Bu işi traducir español
32,243 traducción paralela
Bu işi bir başına çözmelisin.
Ponga sus asuntos en regla.
Niye yaptın bu işi, Bob?
¿ Por qué lo hiciste, Bob?
Tamam mı, sonra da konuşuruz, hikayenin tamamını ve kendini savunmak için söyleyeceklerini dinleriz sonra da bu işi seninle ben birlikte hallederiz.
Luego hablamos con él, escuchamos su historia, lo que tenga que decir y luego tú y yo arreglaremos esto juntos.
Ama bu işi berbat ettin Sarah. Gerçekten berbat ettin.
Pero arruinaste esto, Sarah, de verdad lo hiciste.
Bu işi size bırakıyorum, gerisini halledersiniz. Hey, Beckett.
Oye, Beckett...
Mason'a sizin bu işi anlayacağınızı söylemiştim.
- Le dije a Mason que lo resolverían.
Çünkü biz bedava şeyler için bu işi yapmıyoruz grupiyeler için bu işteyiz.
Porque no estamos ahí por las cosas. Estamos en esto por las groupies.
Tamam, bu işi düşüneceğim.
Vale, me lo pensaré.
Ama götümü kaldırıp bu işi bulmam için bana destek veren tek kişiydi bir bakıma, şu an olan her şey için ona teşekkür edelim.
Pero fue él el que me motivó para mover el culo y conseguir este trabajo, así que, en cierto modo, tendríamos que agradecerle a él que haya pasado.
Bu işi nasıl aldın?
¿ Cómo ha conseguido este trabajo?
Bu işi çabuk öğreneceksin.
Te va a ir tan mal.
Bu işi bitirmemiz gerek, Albay.
Tenemos que terminar este trabajo, coronel.
Bu işi çözmem gerek. Ve gerçekten bunu anlamana ihtiyacım var.
Tengo que solucionar esto, y necesito que de verdad lo entiendas.
Yaptım ve bitirdim bu işi.
¡ Lo hice! ¡ Lo terminé carajo!
Eğer senin enişten yapmışsa bu işi bitirmek için mantras yeterli olmayacaktır.
Si tus suegros hicieron esto, entonces no sólo usaron mantras.
Şimdilik bu işi yapmaya başlasak sonradan farklı yöne çekersek sıkıntı olacağını düşünmüyorum.
Si tenemos que probar algo ahora y personalizarlo luego, bien.
Acele edip bu işi batırmak istemiyorum.
No quiero apresurarme y dañar todo de golpe.
Muhtemelen bu işi bitene kadar konuşmasak ve görüşmesek iyi olur.
Lo mejor será que no hablemos o nos veamos hasta que esto termine.
Hey, dinle, avukatlar olmadan bu işi hızlıca halledebiliriz.
Hey, escuchen, creo que podemos adelantarle las cosas un poco a los abogados.
Alenen yapma bu işi.
No lo hagan públicamente.
İtiraf etmeliyim ki Spencer ve Joe ile oynamak hayatımın büyük eğlencelerinden biriydi ama artık bu işi işadamları gibi halletmemiz lazım.
Jugar con Spencer y Joe ha sido de lo más divertido. Pero es hora de arreglar esto entre empresarios.
Bu işi oyuncuları korumak için aldım Joe.
Lo hago para proteger a los jugadores, Joe.
Sen bu işi yapamazsın.
Estás fuera del negocio.
Peki, Bir adam bu işi senin için bırakti ve baktı... dürüst olmayan.
Porque un hombre ha dejado esto para usted, y parecía... ruin.
Muhtemelen bu işi çözmeliyiz, değil mi?
Probablemente, deberíamos de hablar de esto, ¿ no te parece?
Ama kübalıların bu işi nasıl yaptığını biliyorsun.
Pero ves cómo los cubanos lo hacen.
Bu işi batırmana müsaade etmeyeceğim.
No dejaré que lo arruines.
Hey, neden bu işi seksenler filmlerinde olduğu gibi, bilek güreşiyle çözmüyoruz?
Oye... oye, ¿ por qué no arreglamos esto estilo película ochentera y nos lo jugamos a un pulso?
Bu işi derhal bitirmemiz gerek.
Debemos acabar con esto. Ya.
Ama asit bu işi zaten hallederdi.
Pero el ácido también hubiera hecho eso.
Bu işi sen halletmek ister misin?
¿ Quieres responder tú a eso?
Bu işi ben çözeceğim.
Yo me encargo.
Biliyorum, denedim zaten ama sana ya da GCPD'ye bu konuda güvenmediğini ve bu işi kendisinin halledeceğini söyledi.
Lo sé, lo intenté, pero dijo que no confiaba ni en ti ni en la policía para ocuparse de esto, así que iba a hacerlo él.
Adalet arayışını ya da intikam zevkini anlarım ama seni zorlayan yok. Niye bu işi üstleniyorsun?
Entiendo el anhelo por la justicia o la alegría de la dulce venganza, pero nadie te está obligando a hacer esto, así que ¿ por qué responsabilizarse?
Dedektif Dan'le birlikte bu işi çözmeden gözümüzü bile kırpmayacağız, söz veriyorum.
El detective Dan y yo no descansaremos hasta que lleguemos al fondo de esto, te lo prometo.
- Evet ve Prometheus'un işi de polisleri öldürmek olduğu için bu işten uzak durman gerek.
- Sí, y el trabajo de Prometheus es asesinar policías, así que tienes que quedarte lejos de esto.
Bu doğru. Profesyonel Servis işi için SECA Vergileri doğruluyor.
Fijando las contribuciones para autónomos para los negocios de servicios profesionales.
Bu sefer emlakçıyla mı çalışıyorsun, yoksa hamur işi için mi buradasın?
Usted trabaja con un agente de bienes raices en esta ocasion, o simplemente aqui para ver los productos horneados?
- Bu zekâ işi.
Bueno, eso es pensar con inteligencia.
Birlikte, bu işi büyüteceğiz.
Juntos haremos que esto crezca.
Tamamdır, senin için halledeyim bu işi.
- Castle, no te metas con mi equipo.
Aksi takdirde, biz bu işi hallederiz.
Si no, nosotros nos encargamos.
Bu merhametliler olmuş işi bile bozar ya.
Esos samaritanos saben cómo asustar, te lo aseguro.
Bu grup insanlarla işi bittikten sonra onları çöp gibi bir kenara atıyor.
Este grupo tiene un buen historial deshaciéndose de la gente como basura cuando han acabado con ella.
- Bu işi iptal etmeliyiz.
Así que... este es su gran plan. Tenemos que cancelarlo.
- Bu mahkemenin işi değil mi?
- ¿ No hacen eso ya las citaciones?
Bu o. Ne işi var burada?
Es ella. ¿ Qué está haciendo aquí?
Hep bu gönül işleri vardır, kahrolası fotoğrafçılık işi, hepsi bu egzotik bitkilerle süslenmiş apartman dairesi.
Hay todos estos enredos, el maldito negocio de la fotografía, un condominio con estas plantas exóticas.
Kabul etmem gerek, bu evlat edinme işi konusunda endişelensem de Babafingo olmak çok güzel.
Así que tengo que admitir... Por más que me preocupara por todo esto de la adopción, me gusta un poco lo de ser Gran Papá.
Bu olayların arkasında kim varsa işi bitirene kadar pes etmeyecektir.
Quienquiera que esté detrás de esto seguirá viniendo hasta que termine el trabajo.
İşi bu kadar yokuşa sürdüğün için hem annemizi hem de dedektifi alacağım.
Porque lo hiciste muy difícil, ahora me voy a llevar a Mamá y a la detective.
bu işi seviyorum 19
bu işi bana bırak 43
bu işi bitirelim 16
bu işimizi görür 21
işin 35
isis 37
işık 176
ışık 57
isim 189
işim 71
bu işi bana bırak 43
bu işi bitirelim 16
bu işimizi görür 21
işin 35
isis 37
işık 176
ışık 57
isim 189
işim 71
işini 16
işıklar 178
ışıklar 44
isim yok 36
işim yok 17
işimi 37
işınla 31
işık yok 16
işim var 162
isırmaz 18
işıklar 178
ışıklar 44
isim yok 36
işim yok 17
işimi 37
işınla 31
işık yok 16
işim var 162
isırmaz 18
işıkları aç 25
işin var mı 24
işığı kapat 29
işıkları açın 23
işim bitti 87
işıkları söndürün 27
isimsiz 20
işıkları kapat 24
isimleri 17
işığı aç 22
işin var mı 24
işığı kapat 29
işıkları açın 23
işim bitti 87
işıkları söndürün 27
isimsiz 20
işıkları kapat 24
isimleri 17
işığı aç 22