Ondan korkuyorum traducir francés
141 traducción paralela
Şu anda bile ondan korkuyorum!
En ce moment même, j'ai peur de lui!
Ondan korkuyorum.
Il me fait peur.
Ben de ondan korkuyorum ya.
C'est ce qui me fait peur.
Ondan korkuyorum.
J'ai peur de lui.
Garip bir şekilde beni sevdiğini biliyorum. Aynı zamanda ondan korkuyorum da.
Je sais qu'il m'aime, et il me fait peur!
- Ben de ondan korkuyorum.
- C'est bien ce qui m'inquiète.
- Ondan korkuyorum.
- J'en ai peur.
- Ondan korkuyorum. Ne yapacağı belli olmaz.
J'ai peur de lui, il est imprévisible.
- Ondan korkuyorum.
- Il m'effraie.
Kaçamam, ondan korkuyorum.
Je ne peux pas m'enfuir.
Ondan korkuyorum.
Elle me fait peur.
Çünkü ondan korkuyorum. Aynen annesinden korktuğum gibi.
C'est parce que j'ai peur d'elle, tout comme j'ai eu peur de sa mère avant elle.
Ondan korkuyorum işte.
Mais alors, vraiment...
Ondan korkuyorum.
II me fait peur.
Ondan korkuyorum.
J'ai toujours peur de lui!
Biliyorsun Christoph ve ben... biz... aslında ondan korkuyorum.
Tu savais que Kristof et moi... que nous... Je crois que j'ai peur de lui.
Ama ondan korkuyorum.
Mais elle m'effraie.
Hayır. Ben ondan korkuyorum.
- J'ai peur d'elle!
Eee, ben de ondan korkuyorum.
Et moi, j'ai peur d'elle.
Ben ondan korkuyorum.
- il m'efraye.
Seni delicesine seviyor olmalı. Ondan korkuyorum...
- Elle n'est plus amoureuse de toi?
Ona desin ki "Ondan korkuyorum".
Dis-lui que j'ai peur pour lui.
Biliyorum, ben de ondan korkuyorum. Sana belli bir yere kadar yardımcı olabilirim. Ondan sonrası sana kalmış.
J'ai pu t'aider sur ce coup-là, mais maintenant, c'est à toi de te débrouiller.
Çünkü ondan korkuyorum ve korktuğum bir tek o kaldı.
Car la seule chose qui me fait encore peur, c'est lui.
"Ondan korkuyorum."
Je suis de plus en plus effrayé par son existence.
- Hayır, ondan korkuyorum.
Elle me fait peur.
Ondan korkuyorum.
J'ai peur de lui... "
Ondan ve yapabileceklerinden çok korkuyorum.
J'ai peur de sa réaction!
Ondan ölesiye korkuyorum.
Il me fait tellement peur.
Kesinlikle ondan değil. Ama hayranlığımı çok belli etmişim. - Yanlış anlamanızdan korkuyorum.
Si mon admiration est si flagrante, vous pourriez penser...
Ve içimde olmaya başlayan şeyden... korkuyorum... çünkü... bazen ondan nefret ediyorum.
Et j'ai peur de ce que je sens venir... en moi... parce que... des fois... je le hais!
- Ondan biraz korkuyorum, sen?
J'ai un peu peur de lui!
Ondan korktuğumdan, daha az korkuyorum senden.
J'ai moins peur de toi que de lui.
Ama şimdi ondan senden korktuğumdan bile daha fazla korkuyorum.
Mais maintenant je le crains, je le crains même plus que toi.
- Ondan korkuyorum.
- Moi, il m'effraie.
Ondan çok korkuyorum.
J'ai peur de lui.
İyi hissedebilirim, ondan sonra birşeyler oluyor ve ölmekten korkuyorum.
Je peux me sentir bien... puis, il suffit d'un rien et j'ai une peur bleue.
Ondan çok korkuyorum.
Il me terrorise.
Ondan biraz korkuyorum.
J'ai peur d'elle.
Biliyor musun, sanırım ondan birazcık korkuyorum.
J'ai un peu peur d'elle.
1.70 boyunda, 45 kilo ve ben ondan deli gibi korkuyorum.
Elle mesure 160 cm, pèse 45 kilos et elle me terrifie.
Ancak bu bilgiye ulaşamadıkça, nereye gittiğini sadece hatırladıklarıyla değerlendirmeye kalkarsa Ajan Mulder'ın yolunu kaybetmesinden korkuyorum. Çocukluğunda kaybettiği bu gerçekler ondan uzaklaştıkça, onları takip yolları da daha tehlikeli bir hal alacak.
Mais si c'est insaisissable, et si ce n'est qu'en sachant d'où il vient qu'il comprendra où il va, j'ai peur que l'agent Mulder s'égare, et que les vérités qu'il cherche dans son enfance lui échappent encore,
Ondan da korkuyorum ama kendimden daha çok.
Plus de moi que de lui. C'est pas brillant.
Ve ondan korkuyorum.
Nous nous occupions de ses affaires légales, y compris de l'achat de sa maison il y a sept ans.
Ondan ben de çok korkuyorum.
Il me fout une trouille bleue.
Ondan ölesiye korkuyorum Aeryn, ve daha onu sarsamadım bile.
Il me fait peur, Aeryn, et je ne peux pas le virer.
Ondan ölesiye korkuyorum Aeryn, ve daha onu sarsamadım bile.
Il me terrifie Aeryn, et je ne peux pas l'affronter.
- Senden korkuyorum da ondan.
- Je veux être courageuse... comme toi. - J'ai peur de toi, c'est tout.
- Korkuyorum. - Biliyorum. - Ondan hoşlanıyorum.
Présente-toi directement aux élections présidentielles.
Yaşamımın ilk yarısında, ondan korkuyordum Ve şimdi de onun için korkuyorum.
La moitié de ma vie, j'ai eu peur d'elle. L'autre moitié, je m'inquiète pour elle.
Her gün eğer ben ondan önce ölürsem,... annem tek başına yaşayamaz diye korkuyorum.
Chaque jour, j'ai peur de mourir avant elle. De ne pas vivre un seul jour seul, libéré de son ombre.
korkuyorum 1153
ondan 152
ondan korkmuyorum 32
ondan sonra 224
ondan sonra da 27
ondan uzak dur 185
ondan bahsetmiyorum 20
ondan nefret ediyorum 223
ondan kurtuldum 19
ondan hoşlandın mı 32
ondan 152
ondan korkmuyorum 32
ondan sonra 224
ondan sonra da 27
ondan uzak dur 185
ondan bahsetmiyorum 20
ondan nefret ediyorum 223
ondan kurtuldum 19
ondan hoşlandın mı 32