O zaman görüşürüz traduction Anglais
1,772 traduction parallèle
O zaman görüşürüz.
I'll see you then.
O zaman görüşürüz.
I will see you then.
Tamam o zaman görüşürüz.
Then Goodbye.
Hmm, tmm o zaman görüşürüz.
Well, then I get going.
Sonra görüşürüz o zaman.
See you later, then.
- Harika. İçeride görüşürüz o zaman?
- Great, well we'll see you in there?
Harika, cuma görüşürüz o zaman.
Cool, I'll see you then.
- O zaman yukarıda görüşürüz. - Harika, yukarıda görüşürüz.
- I'll see everyone upstairs.
Paskalya'dan önce yine geleceğim, görüşürüz o zaman.
I'll be back before Easter, we'll see then.
O zaman sonra görüşürüz.
See you then, I'm off.
Haftaya görüşürüz o zaman.
- Well, then, I'll see you next week.
Cumartesi görüşürüz o zaman.
See you on Saturday then.
O zaman akşama yüzme takımının partisinde görüşürüz, tamam mı?
So I'll see you at the swim team party tonight, right?
O zaman görüşürüz.
We'll catch up then?
Evet, yarın görüşürüz o zaman?
Yeah. So I'll see you tomorrow, then?
Sonra görüşürüz o zaman.
I will see you then... then...
Sonra görüşürüz. Tamam o zaman.
- I'll see you soon.
Gösteriden sonra görüşürüz o zaman.
After the show, then. I'll see you.
Görüsürüz o zaman?
Will I see you later?
Sonra görüşürüz o zaman. Sanırım sana açıklamak zorunda kalacağım.
So I guess I'll see you later and I guess I'll try and explain it to you.
Görüşürüz o zaman.
See you then.
O zaman siz ikiniz anlaşın, görüşürüz.
I guess I'll leave it to the two of you now.
Sonra görüşürüz o zaman.
Catch you on the flippity-flop.
- Görüşürüz o zaman.
- Aha, bye then.
Görüşürüz o zaman.
Bye then.
- Görüşürüz o zaman.
See you then. All right.
Tamam. O zaman sizinle aşağıda görüşürüz.
Well, I guess I'll see you guys at the bottom, then.
Yarın görüşürüz o zaman!
See you tomorrow then!
Bu demektir ki ayakkabı alışverişine çıkmam gerek! Tamam o zaman saat 7'de görüşürüz.
This means I gotta go shoe shopping. Okay. Then we'll meet at 7.
Görüşürüz o zaman.
I'll see you then.
O zaman tekrar görüşürüz.
Then I'll see you later.
- Bu gece görüşürüz o zaman?
- So I'll see you tonight?
Tamam o zaman. Görüşürüz. Arayan Alexis miydi?
All right, I'll see you then.
Tamam o zaman, sonra görüşürüz, Sekreter Yoon.
Well then... I'll see you later, Secretary Yoon.
- Görüşürüz o zaman.
- See you en.
3.00'te görüşürüz o zaman.
I'll see you at 3.00, then.
Mangal partisinde görüşürüz o zaman?
So I'll see you at the barbeque?
Pekâlâ, yakında görüşürüz o zaman.
All right, I'll see you in a little while.
- Yarın görüşürüz o zaman? - Tamam.
- We'll see each other tomorrow then, right?
Görüşürüz o zaman.
See you, then.
- Tamam oldu görüşürüz o zaman.
OK. Bye then.
O zaman yarın görüşürüz.
So see you tomorrow.
O zaman, apartmanların orda görüşürüz.
Then, I'll see you at the apartments.
Pekala, sonra görüşürüz o zaman.
I'll see you later then.
O zaman bir dahaki sefere görüşürüz ya da belki başka birisiyle görüşürsün.
Well, I'll see you next time, then. Or maybe you'll see someone else.
Akşam görüşürüz o zaman.
We will see you tonight.
- Evet, tabii ki de. - Pekâlâ, sonra resmi olarak görüşürüz o zaman.
- yes, indeed. - all right.
Pekâlâ, görüşürüz o zaman.
All right, I'll see you then.
Her neyse, bir kaç dakika sonra görüşürüz o zaman.
Anyway... I'll see you in a minute.
O zaman yine görüşürüz.
So, definitely be seeing you around.
Tamam, görüşürüz o zaman.
All right, I'll see you later.
o zaman 2152
o zaman sen 17
o zaman ben 17
o zaman git 34
o zaman bile 16
o zamanlar 81
o zaman konuşuruz 17
o zaman sorun yok 23
o zamandan beri 75
o zaman anlaştık 30
o zaman sen 17
o zaman ben 17
o zaman git 34
o zaman bile 16
o zamanlar 81
o zaman konuşuruz 17
o zaman sorun yok 23
o zamandan beri 75
o zaman anlaştık 30
o zamana dek 17
o zaman gidelim 30
o zaman neden 38
o zaman tamam 23
o zaman ne olacak 49
o zamana kadar 114
o zaman başlayalım 18
o zaman ne 51
o zaman sorun ne 36
o zaman ne yapacaksın 18
o zaman gidelim 30
o zaman neden 38
o zaman tamam 23
o zaman ne olacak 49
o zamana kadar 114
o zaman başlayalım 18
o zaman ne 51
o zaman sorun ne 36
o zaman ne yapacaksın 18