Sakın yapma traduction Anglais
2,600 traduction parallèle
- Bunu sakın yapma!
- Don't do this!
Sakın yapma.
Never do that.
Sakın yapma, Julia.
Julia.
Sakın yapma... Daha fazla.
Don't do it... anymore.
Sakın yapma.
Just don't.
Sakın yapma.
Don't do this.
Bunu bir daha sakın yapma.
Never do that again.
Sakın yapma!
Wait, wait!
Sakın yapma!
Don't do this!
Sakın yapma!
Don't do it! He deserves it!
Ne bunu bir daha sakın yapma ne de saygısızlık yapma bu evde!
Don't ever do that to me or disrespect in this house!
Yeter! Sakın yapma!
Don't you dare!
Şu Morning ile arandakiler var ya, sakın yapma.
This thing with Morning... don't do it.
Sakın yapma.
Don't do it.
- Sakın yapma.
- No way.
Sakın yapma!
Don't do it.
Sakın yapma...
Just don't...
Hanna'ya ne yaptın bilmiyorum ama her neyse, bunu bir daha sakın yapma.
I don't know what you did to Hanna, but whatever it was, don't do it again.
Eğer Bataklık düellosunu kabul etmeyi düşünüyorsan... sakın yapma.
If you're thinking of taking his Swamp challenge... don't.
- Sakın yapma!
- Don't do it.
Nick, sakın yapma.
Ah! Nick, don't you dare.
Hayır, sakın yapma!
No, don't do it!
Hayır, sakın yapma, lütfen! Hayat devam ediyor!
No, don't do it, please!
Niye "sakın yapma" yazıyor?
- WHY DO THEY SAY "DON'T DO IT"?
Hayır, sakın yapma Toby.
No, don't you dare, toby.
Yapma... sakın... dur.
♪ I know it's on ♪ Don't... Ever...
Sakın aptalca bir şey yapma, adamım.
Don't do anything stupid man.
Tamam, ben oraya gelene kadar sakın bir şey yapma.
Okay don't do anything until I get there.
Sakın bunu yapma!
Don't do it!
Sakın böyle bir yanlış yapma, genç adam.
You make no mistake about that, young lad.
- Sakın bir şey yapma.
Don't make do nothin'.
Ted, yapma sakın.
Oh, Ted. Oh, no.
Sakın onu bunun bir parçası yapma- - bu şeyin, tamam mı?
Don't make her part of this - this thing, okay?
- Sakın onu yapma.
Don't fuckin'do that shit!
- Sakın onu yapma.
Don't fuckin'do that.
Sakın bunu yapma.
Don't fuckin'do that. You wanna fuckin'...
Bay Howland, sakıncası yoksa o maketi yapma amacınız neydi?
Mr Howland, if I may, what was your intention in building the model?
Sakın, ama sakın bir daha yapma bunu.
Never... and I mean never... do that again.
Sakın panik yapma.
Don't freak out.
Sen, sakın aptalca bir şey yapma, tamam mı?
You don't do anything stupid right.
Tamam, hiçbir şey yapma sakın.
Okay, don't do anything.
Sakın bunu yapma.
Do not do this.
Bunu sakın tekrardan yapma.
Don't do that again.
[Maria] Hürrem, sakın bir şey yapma!
Hürrem don't do anything.
Öyle bir şey yapma sakın.
Do not do that.
Sakın ortadan kaybolmasın. Ya da yanmasın. Ya da insanlara ne yapıyorsan ona yapma.
Don't you make her disappear or go up in flames or whatever it is you do to people.
Aptalca bir şey yapma sakın!
Don't do anything stupid!
Sakın hata yapma.
Make no mistake.
Dur, dur, yapma, sakın!
Wait, wait a minute! Wait!
Yapma, sakın yemeğime dokunma!
Don't do that. Don't touch my food.
Ama sakın panik yapma sen. Çünkü iyi bir iş aramaya devam edeceğim bir yandan.
And you don't need to panic,'cause I'm gonna keep looking for something good.
yapmayacağım 170
yapmalıyım 51
yapma 5445
yapmalısın 91
yapmadım 132
yapma ya 98
yapmadın 55
yapmak istiyorum 29
yapmak istemiyorum 51
yapmayın 745
yapmalıyım 51
yapma 5445
yapmalısın 91
yapmadım 132
yapma ya 98
yapmadın 55
yapmak istiyorum 29
yapmak istemiyorum 51
yapmayın 745
yapmalıyız 39
yapma ama 158
yapmaz 37
yapmamalısın 52
yapmazsan 25
yapmayacaksın 53
yapma böyle 70
yapmak zorundayım 47
yapma be 35
yapmam 83
yapma ama 158
yapmaz 37
yapmamalısın 52
yapmazsan 25
yapmayacaksın 53
yapma böyle 70
yapmak zorundayım 47
yapma be 35
yapmam 83
yapmamalıydın 32
yapma bunu 151
yapma lütfen 102
yapman gereken 22
yapma yahu 40
yapma baba 50
yapma dostum 69
yapmayın çocuklar 34
yapmak zorundasın 42
yapmak mı 28
yapma bunu 151
yapma lütfen 102
yapman gereken 22
yapma yahu 40
yapma baba 50
yapma dostum 69
yapmayın çocuklar 34
yapmak zorundasın 42
yapmak mı 28