmo de falar com a minha esposa.
İyi düşünün!
- Então, porquê?
İyi düşünün, sizden haber bekliyorum.
Pense no assunto e diga-me qualquer coisa.
- Sanırım olmadı. İyi düşünün.
Apareceu alguém enquanto lá estava?
İyi düşünün bayan. O öz kardeşinizi vurdu.
Por amor de Deus, minha senhora, ele matou o seu próprio irmão.
Beni, size tüm kalbiyle iyi şeyler hisseden, iyi niyetli yaşlı bir adam olarak düşünün.
Imagine-me como um velho bondoso que pensa apenas no seu melhor interesse.
Bir an için... benim ev sahibi olduğumu ve sizi... Mondschien kalesinde elimden gelen en iyi şekilde tutmak için tüm gücümü kullanacağımı düşünün.
Vamos dizer pelo momento... que sou seu anfitrião e farei qualquer coisa que esteja ao meu alcance... para manter suas estadias aqui no castelo Mondschien a melhor possível.
Şimdi korkup çekinmeniz ve sürünmeniz çok iyi,....... fakat biraz da hakkında hiçbirşey bilmediği bir suçtan dolayı mahkum ettirdiğiniz o adamı düşünün.
Agora mostra-se arrependido, mas não pensou no homem que pôs na prisão por um crime que não cometeu.
Çok alışıImadık bir durum. İyi düşünün.
Sei que parece um disparate, mas tente aceitar a ideia.
"Daha iyi şeyler düşünün"
"Pensa numa melhor abertura..."
İyi düşünün, lütfen.
Pense bem.
İyi düşünün dostlar.
Reflecti, amigos.
İki milyon açık iyi iş oldugunu düşünün.
Imagine dois milhões de empregos à espera de serem preenchidos.
İyi düşünün askerler, savaşmaya değer mi, değmez mi?
Pensem sobre isso, homens. Vale lutar por isso?
Ve ne kadar iyi olacağını bir düşünün.
E imaginem como será bom.
Ama iyi düşünün.
Pensai nisso.
Chatsworth, Blenheim kadar iyi mi siz düşünün.
Você mesma poderá julgar se Chatsworth não é igual a Blenheim.
İyi düşünün.
Pense bem.
İyi düşünün.
Pensa nisso.
İyi niyet ihracatı olarak düşünün.
Considere-a como uma exportação de boa-vontade.
Milyarlarca yıI önce Mars'ta yaşamış olduğunuzu ve bugüne kadar muhafaza edildiğinizi düşünün. Muhafaza edilmek için bundan iyi yer bulamazsınız çünkü birkaç yıla kadar oraya biz gideceğiz, matkapla delip kalıntıları çıkaracağız ve neler olduğuna bakacağız.
Imagine se vivesse em Marte nessa altura, seria um óptimo local para ficar preservado, porque talvez lá vamos buscar esses vestígios.
# # Atacağım imzaları düşünün. "İyi şanslar dilerim," yazacağım
Tantos autógrafos eu vou dar...
Ve siz o küçücük kafanızla ne düşünürseniz düşünün, iyi bir anneyim.
E sou uma excelente mãe, pensem vocês o que pensarem.
Düşünün, iğrenç çocuklarım insanken olduğunuzdan daha iyi değil misiniz?
Pensem, meus filhos hediondos. Não estão melhor agora do que estavam enquanto humanos?
- İyi düşünün.
- Pense bem.
Çok iyi çocuklar, sadece olmak istediğiniz şeyi düşünün. Sınırlama yok.
Vá, pensem todos o que querem ser, não há limites.
İyi yanını düşünün.
Pense no lado bom.
Bugüne kadar yaşam size iyi davrandığı için ne kadar şanslı olduğunuzu düşünün.
Considere a sorte que tem tido por uma vida tão boa.
Alternatif olarak, eğer yaşam size yeteri kadar iyi davranmadıysa ki, içinde bulunduğunuz koşullar öyle olmadığını gösteriyor artık başınıza başka dert açmayacağı için ne kadar şanslı olduğunuzu düşünün.
Pelo contrário, se a sua vida não foi tão boa, que considerando as suas circunstâncias actuais é o mais provável, considere que a sua sorte é que terminará em breve.
Seni para akılsız otsu oğulları düşünün En azından matematikte iyi ol.
Eu pensei que os gananciosos eram bons em matemática.
İyi düşünün.
Pensem bastante.
İyi düşünün, numaralar bilinç altınızda yazılı.
Pensem bastante. Os números estão no fundo das vossas mentes.
Düşünün. Adam o kadar iyi ki, insanlara öleceklerini söylediğinde, ona teşekkür bile ediyorlar.
Imaginem, ele é tão bom, que lhe agradecem quando diz que estão a morrer.
düşünün 108
düşününce 41
iyi değilim 99
iyi de 203
iyi deneme 76
iyi dinle 123
iyi dileklerimle 16
iyi düşün 86
iyi dedin 60
iyi davran 17
düşününce 41
iyi değilim 99
iyi de 203
iyi deneme 76
iyi dinle 123
iyi dileklerimle 16
iyi düşün 86
iyi dedin 60
iyi davran 17
iyi de neden 21
iyi değil 246
iyi değil mi 63
iyi dinleyin 52
iyi düşünmüşsün 27
iyi durumda 31
iyi değil misin 27
iyi değilsin 46
iyi denemeydi 77
iyi değildi 25
iyi değil 246
iyi değil mi 63
iyi dinleyin 52
iyi düşünmüşsün 27
iyi durumda 31
iyi değil misin 27
iyi değilsin 46
iyi denemeydi 77
iyi değildi 25