English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ I ] / Izin vermiyorum

Izin vermiyorum translate Russian

364 parallel translation
Kesmenize izin vermiyorum!
Я не дам вам!
Kimsenin dokunmasına izin vermiyorum.
Я никому не разрешаю его трогать.
- Kapıyı açmana izin vermiyorum!
- Не смей открывать!
Gerçeği söylemek gerekirse, izin vermiyorum.
Честно говоря, против.
Burada olmasına izin vermiyorum, beni duydunuz mu?
И пусть больше сюда не возвращается, слышите? Никогда!
Vaktinizi boşa harcıyorsunuz. İçeri girmenize izin vermiyorum.
Вы напрасно тратите свое время.
Başka seçeneğe izin vermiyorum.
Я не даю вам выбора.
Yabancıların girmesine izin vermiyorum.
Не пускай сюда посторонних.
Trenlere gittiğimi annemin bilmesine izin vermiyorum, erkenden dönüyorum.
Я не могу сказать матери, что собираюсь на поезда, поэтому приходится возвращаться рано.
Evet var, hatta odama da kimsenin girmesine izin vermiyorum zaten.
Да, еще бы, вот почему я никому не позволяю входить в мою комнату.
Şu anda görevden çekilmelerine izin vermiyorum ve bu bir emirdir. Anlıyor musunuz?
Я не хочу сейчас загонять их в лабораторию и это приказ, понятно?
Ailenden daha fazla ayrı zaman geçirmene izin vermiyorum.
Нельзя проводить столько времени вдали от семьи.
Gezi güvertesinde silahlara izin vermiyorum.
Я не разрешаю оружия на Променаде.
Burada durup abime hakaret edilmesine izin vermiyorum.
Я не дам оскорблять моего брата.
Şimdilik evden çıkmasına izin vermiyorum.
Я запретила отныне ей выходить из дома.
- Hayır, gitmene izin vermiyorum.
Нет, я не дaм тебе уплыть.
Bu olanlardan sonra bir daha ne onunla... ne de bir başkasıyla konuşmana izin vermiyorum.
Тебе не следует говорить с ним, и вообще ни с кем, учитывая, что происходит.
hayır! izin vermiyorum Ha Seon yabancılara bırakamam.
нАШВМН С ДЕРЕИ ПНДХРЕКЕИ ДБНЕ.
yabancıya izin vermiyorum burda birlikte bakıcaz.
дЮ, ДЮ! х АНКЭЬЕ ЛШ Е ╦ РСДЮ МЕ НРДЮДХЛ.
Ama sizin aksinize, ben bunun işimi engellemesine izin vermiyorum.
Но в отличие от вас, у меня нет намерения позволять таким вещам мешать работе.
Seks sahnelerinde istediğini yapmasına izin vermiyorum.
Я не даю ему ставить его сцены. Это есть.
Hiçbirinizin beynimin içine birtakım sinirsel işlemci koymasına izin vermiyorum.
Я не позволю имплантировать какой-то нейропроцессор в мой мозг.
Beni sinirlendirmesine izin vermiyorum.
Он меня ничем не достал.
Bu evden çıkmana izin vermiyorum.
- Нет. Я не выпущу тебя из дома.
Ayrıca izin vermiyorum. Burası benim de evim.
И вы не можете, потому что я тоже тут живу.
Eve dönmene izin vermiyorum.
Ты не вернешься домой, я тебя просто не пущу.
Bizimle masaya oturmana izin vermiyorum anladın mı?
За такую мерзость я запрещаю тебе сидеть с нами за одним столом, понятно тебе?
Kız kardeşlerinle konuşmana da izin vermiyorum, anladın mı?
И больше не смей разговаривать со своими сестрами, ясно?
Morgan beni utandırmak istiyor. Bu yüzden artık birlikte takılmanıza izin vermiyorum.
Морган любит меня пристыжать, так что вы больше не будете оставаться вместе без меня.
- Buna izin vermiyorum.
— А я не позволю этому случиться.
Rachel, sürmene izin vermiyorum çünkü berbat araba kullanıyorsun. Oldu işte.
Я не могу давать тебе Порш, потому что ты не водишь, а хороводишь.
Onu sanal güvertede kullanmana izin vermiyorum.
Я не дам тебе поцарапать его на голодеке.
Onu götürmenize izin vermiyorum.
Я не спущу с него глаз.
Dinleyin, çocuklar bildiğiniz gibi evimde alkola izin vermiyorum bu yüzden onun yerine sake içmek zorunda kalacaksınız.
Слушайте, парни, вы знаете, алкоголю в моем доме не место, так что, вместо него придется вам пить саке.
Bilmiyorum. Ash-Christabel türünde bir büyük tutku yaşamama izin vermiyorum.
Не могу позволить себе страсть типа Эша и Кристабель.
Köpeklere burada izin vermiyorum.
Я не люблю собак.
Yaşı gelene kadar benim rızam olmadan evlenemez ve ben de kesinlikle buna izin vermiyorum.
А дать такое согласие я решительно отказываюсь.
Algy, vaftiz olmana izin vermiyorum.
Элджи, я запрещаю тебе креститься.
Ne yapmak istiyorsun? Buna izin vermiyorum!
- И если ты не опускаешь шлагбаум, мне придётся сделать это самому.
Dorothy'e söyleyin... işte bu yüzden onu görmesine izin vermiyorum.
Скажите Дороти, что именно поэтому... ей не разрешено больше приходить.
Komutan ben olduğuma göre,... buna izin vermiyorum.
Пока я здесь командир, такое поведение недопустимо.
Evde porno izlemesine izin vermiyorum, o yüzden bu ona tatil gibi geliyor.
Я запрещаю держать в доме порно, так что здесь для него просто праздник.
Bakmanıza izin vermiyorum Mösyö!
Я вам запрещаю, мсье.
Buna izin vermiyorum!
- Фелисьен.
- İzin vermiyorum.
- Я их не принимаю.
İzin vermiyorum, İzin vermiyorum.
Я не отпущу, я не отпущу.
İzin vermiyorum.
Я не отпущу!
Gitmene izin vermiyorum.
Я не позволю тебе уйти.
00 ve 7'ye izin vermiyorum.
В него не нужно засовывать ни два нуля, ни семёрку.
İzin vermiyorum Lex.
Я не позволю, Лекс.
- İzin vermiyorum!
- Я не позволю тебе этого!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]