Giysilerini çıkar traduction Anglais
164 traduction parallèle
Giysilerini çıkar, şuraya yatağın ucuna koy.
Slip your dress off, put it on the end of the bed here.
- Şimdi odana git ve tüm giysilerini çıkar...
- Now, away to your room and take off all your clothes -
Sen giysilerini çıkarırsın.
You can strip her clothes off.
Arkaya git ve giysilerini çıkar.
Get up on the bank and take your clothes off.
İkimiz birlikte, o meydanda, yattığımız yerde soğuktan donmak üzereyken, giysilerini çıkarıp üzerime örttüğünü, kendisinin ise gecenin donduran ayazında neredeyse çıplak kaldığını söyleyen oldu mu bana?
Who told me... when we both lay on the ground frozen almost to death... how he did lap me even in his own garments... and gave himself, all thin and naked, to the numb, cold night?
Giysilerini çıkar da kurut bakalım.
Take them off and dry them.
Giysilerini çıkar bari.
Better take your things off.
Giysilerini çıkar.
Take your clothes off.
- Giysilerini çıkar sevgilim.
- Take off your clothes, my darling.
Kadınların yüzüklerini çalıyoruz. İnsanları öldürüp tank çukurlarına atmadan önce giysilerini çıkarıyoruz.
We rip women's rings off... and make people undress... when we shoot them... naked by anti-tank traps.
- Giysilerini çıkarıp satmana izin mi vereyim? - Biliyorum. İkinizi de suçlamıyorum.
Strip off its clothes and sell them?
Islak giysilerini çıkarın.
Take off these wet clothes.
Lilly, giysilerini çıkar.
Lilly, get your clothes off.
Nelson, bakıyorum dağcı giysilerini çıkarıp smokin giymişsin.
Nelson, I see you've traded in your Mountie outfit for a tuxedo.
Giysilerini çıkar.
Take off your clothes.
Inge, Oskar'ın giysilerini çıkar.
Inge, kindly undress Oskar.
- Giysilerini çıkar.
Take your clothes off.
Geceleri de gerçekten giysilerini çıkarıyorsun, öyle mi?
And you really take your clothes off at night?
Hayır, giysilerini çıkar.
No, you take your clothes off.
- Giysilerini çıkar.
- Take off your clothes.
- Giysilerini çıkarıyor mu?
- Does she take her clothes off?
Kahrolası giysilerini çıkar!
Get your fucking clothes off!
Giysilerini çıkar ve sessizce yatağa gir benim yanıma.
Take off your clothes and then slide into bed right next to me.
Giysilerini çıkar!
Take off your clothes!
Sen Leigh, giysilerini çıkar.
You, Leigh, take off your clothes.
Giysilerini çıkarıyor.
She's taking off her clothes.
"... şu bayanın ifadesini al, ( = giysilerini çıkar ) " demiş.
Take down this lady's particular says the Sarge.
Giysilerini çıkarıp yere atardı.
He'd take his clothes off and leave them on the floor.
Giysilerini çıkar.
Get your clothes off.
- Sakıncası yoksa giysilerini çıkarır mısın.
Would you mind removing all your clothes, please.
Giysilerini çıkar.
Remove your clothes.
Tamam, giysilerini çıkarın.
All right, let's get his clothes off.
Giysilerini çıkarın.
Get her clothes off.
Giysilerini çıkarıyorsun. Güç sende.
You go in there, you take your clothes otf, you have the power.
Tüm giysilerini çıkar, şimdi.
All your clothes off, now.
Giysilerini çıkar, hemen!
Take your clothes off, now!
giysilerini çıkar.
Remove his robe.
- Giysilerini çıkar ve öyle kal.
Take your clothes off and stay a while.
Eğer kalan giysilerini de çıkarırsa, onu bin yılda bile yakalayamayız.
If he gets the rest of them clothes off, we'll never catch him in a thousand years.
Giysilerini al üstünden vücudundaki son örtüyü de çekip çıkar işte karşında çırılçıplak masumiyetiyle Susanna titrek utangaç elleriyle çıplaklığını örtüyor.
Take her garments from her strip the last veil from her body... and she's a chaste Susanna... covering her nakedness with fluttering hands.
Her ne zaman çevrede yaşIı bir dedenin cenazesi olursa, mezarını kazıp, cesedini çıkarıyorlar, kendi üyelerinden birinin giysilerini ona giydiriyorlar, sonra da olmayan cinayeti sahneleyip cesedin uzuvlarını keserek tanınmaz hale getiriyorlardı.
Whenever there was a funeral of some old chap in the neighborhood they dug up the body and dressed it in the clothes of all their members, then they staged a fake death and mutilated the body beyond all recognition.
Araplar, cesetleri çıkarıp giysilerini çalmasın.
If we don't, the Arabs will dig them up for their clothes.
- Çıkar giysilerini!
- Take your clothes off!
Giysilerini çıkarıyorsun.
You take your clothes off... and theirs...
Sonra da onların giysilerini çıkarıyorsun.
"you take their clothes off, too"
Haydi çıkar giysilerini!
Now, off with your clothes!
Walter'ın giysilerini dolaptan çıkarıp kutulara koydu Goodwill'i aradı.
She took Walter's clothes out of his closet, put them in boxes called Goodwill.
Çıkar lanet giysilerini.
Take your fucking clothes off.
Giysilerini çıkarıyor.
He's taking off his clothes.
Özür diledikten sonra, hemen giysilerini mi çıkarırsın?
After the apologies, could you just not take your clothes off?
- Giysilerini çıkar.
If you and your friends hadn't blown up the DNA database, they'd still be whipping up embryos and putting them into surrogates. - Take off your clothes.
çıkar 159
çıkarın 68
çıkart 35
çıkardım 26
çıkartın 17
çıkarın beni 132
çıkaramıyorum 22
çıkar beni 102
çıkar ağzındaki baklayı 23
çıkar onları 25
çıkarın 68
çıkart 35
çıkardım 26
çıkartın 17
çıkarın beni 132
çıkaramıyorum 22
çıkar beni 102
çıkar ağzındaki baklayı 23
çıkar onları 25