Sizi temin ederim ki translate Portuguese
696 parallel translation
Sizi temin ederim ki hiç acı çekmedi.
Senhor Octave, garanto-lhe que não sofreu.
Bunu duyduğuma üzüldüm efendim. Ama sizi temin ederim ki bu bir hayal değildi.
Lamento ouvi-lo dizer isso, porque não foi uma cisma.
Sizi temin ederim ki, ne düşünüyorsanız ve o size her ne anlattıysa, bunun tam tersi. Bu genç adam kesinlikle bu ülkenin düşmanlarında biri değil.
Posso garantir, que contrariamente ao que se pensa, e que ele próprio pode ter-vos contado, aquele jovem não é de todo um dos inimigos do seu país.
Sizi temin ederim ki, bu konu kolaylıkla halledilebilir.
Tenho a certeza que isso pode ser facilmente remediado.
Sizi temin ederim ki bu duruma bir dakika bile inanmadım ama şu Schultz yok mu...
Nunca acreditei nem por um minuto, mas aquele Schultz...
Efendim, kendimi açıkça ifade edemeyecek kadar şaşkın durumdayım ama sizi temin ederim ki ailemiz de sizlerle aynı hisleri paylaşıyor.
Senhor, estou muito confuso para expressar-me claramente... mas asseguro que os sentimentos da família estão consigo.
Sizi temin ederim ki istediğimi nasıl alacağımı gayet iyi biliyorum.
Garanto que tenho meios de conseguir o que quero.
Sizi temin ederim ki çavuş olacak kadar yaşayacak!
Acho que sobrevive e chega a sargento.
Bana verilen yetkiyle, sizi temin ederim ki ; şimdiye kadar, korkmamız için makul bir sebep yoktur.
Estou autorizado a assegurar-vos que, até agora, não existem motivos para alarme.
Bay Travers, sizi temin ederim ki, Kontes tarafsız bir ülkede tarafsız bir yaşam sürmek için elinden geleni yapıyor.
Senhor Travers, a Condessa está a fazer o seu melhor para viver neutralmente num país neutral.
- sizi temin ederim ki kesinlikle doğru.
- Garanto que é absolutamente verdade.
Ancak sizi temin ederim ki, hoş ve zeki olmasının haricinde ona aşık olmamın daha bir sürü nedeni var.
Mas garanto-Ihe que, além da simpatia e da inteligência, amo-o por muitas outras razões.
Sizi temin ederim ki yine görüşeceğiz.
Ainda nos iremos ver. Dou-lhes a minha palavra.
Sizi temin ederim ki Majesteleri, bu beyefendilerle tamamen güvende olacağım.
Asseguro a vossa majestade que com estes cavalheiros viajarei a salvo.
- Hayır, hiç önemli değil. - Sizi temin ederim ki daha önce kimseyi ısırmamıştı.
Asseguro-lhe que ele nunca mordeu ninguém.
Sizi temin ederim ki şimdi parayı geri götürmeye çalışsak tüm mesele karmaşık bir hale girerdi.
Asseguro-lhe, se devolver o dinheiro, complica tudo.
Sizi temin ederim ki, yapılabilecek ne varsa yapacağız.
Asseguro-lhe que faremos todo que seja possível.
Sizi temin ederim ki, lordum, olmayacak.
Asseguro-lhe que não há engano algum.
Sizi temin ederim ki sizi asla böylesine üzmek istemedim.
Lhe asseguro que não queria ter te perturbado.
O benim kendi buluşum, ve sizi temin ederim ki oldukça güvenilirdir.
É a minha fórmula. Asseguro-os que é perfeitamente segura.
O 100 dolar, sizi temin ederim ki şimdiye kadar yaptığınız en iyi yatırıma dönüşecek.
Esses 100, asseguro-lhe, serão investidos por fora, e serão o melhor investimento que já fez.
Ve sizi temin ederim ki, Senato toplandığı anda,.. ... Jordan'ın yargılanması için harekete geçeceğim!
E garanto-vos que, logo que o Senado se voltar a reunir, actuarei no sentido de impugnar Jordan.
Efendim sizi temin ederim ki, hiç de sakin değilim.
Senhor garanto-te que estou tudo menos calmo.
Sizi temin ederim ki kutsal efendim, bu çok basit bir mesele.
Vossa Santidade, é uma questão simples.
Sadece kendileri için yiyecek üretmeyecekler, sizi temin ederim ki bir gün Roma'ya da gönderecekler. Evet, katılıyorum!
Não só vão produzir alimentos para si mesmos, e isso lhes prometo, como um dia enviarão comida para Roma!
Bayan Guthrie, eğer o paranın bir doları bile Bay Fiddler'in cebine girerse sizi temin ederim ki bu saati parçalarım.
Sra. Guthrie, Se um dólar deste relógio for parar ao bolso do Sr. Fiddler, prometo-lhe que esmagarei o relógio.
Sizi temin ederim ki...
Posso lhe garantir de que...
Sizi temin ederim ki, size rahatsızlık vermeyeceğim.
Garanto-lhe que não voltarei a incomoda-la.
Sizi temin ederim ki, bir daha size rahatsızlık vermeyeceğim.
Garanto-lhe que não voltarei a incomoda-la.
Sizi temin ederim ki ; Tanrı'nın egemenliğini bir çocuk gibi kabul etmeyenler bu egemenliğe asla giremez.
Eu vos asseguro... que quem não aceitar, como uma criança, o reino de Deus... lá não entrará.
Sizi temin ederim ki, anlayışınız karşılıksız kalmayacaktır.
Asseguro-lhe que ficarei extremamente agradecido.
Sizi temin ederim ki içlerinden hiçbiri...
Asseguro-lhe de que nenhum deles...
Sizi temin ederim ki o birey, ismi bile toplumumuzun yerleşik değerlerine karşı husumetini ortaya koyuyor, yakın zamanda adalete teslim edilecektir.
Asseguro-lhe que esse individuo, cujo próprio nome... revela o seu antagonismo aos valores estabelecidos da nossa sociedade.... será em breve apresentado à justiça.
Sizi temin ederim ki değecek.
Posso assegurar-vos que valerá.
Hayır, ama sizi temin ederim ki, Dışarısı ile sürekli bağlantı içerisinde olacağız.
Não, mas posso-lhe garantir que, vocês estarão em pleno e constante contacto com o exterior.
Ben de sizi temin ederim ki bu maymunlar konuşma yeteneğine sahip.
E eu informo-o de que estes símios conseguem falar.
Şey, baylar sizi temin ederim ki şimdi son derece güvenli
Bem, asseguro-lhes cavalheiros que agora é segura.
Sizi temin ederim ki, bir maksadım var.
Asseguro-vos que tenho um propósito.
Sizi temin ederim ki ABD hükümeti bunu sağlamak için elinden geleni yapacaktır.
Asseguro e reasseguro que todos os esforços do Governo serão feitos com essa finalidade.
Sizi temin ederim ki gerçek bir sorun bu.
É um problema.
Sizi temin ederim ki...
Posso garantir...
Başsavcı olarak sizi temin ederim ki... Rock Ridge'e barışı geri getirecek uygun bir şerif bulunacaktır.
Como Director Geral, posso garantir... que será encontrado um xerife adequado para restaurar a paz em Rock Ridge.
Sizi temin ederim ki Yatağımın altında gizlenmiyor.
Posso assegurá-lo que ele não está escondido debaixo da minha cama.
Yine de sizi temin ederim ki konu huzuru korumaya gelince... her zaman tetikte olacağım.
Mas posso garantir-lhe que quando se trata de manter a paz... estou sempre com os pés no chão.
Temin ederim ki, gerekli olmasaydı, sizi rahatsız etmezdik.
Asseguro que não haveria incómodos se não fossem necessários.
Fakat bir dadı ne bilebilir ki Bay Candy? Sizi temin ederim, hiçbir şey.
Mas uma governanta não sabe nada, garanto.
Duygular ki, sizi temin ederim, tarafımdan da paylaşılmakta.
Esses sentimentos são recíprocos.
Bayan Olsen, sizi temin ederim ki gece vakti kaçıp gitmeye falan niyetim yoktu.
- Sra. Oleson, posso assegurar-lhe que não penso fugir a meio da noite. - Obrigado.
Şimdi, sizi temin ederim ki ;
Garanto que não há perigo algum.
Diyelim hastalandım, ki sizi temin ederim sık hastalanmam, ve gecenin yarısında kendimi rahatlatmak ihtiyacı doğdu.
Imagine que adoeço, coisa que raramente acontece, posso assegurar, e que tenho de aliviar-me a meio da noite. Não seria muito conveniente.
Sizi temin ederim ki öyle değil.
Não, não é isso, garanto-lhe.
sizi temin ederim 232
sizi seviyorum 160
sizi bekliyorum 28
sizi bekliyor 61
sizi bekliyoruz 27
sizi dinliyorum 52
sizi anlamıyorum 42
sizi özleyeceğim 33
sizi tanımıyorum 61
sizi tanıyor muyum 69
sizi seviyorum 160
sizi bekliyorum 28
sizi bekliyor 61
sizi bekliyoruz 27
sizi dinliyorum 52
sizi anlamıyorum 42
sizi özleyeceğim 33
sizi tanımıyorum 61
sizi tanıyor muyum 69