English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ D ] / Doğru değil

Doğru değil traducir español

19,635 traducción paralela
İyi bir tahmin ama doğru değil. Maalesef.
Esa es una buena conjetura, pero es equivocado
yaptığın herneyse hiç doğru değil.
Lo que haces no es saludable.
Doğru değil bu.
Esto no está bien.
- Oh Young Gon bu doğru değil!
¡ Oh Young Gon, eso no está bien!
- Hiç doğru değil.
Eso no está nada bien.
Oburluk yemekte yapılır sanılır ama bu doğru değil.
Creen que solo se atracan con comida, pero no es así.
Bu doğru değil.
No es cierto.
Doğru değil mi, bebeğim?
Es un desperdicio. ¿ No es cierto, nena?
Doğru değil mi, canım?
¿ No es cierto, cariño?
Bunlar doğru değil mi?
¿ Es correcto?
ve istediğim şeyin güç olduğunu düşündüğüm olduysa da bu doğru değil.
y aunque pensaba que era el poder lo que quería, no era verdad.
Doğru değil. Anlamadım?
¿ Perdón?
Hayatımda ilk kez doğru değil bu.
Por primera vez en mi vida, eso no es cierto.
Bu adamın söylediği hiçbir şey doğru değil.
Nada de lo que este hombre dice es cierto, ¿ sí?
Bu doğru değil.
Eso no es cierto.
Onu karanlıkta tutmak doğru değil.
No está bien que se lo ocultemos.
Bu doğru değil, John.
No está bien.
Fotoğrafı çalan ve o pankartı hazırlatanlar her kimlerse geçmişim hakkında büyük bir skandal çıkarmaya çalışmıyorlar. Çünkü doğru değil.
Quienquiera que robara la foto y vandalizara el cartel publicitario no pretendía desenterrar un escándalo de mi pasado porque no es verdad.
Bu doğru değil.
No cierto.
Bu doğru değil.
Eso no está bien.
Kesinlikle doğru değil Ahmad.
Para nada cierto, Ahmad.
Maalesef bu doğru değil.
Temo que no es verdad.
Bir şeyler doğru değil.
Hay algo que no encaja.
Çünkü bilezik onunla birleşti, doğru değil mi Eve?
Porque el brazalete ya se ha unido a él, ¿ verdad, Eve?
- Doğru değil bu.
Eso no es cierto.
Doğru değil mi?
Vale. Vale.
Alison, bu doğru değil.
Alison, eso no es cierto.
Aria ve ben hakkında yazdığımı düşünüyorsan, bu doğru değil.
Si creías que estaba escribiendo sobre Aria y sobre mí, no es así.
Hayır Andy, hayır. Bu doğru değil.
No, Andy, no, eso no es verdad.
Ayrıca doğru alıntı bile değil.
Ni si quiera es la referencia correcta.
Doğru tarafı seçmek için henüz çok geç değil.
No es demasiado tarde para elegir el lado correcto.
Doğru ama bu bir işlev değil. Tam anlamıyla...
Seguro, pero no es una función, es...
Bu doğru bir şey değil.
No es correcto.
Evet, içinde olduğu doğru ama bir parçası değil.
Claro, está ahí, pero no es parte de él.
Doğru değil mi, bebeğim?
¿ Cierto, nena?
Doğru olabilir ama göründüğü gibi değil.
Eso puede ser cierto, pero no es lo que es esto.
Herkes kanunun doğru tarafında değil.
No todo el mundo está en este lado de la ley.
Henüz geç değil doğru tarafı seçmek için.
Todavía no es tarde para elegir el bando correcto.
Doğru ev değil.
La casa no está bien.
Oldukları yere değil olmaları gereken yere doğru pas atın çünkü pas gittiğinde topun olduğu yere zaten gitmiş olacaklar.
Pateen hacia donde van a estar, no donde están, porque se irán de ahí para cuando llegue.
Doğru, bayanları takip edelim değil mi?
Muy bien, sigamos a la dama, ¿ no?
Doğru. Ama eğitimin yeterli değil.
Sí, pero no cumples los requisitos de educación.
Bugüne dek böyle geldi diye doğru demek değil.
El que así sean las cosas no significa que esté bien.
- Bu doğru değil.
- Eso no es verdad.
Doğru olsaydı inanılmaz bir bilgi kaynağı olurdun, değil mi?
Es decir, si fuera cierto serías una fuente de información fantástica, ¿ no es así?
Mevzu her birimiz için doğru olanın ne olduğu değil, mevzu hepimiz için en iyisinin ne olduğu.
Esto no va sobre lo que está bien para alguno de nosotros, va de lo que es mejor para todos nosotros.
O zaman "gerektiğini" desek daha doğru olur sanırım değil mi?
Supongo que lo que quiso decir es que "necesitabas" verlo.
Bu tam olarak dogru degil.
Eso no es del todo verdad.
Dogru seyi yapmak istiyorum, iki adim geri atmak degil.
Quiero hacer lo correcto, no dar dos pasos atrás.
Doğru olsa bile, bu Melissa'nın Charlotte'ın ölmesini istemesi için bir sebep değil mi?
Y aunque fuese verdad, ¿ no es otro motivo para que Melissa quisiese muerta a Charlotte?
Bence doğru söylüyor yalnızca tüm gerçeği değil.
Está diciendo la verdad, sólo que no toda.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]