English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ B ] / Bu işe yaramayacak

Bu işe yaramayacak traduction Anglais

752 traduction parallèle
Hayır, artık bu işe yaramayacak.
No, that won't ever work again, either.
Hayır, üzgünüm, Dr. Parsons, Korkarım bu işe yaramayacak.
No, I'm sorry, Dr. Parsons, I'm afraid it would be useless.
İyi değil Watson bu işe yaramayacak.
No good Watson it won't work.
- Bu işe yaramayacak, artık git.
- It's not gonna work, so go.
Bu işe yaramayacak, İşe yaramayacak. İşe yaramayacak.
This will never work, this will never work, this will never work.
Bu işe yaramayacak.
It's no doubt useless.
Çünkü bu işe yaramayacak.Tabi ki
Because this isn't going to work. Of course it isn't.
Bu işe yaramayacak zaten.
This thing ain't gonna work anyhow.
Fakat bu işe yaramayacak, Yüzbaşı.
But it will all come to nothing, Captain.
Bu işe yaramayacak, değil mi?
That won't quite get it, will it? That's it, Ennis.
Bu işe yaramayacak.
That will be profitless, commander.
- Bombolini, bu işe yaramayacak.
- Bombolini, this won't work.
Bu işe yaramayacak.
This won't work.
Bu işe yaramayacak.
It won't work.
- Bu işe yaramayacak.
- This won't work.
Bu işe yaramayacak.
And it won't work. It won't work.
Bu işe yaramayacak. Aptal yaşlının tekisin!
You're a fool
Mac bu işe yaramayacak.
Mac, this is not going to work.
Bu işe yaramayacak.
This isn't worth it.
Bu işe yaramayacak.
That will do no good.
- Bu işe yaramayacak.
- This isn't gonna work.
Bu işe yaramayacak Nagilum.
It's not going to work, Nagilum.
Bu işe yaramayacak.
This isn't gonna work.
- Bu işe yaramayacak.
- This isn't gonna work out.
Bu işe yaramayacak.
That won't work.
Bu defa işe yaramayacak.
It won't work this time.
Fakat bu kez işe yaramayacak.
But this time they won't work.
Bu sefer işe yaramayacak. İşe yaramayacak!
This time it won't work.
Hayır, bu bir işe yaramayacak.
Oh, no, this will never do.
Bu yüzden boşa tartışmayalım baba, çünkü işe yaramayacak.
So let us put an end to this scene, Father, for it serves no purpose.
Sessizlik yemini bu kez işe yaramayacak!
The laws of silence won't work about that!
Bu bir işe yaramayacak.
That won't do any good.
Bu bir işe yaramayacak ama... Sağol.
It's pointless but... thanks.
Öyleyse sizi bu işten kaçınmanız için uyarmam bir işe yaramayacak sanırım.
So there's not much point in my trying to avoid you people, I guess.
Kaydırak yöntemleri düşüncesinde haklıydı... ama bu bile işe yaramayacak...
The little men with the slide rules and computers... are going to inherit the earth.
Faydası yok, işe yaramayacak. Bu imkansız!
It's impossible!
Bana kalιrsa bütün bu vaazlar, dükkan açmalar, dua etmeler... hiçbir işe yaramayacak.
My opinion is all this speechifying, store-keeping, prayer-meeting... don't amount to a spit in the river.
Bu asla işe yaramayacak.
It'll never work.
Biliyorsun, bu davayla ilgili tek işe yarar şey bu zarfta, ve topladığımız diğer delilerin yarsı mahkeme de işe yaramayacak, yani tercih senin.
You know, the only record of this investigation is in that envelope, and half the evidence collection won't stand up in court, so it's your call.
– Bu bir işe yaramayacak.
– This is not gonna work.
Bu asla işe yaramayacak.
This is never going to work.
- Bu bir işe yaramayacak.
That won't do any good
Bir gün bu bile işe yaramayacak.
Someday, even that won't work.
Bu işe yaramayacak, değil mi?
This isn't gonna work, is it?
Bu asla işe yaramayacak, Stan.
That's never gonna work, Stan.
Bak sana söylüyorum ; bu yaptığın işe yaramayacak.
AND I'M TELLING YOU IT'S NOT GOING TO WORK.
- Bu kesinlikle işe yaramayacak.
That's definitely not going to work. Bill?
- Bu asla işe yaramayacak.
- This is never going to work.
Ve belki bu işe yarayacak, belki de yaramayacak.
And maybe it'll work out and maybe it won't.
Bu... orta oyunu hiçbir işe yaramayacak Picard.
This charade will accomplish nothing, Picard.
O seksi gülüşün bu sefer işe yaramayacak.
Your sexy, little smile is not gonna work this time.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]