English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → portugués / [ Y ] / Yakaladı

Yakaladı traducir portugués

18,624 traducción paralela
Götün teki beni açıklıktan yakaladı... ve beni bıçaklamaya başladı. Bir, iki, üç...
Quando o fiz, o idiota agarrou-me.
Rahip yakaladı ve çıkmak için günah çıkarmam gerekti.
O padre apanhou-me. Tive de me confessar para me safar.
Sen de fırsatı yakaladın mı?
Vês a oportunidade?
Ellerimle onu yakaladığımda. Dük'ün çantasını alan hırsızın ölümüyle.
Quando, finalmente, lhe puser as mãos em cima e com a morte do ladrão que roubou a bolsa do Duque.
Adamı tuzağa düşürüp, yakaladılar.
O tipo foi preso num beco sem saída.
Saldırılarından sonra onlardan birini yakaladım.
Depois de nos atacarem, encontrei um deles.
Dokunulmaz biri ve ben onun suçlarını yakaladım.
É intocável. - E eu apanhei-o.
Şimdi bir anlaşma gündeme getirme fırsatı yakaladık.
Mas temos oportunidade agora de fazer um acordo.
Hazırlanırken yakaladınız beni.
Estava a arranjar-me.
Bir ajan yakaladık.
Nós capturámos um espião.
Nainsanı yakaladık mı?
Apanhamos o não-humano?
Seni yakaladım.
Já te agarrei.
İyi yakaladın.
Agarraste mesmo.
Fena yakaladın.
Apanhaste-me.
Melly'yi yakaladıklarını duydum.
Ouvi dizer que apanharam o Melly.
Adamı yakaladık.
Bem, temos o nosso homem.
Bugün duvarlarınız dışında yakaladığımız insanlara yaptığımız muameleyi yapmak için.
Para os receber, como recebemos aqueles que hoje apanhámos fora das vossas muralhas.
Seni ihanet edemeden yakaladık!
Apresento-vos o traidor!
Telsizde bazı konuşmalar yakaladık.
Ouvimos uma conversa pelo rádio.
Bunu onu yakaladığında söylersin.
Para dizer-lhe isso tem que apanhá-lo primeiro.
Beni yakaladığınızda çantayı atmak üzereydim.
Ia atirar o saco quando apanhou-me.
Onu yakaladığımızda çantayı duvarın arkasına atmaya çalışıyordu.
Quando o encontramos ele estava a tentar atirar o saco do dinheiro do outro lado da parede.
May, Andrew'ı yakaladığında ne yapacaksın?
May, o que é que acontecerá ao Andrew quando o capturares?
Az önce Henry'yi 2 kere falan beni tepeden tırnağa süzerken yakaladım.
Acho que apanhei o Henry a olhar para mim. Duas vezes.
- Dayan! Yakaladım seni!
- Segura, apanhei-te!
Onu götürmemden birkaç hafta sonra, Jiaying onu gizli arşive girmeye çalışırken yakaladı ve sürgün etti.
Umas semanas depois de eu chegar, a Jiaying apanhou-o a entrar nos arquivos dela. - E baniu-o.
Ruslar Mick ve Stein'ı yakaladı.
O Mick e o Stein foram apanhados pelos russos.
Ama onları sen yakaladın.
- Tu é que os abateste.
Hydra'nın liderini yakaladığında harika bir gün oldu.
Quando se apanha o líder da HYDRA, é um ótimo dia.
Yakaladığımız adam korsan yayın yapıyordu evet ama Geronimo o değil.
Estava a fazer rádio pirata - mas não é o Geronimo.
Yakaladığımız adam Luis Ortega konuşma metinlerini buradan gelen bir drenaj borusundan alıyormuş.
Luis Ortega, o locutor que apanhámos, estava a levar as transmissões de um tubo de drenagem que vai dos apartamentos até aqui.
Bu ikisinin evimi bombalayıp Phyllis'i öldürmedikleri aşikâr. Snyder ne diye dünyaya Geronimo'yu yakaladık diyor ki?
Aqueles dois não incendiaram a minha casa, e não mataram a Phyllis, então, porque está o Snyder a anunciar que o Geronimo foi capturado?
Az önce koca bir bölgeye büyük bir teröristi yakaladığımızı açıkladım.
Acabei de anunciar ao Bloco todo, que prendemos - um terrorista destemido.
Ya sen onu yakaladıktan sonra?
Mas e depois de o apanhares?
Çok geçmeden yakaladım da.
Em pouco tempo, consegui alcançá-lo.
Onu yakaladım.
Fala o Hammond.
Annemi öldüren adamı yakaladım ama bunu yaparken dünyamızın yeni tehditlere açılmasına sebep oldum ;
Apanhei o homem que matou a minha mãe, mas, ao fazer isso, expus o nosso mundo a novas ameaças.
Biliyorsun, polis olmak için erteledim ve babamın katilini yakaladım.
Adiei para ser polícia e apanhar o assassino do meu pai. E fiz isso.
Bu ikisini batmış yük gemisinden dönerken yakaladım.
Encontrei os dois a vir de um cargueiro naufragado.
Yakaladık, Merkez.
Apanhámo-lo, Overwatch.
Yakaladım.
Apanhei-o.
Komiser Lance yakaladığını bırakmıyor.
O Capitão não deixa ninguém escapar.
Yakaladım onu.
Apanhei-a.
- Yakaladım.
- Consegui!
Hanemizin spesiyalitesi ; nehirde dişlerimizle ısırıp yakaladığımız az çiğnenmiş alabalık.
A especialidade da casa é um truta meia-mastigada que tirámos do rio com os nossos dentes.
Yakaladık.
Já o temos.
Yakaladık onu!
Apanhámo-lo!
Onu yakaladılar.
Apanharam-no.
Geronimo'yu yakaladık.
Apanhámos o Geronimo.
Hapishanedeyken düşünme fırsatı yakaladım.
- Claro.
Beni domuz gibi yerken yakaladın.
Apanhaste-me a chafurdar.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]