English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ S ] / Sana bir soru soracağım

Sana bir soru soracağım translate Portuguese

254 parallel translation
Haksızlık ya da değil. Sana bir soru soracağım.
Justo ou não, só quero saber uma coisa.
Sana bir soru soracağım. Cevaplamadan önce şunu unutma, seni serbest bırakma ya da çarmıha gerdirerek idam etme gücüne sahibim.
Vou perguntar-te... e, antes que me respondas, lembra-te de que tenho o poder... de libertar-te ou condenar-te á morte na cruz.
Şimdi sana bir soru soracağım.
E agora faço-te uma pergunta.
- O zaman sana bir soru soracağım, Beth.
Deixa-me fazer-te uma pergunta, Beth.
- Sana bir soru soracağım. Tamam mı?
- Vou fazer-te uma pergunta.
Sana bir soru soracağım Triebig.
Posso fazer-lhe uma pergunta :
Sana bir soru soracağım.
Só quero fazer-lhe uma pergunta.
Mahoney, sana bir soru soracağım.
Mahoney, permites-me uma pergunta?
Sana bir soru soracağım.
Quero-te perguntar uma coisa!
Sana bir soru soracağım.
Vou fazer uma pergunta.
Thomas sana bir soru soracağım.
Deixa-me perguntar-te uma coisa.
Sana bir soru soracağım, bakalım bilebilecek misin?
Falei com mãe e já combinei tudo. Mas se quiseres ir, tens de carregar os meus livros.
Sana bir soru soracağım.
Deixa-me colocar-te uma questão.
Madem yakın arkadaş olduğumuzu söylüyorsun... sana bir soru soracağım.
NENHUM registo de Fielding, Sarah Já que nos dizes amigos... faço-te uma pergunta que te fará o psiquiatra da prisão.
Sana bir soru soracağım.
Deixa-me fazer-te uma pergunta.
- Sana bir soru soracağım, beyaz birisi ile kardeş olmak nasıl bir duygu?
- Bem. Como é ser irmão de um tipo branco?
Sana bir soru soracağım, tamam mı?
Vou perguntar-te uma coisa, está bem?
Hemen konuya gelelim. Sana bir soru soracağım ve tek istediğim cevap "Evet." ya da "Hayır."
Indo já ao assunto, vou fazer-te uma pergunta e só quero ouvir "sim" ou "não".
Leon sana bir soru soracağım ve gerçeği söylemeni istiyorum.
Leon, vou te fazer uma pergunta e quero que me respondas a verdade!
Dinle, sana bir soru soracağım.
Escuta : deixa-me fazer-te uma pergunta.
Sana bir soru soracağım ve sen dürüstlükle yanıtlayacaksın, tamam mı?
Faço-vos uma pergunta e têm de ser honestos comigo, está bem?
Sana bir soru soracağım, dürüst ol..
Deixa-me perguntar-te uma coisa, e sê honesta.
Müsadenle sana bir soru soracağım.
Deixe-me fazer-lhe uma pergunta.
Sana bir soru soracağım.
Deixa-me perguntar-te algo.
Sana bir soru soracağım.
Diz-me uma coisa.
Sana bir soru soracağım.
Quero fazer-lhe uma pergunta.
Şimdi sana bir soru soracağım ve bir daha asla sormayacağım.
Ouve lá, pá, vou perguntar-te mais uma vez, e não vou voltar a fazê-lo.
Sana bir soru soracağım.
Quero fazer-te uma pergunta.
Ne var ki, sana bir soru soracağım Debra.
Mas tenho uma pergunta para a Debra.
Bu yüzden sana bir soru soracağım.
Por isso, vou fazer-te apenas um pergunta.
Sana bir soru soracağım.
Tenho de fazer-te uma pergunta.
Sana bir soru soracağım. Basit bir soru, sakın sinirlenme.
Tenho que te perguntar uma coisa, e e uma pergunta muito simples mas nao te zangues.
Sana bir soru soracağım. Nasıl her zaman bu kadar pozitif iyimser ve destek olmayı başarıyorsun?
Como consegues ser sempre tão positiva tão optimista, dar tanto apoio?
Beni dinle, Teğmen. Sana bir kaç soru soracağım.
Vou colocar-te umas questões.
Sana tek bir soru soracağım.
Vou apenas fazer-lhe uma pergunta.
Sana ciddi bir soru soracağım.
Vou fazer uma pergunta séria.
- Sana ciddi bir soru soracağım.
- Vou perguntar-te uma coisa.
Sana soracağım bir kaç siyasi soru daha olabilir.
Posso ter mais perguntas políticas para fazer.
Sana erkek gibi bir soru soracağım Rocky.
Diz-me uma coisa, Rocky, de homem para homem.
Kurallara göre, sana son bir soru soracağım :
As regras exigem que te faça uma última pergunta.
Sana gerçekten ama gerçekten önemli bir soru soracağım, tamam mı?
Vou perguntar-te uma coisa e é muito, muito importante, está bem?
Sana basit bir soru soracağım, ve beni dinlemeni istiyorum.
Vou-te fazer uma pergunta simples :
O yüzden sana basit bir soru soracağım.
Assim sendo, farei uma pergunta simples de responder.
Sana bir dizi soru soracağım.
Vou fazer uma série de perguntas.
Sana bir soru daha soracağım.
Tenho outra pergunta para ti.
Edna sana pat diye bir soru soracağım ve umarım cevabın evet olur.
Edna, vou fazer-te uma pergunta e espero que a resposta seja "sim".
Sana soracağımız bir soru var.
Temos uma pergunta.
Peter sana bir soru soracağım.
- Deixe-me fazer-lhe uma pergunta.
Sana özel bir soru soracağım. Dürüstçe yanıtlamanı istiyorum.
Vou fazer-lhe uma pergunta muito pessoal e exijo uma resposta honesta.
Chiana, izin verirsen sana bir soru soracağım.
Quando nos conhecemos...
Sana bir kaç soru soracağım olur mu?
Vou fazer-te algumas perguntas, pode ser?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]