English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russe → Turc / [ О ] / Он ублюдок

Он ублюдок traduction Turc

200 traduction parallèle
о похоти сказал и о насильях над горожанами, о казнях страшных за пустяки ; о том, что он ублюдок, что не похож он вовсе на отца ;
Şehvetinin nasıl doymak bilmez olduğunu, şehirdeki kadınları nasıl kirlettiğini, en ufak bir hatada bile ne kadar acımasız olduğunu, kendi gayri meşruluğunu, babanız Fransa'dayken annenizin ona gebe kaldığını, zaten görünüşte de Düke hiç benzemediğini, hepsini söyledim.
Он ублюдок, потому что покинул её.
O pislik kızı ilk fırsatta bırakıp gitmeyecekti.
- Потому, что он ублюдок. - А!
Çünkü pisliğin tekidir.
Он ублюдок.
O piçin biri.
Говорил тебе - он ублюдок.
Sana söylemiştim.
Если бы какой-то другой ублюдок так говорил со мной, он был бы мертв.
Benimle başka bir piç bu şekilde konuşsaydı ölmüş olurdu.
Он ни с кем не будет драться. А что этот ублюдок пристает? Выбил у меня бутерброд.
Kıl herif gelip de elimden sandviçimi düşürdü.
Он сбрендил окончательно, этот ублюдок!
Baksana, adam kafayı yemiş!
Так что он сдал Джимми и Арти, ублюдок.
O yüzden o da Jimmy ile Artie'yi ele verdi, piç kurusu.
Вот ублюдок. Он всю дорогу рыдал.
Aşağılık herif.
Он гнусный ублюдок, выродок, мразь.
O şimdiye kadar gördüğüm en, en pislik adam.
- Он просто ублюдок!
- Çok azimli bir herif bu!
Он был в записной книжке моего мужа, ты, ублюдок!
Kocamın rehberindeydi, orospu çocuğu.
Он ведёт себя как... Ублюдок!
Aşağılık herif!
Он же просто лживый ублюдок.
Yalancı köpek.
он мой друг! Байзон! я вырву тебе сердце, жалкий ублюдок!
Vega, artık kimseyi yönetmene izin veremem.
Только из-за того, что ублюдок имеет библиотечную карточку... не значит что он Йода.
Ve lanet olasıcanın bir kütüphane kartı olması... onu "Yoda" yapmaz.
- Когда он сказал "не двигайся, ублюдок". Это страшно.
- Kıpırdama piç bölümü.
Тебе не надоел этот ублюдок, про которого никто даже не знает, кто он такой? Зато все уверены, что он каким-то чудом сел тебе на шею и льет в уши всякую отраву!
Zümresini, zarafetini, itibarını seninle paylaşmış bir adamı ayartmak için perde arkasından numaralar çevirdin.
Он ублюдок!
Pisliğin teki.
Его убили среди бела дня, когда он остановил на дороге нарушителя. Ублюдок не захотел платить штраф.
Babam rutin bir trafik kontrolü sırasında, herkesin gözü önünde ceza yazılmasına kızan bir serseri tarafından öldürüldü!
Вот такой он - настоящий ублюдок.
Gerçek sevgi budur.
Он просто пожилой свиноподобный ублюдок, от которого тебе надо держаться подальше!
Sadece uzak durman gereken daha yaşlı bir domuz.
Он все сказал моим родителям, этот ублюдок
Senin piçin aileme her şeyi anlatmış!
Я должен заботиться о нем, потому что он сраный ублюдок?
O hasta bir pislikse onun hakkını ben mi koruyacağım?
Он спятивший ублюдок.
O gerçek çılgın bir p * ç.
Этот ублюдок не с нами, он сказал, что трахнет овцу.
Bu anasını düzdüğümün herifi bizden biri değil! Bir koyunu düzeceğini söyledi.
Ты - нет, ведь он не ублюдок.
Tamam kardeşim biz ona orospu çocuğu dedik mi?
Ублюдок! Он спас мне жизнь, чтобы попытаться подло убить меня вместо того, чтобы сразиться со мной честно, как мужчина с мужчиной.
- Bir gün hayatımı kurtarıyor ki erkek gibi dövüşmek yerine ertesi gün adi bir hırsız gibi sinsice öldürebilsin.
- Он самодовольный ублюдок?
- O da bencil bir piç mi?
Да, да, я чудовище, знаю, он тут не при чём, всё дело в том, что я редкостный ублюдок.
Evet, evet, ben bir canavarım, biliyorum bu onun hatası değil. Çünkü korkunç piçin tekiyim ben.
Нет, это просто означает, что он – ублюдок.
- Hayır, sadece bir pislik olduğu anlamına gelir.
Знаю такого, и думаю, что он психованный ублюдок а я думаю, что называть его так было бы ударом для всего сообщества психованных ублюдков
Tanıyorum onu, ve bence akıl hastası ayak takımından biri. Ve sanırım onu bu şekilde nitelemek, akıl hastalıklı ayak takımı topluluğuna hakaret olur.
Если найдется ублюдок, который думает по-другому... то он просто ненавидит тебя до глубины души, Макналти.
Her kim sana öyle diyorsa o senden nefret ediyordur, McNulty.
Да, но он не дал мне сил остановиться и спасти их. Не богохульствуй, ублюдок.
Ama baksana, orada kalıp onları kurtarma gücünü vermemiş.
Так вышло, что он как раз собирался передёрнуть карту. А ты чёртов ублюдок!
Ellerini kaldırdığında avucunun içinde bir kart vardı.
Если еще будут фейерверки для меня, я буду здесь говорить твоему боссу, какой он несчастный ублюдок...
Benim için başka havai fişek yok mu? Gidiyorum. Patronunuza ne kadar zavallı bir o... çocuğu olduğunu...
Кракер Эл. Берегитесь Кракера Эла. Он опасный ублюдок!
Şimdi beyler, eğer hamile bir kadınınız varsa... söyleyebileceğiniz sadece iki şey vardır.
Если он не ублюдок, то кто же он?
Piç değil de ne peki?
Послушай, Кит, мы оба знаем что Дэн - самый большой ублюдок в мире, но он все еще твой брат.
Bak Keith. İkimiz de Dan'in birinci sınıf bir pislik olduğunu biliyoruz. Ama o hâlâ senin kardeşin.
Вот ублюдок, он хорош.
Vay orospu çocuğu, iyiymiş.
Оказывается, он такой же подкаблучник, как и вон тот ублюдок.
Bu herifinde, şunun gibi kılıbık olduğu ortaya çıktı.
- Он - сраный ублюдок.
- O lanet olası bir pislik.
- Похотливый ублюдок, вот он кто!
- Azgın pislikten başka bir şey değil
Теперь он выглядит жертвой, везучий ублюдок.
Şimdi bir kurban gibi gözüküyor, şanslı piç.
Он ублюдок.
Ama bilirsin, genel olarak...
Тогда он охуенно лживый ублюдок!
- O hâlde yalancı piç kurusunun teki!
- Не то, чтобы он заплатит, этот дешевый ублюдок.
Bahsi ödeyeceğini sanma, cimrinin tekidir, o.
Он - развязный старый ублюдок.
Yaşlı küstahın teki.
Он старый ублюдок, правда?
Aferin kızıma...
Йо! Вот он, тот ублюдок!
Hey, orospu çocuğu kaçıyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]