Hiç sanmıyorum traducir español
6,850 traducción paralela
Hiç sanmıyorum.
No lo creo.
Ben de hiç sanmıyorum.
Yo tampoco lo creo.
- Hiç sanmıyorum.
No especialmente, no.
Hayır. Hiç sanmıyorum?
No. ¿ No lo crees?
Bakanlarından birine karşı geleceğini hiç sanmıyorum.
Dudo que contradiga a uno de sus ministros.
Ama tahtın gücünün değerini tamamıyla kavradığını hiç sanmıyorum.
Pero no creo que aprecies por completo el poder del trono.
Hiç sanmıyorum.
La verdad es que no.
Hiç sanmıyorum.
Lo dudo.
- Anladığını hiç sanmıyorum.
- No creo que lo entiendas.
Hayır, hiç sanmıyorum.
No, no lo creo.
Şu an emir alma havasında olduğunu hiç sanmıyorum.
Realmente no creo que esté dispuesto a recibir órdenes.
Ne yazık ki satanistlerin ayini olacağını hiç sanmıyorum.
Por desgracia, creo que no son adoradoras del diablo.
Bir kapı açıldı ve bir daha kapatabileceğimi hiç sanmıyorum.
Se ha abierto una puerta. Y no sé si voy a poder cerrarla de nuevo.
Hiç sanmıyorum.
No, no lo entiendo.
Bekâr, hamile bir genç olmasının okuyuşunu etkileyeceğini hiç sanmıyorum.
No creo que el ser una adolescente soltera y embarazada tenga ningún efecto sobre la calidad de su lectura.
Hayır, hiç sanmıyorum Karahindiba.
No, no lo creo, Diente de León.
Yanlış anlamayın efendim ama hiç sanmıyorum.
Con todo el respeto, señor, lo dudo mucho.
Hiç sanmıyorum.
¿ La señora? No lo creo.
- Hiç sanmıyorum.
- Ni lo más mínimo.
Hiç sanmıyorum. Adnan'ı bulma şansımız var mı?
¿ Alguna suerte encontrando a Adnan?
Hiç sanmıyorum...
- Yale, no tengo tanta...
Senin kırışacağını hiç sanmıyorum.
No creo que nunca puedas ser marchita.
- Hiç sanmıyorum.
- No lo creo.
Beni gördüklerini hiç sanmıyorum.
Bien. No creo que me viera.
Hiç sanmıyorum Bay Owens.
Oh, no creo eso, Sr. Owens.
Hiç sanmıyorum.
- ¿ Qué? Lo dudo mucho.
Oyunbozanlık yapmaktan nefret ederim, Ronnie ama o şeye sığacağımızı hiç sanmıyorum.
Siento estropear la fiesta, Ronnie, pero no creo que quepa en esa cosa.
Gerçekten hiç sanmıyorum.
No lo creo.
Bu mesajı alabileceğini hiç sanmıyorum.
De ninguna manera recibirá ese mensaje.
Yapabileceğimi hiç sanmıyorum.
No creo que hubiera podido.
Hiç sanmıyorum. Ve sen de sanmıyorsun. Bu yüzden üzgünsün.
No lo creo, y tú tampoco, y por eso estás cabreado.
Ölüp geri geldiğine göre, yapılan sınır büyüsünün de artık o kadar kuvvetli olacağını hiç sanmıyorum.
Ese hechizo de limitación, por otro lado, ahora que ha muerto, imagino que ya no será un impedimento.
Guerrera kurtlarının da geri çekileceğini hiç sanmıyorum.
Tampoco espero que los lobos Guerrera retrocedan.
Guerrera kurtlarının da geri çekileceğini hiç sanmıyorum.
- No. Tampoco puedo esperar que los lobos Guerrera den marcha atrás.
Ailenin yatak odanda ve yanıbaşında... olmam fikrini seveceğini hiç sanmıyorum.
No creo que a tus padres les guste la idea de que me quede sentado toda la noche en tu habitación.
Hiç sanmıyorum!
Yo no lo creo!
Ve ben böyle bir şey yapabileceğimi hiç sanmıyorum.
Y no creo que pueda hacer algo así.
Hiç sanmıyorum.
Creo que no.
- Hiç sanmıyorum.
- No estoy tan segura de eso.
- Bildiğini hiç sanmıyorum.
- Realmente no creo que sea así.
Adamın sarkık taşaklarını unutabileceğimi hiç sanmıyorum.
No creo poder sacarme el escroto flácido de ese hombre
Hiç sanmıyorum, sence?
No lo creo
Hayır hiç sanmıyorum.
No, no lo creo.
Hatake'nin bize çektirdiklerinden sonra hiç sanmıyorum.
No con lo que Hatake nos hizo pasar.
Burt, vücudun o şekilde olduğunu hiç sanmıyorum.
Burt, no creo que sea así como funciona el cuerpo.
Bunun akıllıca olduğunu hiç sanmıyorum.
No creo que eso sea acertado.
- Hiç sanmıyorum.
Yo no lo creo.
Hayatımda hiç bu kadar yediğimi sanmıyorum.
No creo que nunca haya comido tanto en mi vida.
Hiç sanmıyorum, yabancı.
¡ Es mío!
Ben bu kadının yıllar boyunca ayağa kalktığını hiç sanmıyorum. Hareketsizlik.
La inactividad.
Orada hiç seksi bebeklik fotoraflarımın olduğu sanmıyorum.
No creo que aquí haya alguna foto mía desnudo y sexi de niño.