Ben bir iş adamıyım traduction Anglais
266 traduction parallèle
Ben bir iş adamıyım. Herkes bana geliyor.
You know, I'm a businessman, and everybody's bothering you.
Ben bir iş adamıyım.
I'M A BUSINESSMAN.
Ben bir iş adamıyım.
I'm a businessman.
Ben bir iş adamıyım, benim burada bir saygınlığım var...
I've got a reputation...
Ben bir iş adamıyım. Büyük işin içindeyim!
I'm in big business.
Ben bir iş adamıyım.
I'm a business person.
Ben bir iş adamıyım. Ve sizin gibi, bir kayba uğramadan, bunu yapabileceğimi düşünüyorum.
I'm a businessman, and as such I feel I can do this, well, without taking a loss.
Eğer fazla açık sözlü isem beni bağışlayın, fakat ben bir iş adamıyım.
Forgive me if I'm blunt, but I'm a businessman.
Bak Walker, ben bir iş adamıyım.
I'm a businessman. A man of my word.
Ben bir iş adamıyım.
I'm a business man.
- Ben bir iş adamıyım bayım!
- I am a businessman, sir!
- Ben bir iş adamıyım.
- I'm a businessman.
Ben bir iş adamıyım ve hep iyi yemekler yedim.
I'm a salesman. This feet are my life.
Ben bir iş adamıyım. Bana göre, bir evi idare etmek bir işi idare etmek gibidir.
To me, running a home is like running a business.
Her şeyden önce ben bir iş adamıyım.
I'm a businessman, first and foremost.
Ben bir iş adamıyım.
I am a businessman
Ben bir iş adamıyım.
I'm a businessman, all right?
Ben bir iş adamıyım ve işimi yapmak için buradayım.
I am a businessman. I am here to do business.
Bildiğin gibi ben bir iş adamıyım. Sana bir iş teklifim var.
I'm a businessman, as you know, I have a business proposition for you.
Ben bir iş adamıyım. Avukatlar ya da borsacılar gibi.
What I am is a businessman, like a lawyer or someone playing the stock market.
Ben bir iş adamıyım, tamam mı?
I'm a businessman, okay?
Ben bir iş adamıyım
- As a businessman you will... you'll send her to me, for sure.
Ben bir iş adamıyım.
- I'm a businessman.
Ben bir iş adamıyım.
Me, I'm a businessman.
Ben iyi bir iş adamıyım!
I'm a good businessman!
Bugünlerde pek az bulunur cinsten dürüst bir iş adamıyım ben.
I'm an honest businessman, a rare enough thing these days.
Demek istediğim, ben bir şair değilim, sadece bir bilim adamıyım, ama ben seni her zaman için sevdim.
What I'm trying to say is... only I'm not a poet, I'm an ophiologist... I've always loved you.
Ben de, ve ben fakir bir iş adamıyım.
So could I, and I'm a poor businessman.
Ben de bir aile adamıyım.
I'm a family man. Is that so?
Ben büyük bir iş adamıyım.
No, I'm a big business man.
Ben sadece yatırımlarından çabuk geri dönüş bekleyen sıradan bir iş adamıyım.
I'm an ordinary businessman who wants a quick return on his investment.
Ben ise sıradan bir iş adamıyım.
I'm just a plain business man.
Ben dürüst bir iş adamıyım.
Gentlemen, I'm simply an honest businessman.
- Ben, Ohio'lu bir iş adamıyım...
- I'm a business executive from Ohio...
Ben ciddi bir iş adamıyım.
I'm a most serious man of business.
Ben sadece bir iş adamıyım Bay McBride.
I'm just a businessman, Mr. McBride.
Ben New York'tan orta sınıf bir iş adamıyım.
I'm a middle-aged businessman from New York City.
Ben profesyonel bir iş adamıyım, profesyonel bir Pakistanlı değilim.
I'm a professional businessman, not a professional Pakistani.
Ben ise kendi halinde bir iş adamıyım. Bilimle ilgilenirim.
I just I am a humble businessman Interested in science.
Ben sadece hayatta kalmaya çalışan bir iş adamıyım.
I'm just a business man, trying to survive.
Ben böyle bir iş adamıyım.
Geritol. That's the kind of businessman I am.
Ben yalnızca bir iş adamıyım.
I am merely a businessman.
Ben büyük bir iş adamıyım, Strike.
I'm a great businessman, Strike.
Ben yasal bir iş adamıyım.
I'm a legitimate businessman.
Ben sadece bir iş adamıyım!
I'm just a businessman.
- Gerçek şu ki, ben bir bilim adamıyım.
Well, the truth is, I'm a scientist.
Biliyorsunuz, ben müzik adamıyım ve Tamsin bir şarkı çocuğu.
As you know, I'm a man of music and Tamsin is a child of song.
Meşru bir iş adamıyım ben.
I'm a legitimate businessman.
Ben sadece bir iş adamıyım.
I'm just a businessman.
Ben kanunlara saygılı bir iş adamıyım.
I'm a legitimate businessman. I've got tuna boats.
Beni burada tutamazsın, Ben saygıdeğer bir iş adamıyım.
You can't keep me here, I'm a highly respected businessman.
ben bir kadınım 61
ben bir doktorum 106
ben bir aptalım 43
ben bir 82
ben biraz 32
ben bir kızım 25
ben bir askerim 29
ben bir erkeğim 58
ben bir profesyonelim 32
ben bıraktım 27
ben bir doktorum 106
ben bir aptalım 43
ben bir 82
ben biraz 32
ben bir kızım 25
ben bir askerim 29
ben bir erkeğim 58
ben bir profesyonelim 32
ben bıraktım 27