English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ N ] / Ne yapayım yani

Ne yapayım yani traducir español

159 traducción paralela
Ne yapayım yani?
¿ Qué quiere que haga?
Ne yapayım yani? Pencereyi aç.
Abre la ventana.
Ne yapayım yani, kaza mı yapayım? Onu mu istiyorsun?
¿ Es que intentas batir un récord?
- Ne yapayım yani?
¿ Y qué quieres que haga yo?
- Ne yapayım yani? Ona biraz mentol koklattır, arzusunu dindirsin.
Peló una manzana para mí con esas adorables y blancas manos.
Fidyeyi ödeyerek kendi ipimi çekmiş olurum. Ne yapayım yani?
¿ Por que tengo que pagar?
Ne yapayım yani?
¿ Qué voy a hacer entonces?
Ben ne yapayım yani?
¿ Qué me importa?
Ne yapayım yani, lambayı telefondan mı ittireyim?
¿ O qué sugieres? ¿ Meter la lámpara por el teléfono y mandarla?
- Ne yapayım yani?
Qué puedo hacer? Idiotas!
Ne yapayım yani sabah Stuttgart'a uçacaksan?
No me diga que su avión sale a las 6 de la mañana.
Ne yapayım yani?
¿ Qué quieres que haga?
Ne yapayım yani?
¿ Qué quieren que haga? Se ha dormido.
Ne yapayım yani?
¿ Qué debería hacer?
Ne yapayım yani, ekspres kurye mi çağırayım?
Qué quieres que haga, que llame a Federal Express?
Ne yapayım yani?
¿ Qué voy a hacer?
Peki ne yapayım yani?
- ¿ Y qué quieres que haga yo? - ¿ Me pegas?
İnsanlar duyuyorsa ne yapayım yani?
¿ A mí qué que escuchen?
Ne yapayım yani, sırf onu mutlu etmek için taşralı gibi mi konuşayım?
¿ Debo parecer palurda para hacerla feliz?
Ne yapayım yani, yüzeyim mi?
¿ Qué quiere que haga, que nade?
- Ne yapayım yani?
¿ Qué hago?
Ne yapayım yani? Aşık olsun sonra da kalbi kırılsın diye teşvik mi edeyim?
¿ Qué debería hacer, impulsarla a que se enamore y ya?
Ne yapayım yani?
¿ Qué hago?
Ne yapayım yani.
No me queda nada.
- Ne yapayım yani?
- ¿ Cómo qué?
Ne yapayım yani, gidip şimdi bir tane alayım mı?
¿ Qué se supone que haga? ¿ Que vaya ahora por una?
Ne yapayım yani çığlık mı atayım?
¿ Quieres que grite?
Ne yapayım yani, kör gibi mi davranayım?
¿ Me hago el ciego?
Ne yapayım yani, gidip bir ruh çağırma tahtası mı alayım?
¿ Qué quiere que haga? ¿ Que compre una Ouija?
Tanrı kendi payına düşeni yaptı. Ne yapayım yani? Sorumluluktan mı kaçayım?
Y Dios cumplió su parte del trato, así que ¿ ahora qué haré yo?
Ne yapayım yani?
¿ Qué debo hacer?
Ne yapayım yani?
¿ Entonces qué?
Ne yapayım yani?
¿ Qué quieres que haga, sabelotodo?
- Ne yapayım yani?
- ¿ Qué debo hacer?
Ne yapayım yani? Radyatörden filan mı sökeyim, ha?
No puedo sacar sangre de una piedra.
- Ne yapayım yani?
¿ Qué se suponía que hiciera?
Ne yapayım yani?
Que quieren que haga?
"Düşmüş işte ne yapayım yani?"
" Cayó. Qué puedo hacer yo?
Ne yapayım yani?
¿ Qué se supone que sepa sobre eso?
Ne yapayım yani?
Estos vestidos son maravillosos.
Ne yapayım bunu yani?
¿ Qué voy a hacer con él?
Dışarıda yüzlerce esiri kontrol altında tutan birkaç adam var sadece. Ne yapayım yani?
¿ Qué se supone que haga?
Gece yarısı ne yapayım yani, kaptanı mı öpeyim?
¿ Y qué haré a las 1 2?
Yani ne yaparsam yapayım, Annabel benden nefret etmeye devam edecek.
Así que no importa lo que haga, Annabel me sigue odiando.
- Ne yani, koşu mu yapayım?
¿ Qué tengo que hacer?
Ben burada olduğumda ve yazdığımı duyduğunda ya da burada ne bok yapıyorsam yapayım burada olmam demek, çalışıyorum demek. Yani girme, demektir.
Siempre que esté aquí y me oigas a la máquina o aunque no esté a la máquina, sea lo que sea la puñeta que haga significa que estoy trabajando y por lo tanto, que no has de entrar.
- Ne yapayım onu yani?
¿ Qué quieres que haga con él?
Ama ne yapayım yani?
Pero, ¿ qué se supone que debo hacer?
- Evet. Yani ne yaparsam yapayım ben kötü olacağım.
Haga lo que haga, siempre seré la villana.
- Ne yapayım bunu yani?
- Bueno, entonces ¿ qué hago?
Ne yapayım duygularımı kapatayım mı yani?
- ¿ Qué debo hacer, dejar de sentir?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]