Not what i expected traduction Turc
324 traduction parallèle
Frankly, you're not what I expected.
Açıkçası beklediğim gibi değilsin.
You're not what I expected to wind up with tonight.
Geceyi geçirmek istediğim kişi sen değildin.
Not what I expected.
Beklediğimden farklısınız.
Not what I expected from British fair play.
Beklediğim İngiliz dürüstlüğünden eser yok.
This Khan is not what I expected of a 20th-century man.
Bu Khan, beklediğim 20. yüzyıl insanına benzemiyor.
No, these rooms are not what I expected.
Hayır, bu odalar beklediğim gibi değiller.
- You're not what I expected.
- Hiç de beklediğim gibi değilsin.
She's not what I expected.
Tahmin ettiğim gibi değilmiş.
I was shocked cos that's not what I expected.
Şaşırdığımı söylemeliyim.
That's not what I expected.
Beklediğim gibi çıkmadı.
You know, you're not what I expected.
Biliyor musun, beklediğim gibi değilsin.
Al, this is not what I expected.
Al, ben bunu beklemiyordum.
It's nice, but not what I expected.
Her sey iyi. Ama benim ihtiyacim olan bu degil.
- Well, you're not what I expected.
- Beklediğimiz gibi değilsiniz.
Riva's not what I expected.
Riva beklediğim gibi değilmiş.
This is not what I was promised, not what I expected.
Bu, ne bana vaad edilendi, ne de beklediğim şeydi.
It's just not what I expected.
Sadece beklediğim gibi çıkmadı.
For years I prayed he would get sober. And now it's not what I expected it would be.
Şimdi de beklediğim farklı şeyler var.
You're not what I expected.
Nedense pek umduğum gibi çıkmadınız.
This is not what I expected this place to look like.
Buranın böyle göründüğünü hiç tahmin etmezdim.
I don't know. It's not what I expected.
Ama bence burası umduğum gibi değil.
You're not what I expected.
Hiç beklediğim gibi biri değilsin.
He's not what I expected, captain.
Beklediğim gibi değil Kaptan.
You're not what I expected.
Beklediğim gibi değilsin.
I just... Well, I'm... I mean, it's just not what I expected.
Bu yemek hiç beklediğim gibi çıkmadı.
It's just not what I expected.
Sadece beklediğim bu değildi.
No. But then, I might not be what you expected.
Hayır ama ben de senin beklediğin gibi biri olmayabilirim.
He looks not at all like what I expected.
Hiç de beklediğim gibi görünmüyor.
I must say you're not exactly what I expected.
Söylemeliyim ki tam olarak beklediğim biri gibi çıkmadınız.
Not at all what I expected Lurch's mother to be like.
Lurch'ün annesi hiç de beklediğim gibi değilmiş.
You know Mr Shahbandar, you are not at all what I expected.
Biliyor musunuz Bay Shahbandar, hiç de beklediğim gibi değilmişsiniz.
I don't know what's going through his mind but in my case, I'm not expected to leave behind one of my men with a bullet in his back.
Onun aklından neler geçiyor bilmiyorum ama benim içinde bulunduğum durumda....... benden geride sırtından mermi yiyerek ölmüş bir adam bırakmamam bekleniyor.
It's not what I expected.
Her birinde onun kendi el yazısı var.
- Oh, yeah. - Mmm-hmm. - Not at all what I expected.
Beklediğim gibi değildi.
She's just not what I expected.
Beklediğim gibi biri değil.
It's not quite what I expected.
Tam olarak beklediğim gibi değil.
But I must admit you're not quite what I expected in a medical missionary.
İlaç misyoneri olduğunu düşününce pekte beklediğim gibi biri çıkmadın.
It's not exactly what I'd expected it would be.
Tam olarak umduğum gibi bir yer değildi.
It was very different than what I'd expected, but I'm not complaining.
Umduğumdan daha farklı biri çıktı ama şikayet edecek de değilim.
But I'm not what he expected.
Ama ben onun beklediği değilim.
You're not exactly what I expected you to be, either.
Sen de hiç beklediğim gibi değilsin.
So, I'm not what you expected.
Yani, ben beklediğin gibi değilim.
It's not exactly what I expected.
Bunu pek beklemiyordum.
You are not at all what I expected.
Hiç de sandığım gibi biri değilmişsin.
I always think if I could just accept the fact... that my life was supposed to be difficult, that's what's expected... then I might not get so pissed off.
Hep hayatımın zor olması gerektiği, beklenenin bu olduğu.. .. gerçeğini kabul edersem o kadar bozguna uğramayacağımı.. .. ve güzel birşeyler olduğunda.
I was just thinking that you're not at all what I expected you to be the first time I saw you.
Düşünüyordum da... Seni ilk gördüğümde umduğum gibi biri olmadığını fark ettim.
It's not easy, being a yoyo between what I want and what I'm expected to want.
Kendi isteklerimle benden beklenenler arasında bir yoyo gibi gidip gelmek hiç de kolay olmadı.
So, I am not what you expected.
Böyle... Beklediğiniz gibi değilim.
It's not at all what I expected.
Umduğum gibi değil.
You're not quite what I expected.
Sandığım gibi biri değilmişsin.
But, what the angel gave me was not the helping hand I expected.
Ama melek bana kolay yoldan yardım etmedi.
not what you think 18
not what 68
not what i meant 28
i expected more from you 21
i expected more 19
not worth it 37
not work 17
not working 52
not war 23
not without you 77
not what 68
not what i meant 28
i expected more from you 21
i expected more 19
not worth it 37
not work 17
not working 52
not war 23
not without you 77
not words 19
not without a fight 24
not we 32
not with me 172
not well 227
not without a warrant 22
not with 22
not weird 17
not without me 32
not with you 126
not without a fight 24
not we 32
not with me 172
not well 227
not without a warrant 22
not with 22
not weird 17
not without me 32
not with you 126