English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ Ö ] / Öyle miydi

Öyle miydi translate Portuguese

566 parallel translation
- Öyle miydi? - Evet.
Falsificação!
- Öyle miydi? Evet. Büyüleyici bir yer.
É um lugar fascinante.
- O öyle miydi?
- É isso que ele faz?
Öyle miydi?
Então, era?
Öyle miydi?
Ou foi?
- Bilmem, öyle miydi?
Eu não sei, foi?
Öyle miydi?
Era?
Öyle miydi?
Sim?
- Tamam. Öyle miydi cidden?
Foi disso que se tratou?
- Öyle miydi ya?
Dizia que gostava mais do carro que dela.
Öyle miydi?
É isso?
Öyle miydi?
Têm?
- Öyle miydi?
- Era? - Claro!
Öyle miydi bilmiyorum.
Não sei se foi ou não enganado.
Peki gerçekten öyle miydi?
Mas seriam mesmo impenetráveis...?
Öyle miydi? Bir kimyacı mıydı?
Ele foi químico?
- Öyle miydi? - Olmak istedi.
- Queria sê-lo.
Öyle miydi?
Foram?
Bahis oranı öyle miydi Basil? Evet aşkım, 1'e 14.
- Eram essas as probabilidades?
Ha, o. Öyle miydi?
- Ah, isso.
Öyle miydi?
- Não é assim, Humphrey?
Öyle miydi?
- Foi?
Hayır, fakat Jim Barclay'in kariyerine Mallows'ta bir er olarak başladığı dışarıda pek bilinmez. Gerçekten öyle miydi?
Não, mas não é do conhecimento geral que Jim Barclay começou a sua carreira como soldado raso nas Mallows.
- Öyle miydi?
- Ai era?
- Öyle miydi?
- Certamente!
Öyle miydi?
- Precisaram?
Ne öyle miydi?
- Do quê?
Öyle miydi?
Foi?
- Gerçekten öyle biri miydi?
- Ele era mesmo assim?
- Haçlilar ya da öyle bir sey degil miydi?
- Cruzados ou algo assim, não são?
Yoksa öyle miydi?
Ou será que foi...
ªöyle bir şey miydi :
Parece-lhe ser isto :
Öyle miydi, değil miydi?
Era ou não?
Öyle olsaydı hiç bize Kikui'ye gittiğini söyler miydi?
Então, porque diria ele que ia ter com o Kikui?
Benden gerçekten kurtulabileceğini mi sanmıştın? ... elinin kiriydim öyle mi, o kadar basit miydi?
Achaste que podias ver-te livre de mim apenas com o barulho de taças de champanhe a tilintar?
Senin kızını da... öyle bir filmde taciz etseler hoşuna gider miydi?
Teria gostado... se tivesse sido a sua filha a ser apalpada naquele filme?
- Öyle miydi?
Ela era...?
Janice sürekli her gün kesilmiş çiçek getirirdi, öyle değil miydi?
A Janice levava flores frescas todos os dias, não era?
Kardeşin öyle bir yağmurlu günde yüzmeğe gider miydi?
O seu irmão iria mergulhar com um tempo desses?
Öyle değil miydi? Öyle değil miydi?
Não é?
Sizce öyle değil miydi, Bay Ulmann?
Não achou, Sr. Ulmann?
- Ama ben bir bireyim ve siz de öyle. Führer tüm sınıf farklılıklarının kaldırıldığını söylememiş miydi?
Mas eu sou um, tal como o senhor.
Öyle değil miydi?
Foi...
Öyle değil miydi?
Não foi querido?
- Öyle mi? Uzun saçlı..... mağara adamını elinde silahıyla dolaşırken görmek hoşuna gider miydi acaba? Kültürün bir gün kendini adam edeceği aklının ucundan bile geçmeden dolaşan..... mağara adamını görsen ne yapardın merak ediyorum doğrusu.
Gostavam de ver um Neandertal de cabelo comprido, com a sua arma primitiva na mão, a rastejar pelos arbustos, sem sonhar que um dia estaria extinto e que a cultura predominaria?
Sence de öyle değil miydi?
- Achaste que foi? - Não.
Eğer öyle olsaydı beni bir yerlere getirir miydi?
Se fosse verdade, onde me levava isso?
- Evet. Öyle dememiş miydi tatlım?
- Não foi o que ele disse, fofinha?
Öyle değil miydi? - Hatırlamıyorum.
- Não, não me lembro.
- Öyle miydi?
- A sério?
- Öyle miydi tatlım?
Era, querido?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]